Scream / Çığlık

Bir dizi acımasız cinayetlerin sakin Woodsboro kasabasını şoke edişinden 25 yıl sonra yeni bir katil Hayalet maskesini takarak kasabanın ölümcül geçmişindeki sırları yeniden canlandırmak için bir grup genci hedef almaya başlar.

Paramount Pictures ve Spyglass Media Group'un sunduğu, bir Project X Entertainment Product yapımı, bir Radio Silence filmi Scream / Çığlık, 14 Ocak Cuma günü vizyona girdi.

İyi korku filmleri genelde izleyiciler üzerinde kalıcı etkiler bırakır. Belki de bunun nedeni korkunun yazar H.P. Lovercraft’ın sözleriyle insanlığın “en eski ve en güçlü duygusu” olmasıdır. Gerçekten korkutucu bir film, özellikle duyarlı bir yaşta izlendiğinde kalıcı bir etki bırakabilir. Ortak yönetmen Tyler Gillett, Wes Craven’ın1996 korku filmi Çığlık’ı gençlik yaşlarının başında izlediğinde tam da böyle olmuş.

Gillett şunları söylüyor; “Çığlık filmini izlemekten hatırladığım saf bir korkuydu. Çok küçük yaşta izlemiştim. O yüzden çok derinden etkiledi. Bütün bir nesil için korkuya giriş noktasıydı. Çünkü türle ilgili her şey hakkında bir ansiklopedi gibiydi. Korku türünü zeki mizah ve değer verdiğiniz karakterlerle karıştırdığınızda neler başarabileceğiniz hakkındaki güce gözümü açtı.”

Uyuyan banliyö kasabası Woodboro’da geçen Çığlık filmi liseli Sidney Prescott’ın (Neve Campbell’in oynadığı) ve yakın arkadaşlarından oluşan bir grubun peşine sinemaya takıntılı Hayalet maskeli bir seri katil düşer. Endişeyle dolu ve klasik polisiye olarak yapılandırılmış ama kanlı sürprizleri olan film hem dehşet verici bir kanlı film hem de türün kendisine sevgi dolu bir saygı göstergesi.

Çığlık filmi 20 Aralık 1996’da vizyona girdiğinde tüm kuralları yıkmış ve taze kana ihtiyaç duyan bir türü yeniden keşfetmiş. Korkunun popülaritesi, 90’ların ortasında azalmaktaymış ve ilk beş yılında hit filmler çok nadir olmuş. Hayranlar sürekli tekrarlanan temalardan, ilham verici olmayan devam filmlerinden ve düzenli bir şekilde çıkan taklitlerden çok sıkılmış.

Çığlık her şeyi değiştirmiş. Filmin yeni yazarı Kevin Williamson’a ait olan zekice yazılmış senaryosu türü çok iyi anlayan biri tarafından yazıldığı çok iyi anlaşılan izleyicileri çok şaşırtmış. Hayranlar defalarca izlemiş ve filmin popülaritesi artarken kulaktan kulağa da yayılmış.

Muhteşem setlerle, çok iyi oturtulmuş karakterle ve bugüne kadar çekilmiş en korkunç öldürme sahneleriyle Çığlık filminin kültürel etkisi çok büyükmüş. Tek başına kendinin farkında olan korku filmleri alt kategorisini ortaya çıkarmış. Ezici başarısı ölmekte olan kanlı korku türünü yeniden canlandırmış ve sonuçta yine Williamson tarafından yazılan Ne Yaptığını Biliyorum gibi hitler çıkmış.

Ama bu türde üstün bir mirası olan yönetmen Wes Craven’ın dehası olmasaydı bunların hiçbiri mümkün olmayacakmış. 1970'lerde bağımsız filmlerde The Last House on the Left ve The Hills Have Eyes gibi filmlerle korku hayranlarını merkeze taşıdıktan sonra Craven, sinemaseverlerin kolektif bilinçaltını 1984 klasik filmi Elm Sokağında Kabus filmiyle ele geçirmiş. Ardından altı devam filmi, bir yan filmi, bir yeniden yapımı ile 4 sezon devam eden bir TV dizisi de yapılmış. Efektlerle dolu Freddy Krueger serisi korkunun alt türü olan “plastik gerçeklik”e öncülük etmiş. Rüyalarla gerçeklik arasındaki çizgileri flulaştırmış ve Craven’ın hikaye anlatım tarzı bir temel olmuştur.

Craven, Yılan ve Gökkuşağı ve Merdiven Altındakiler gibi birkaç ünlü bağımsız film yönettikten sonra 1996 yılındaki Çığlık filmiyle izleyicileri bir kez daha şaşırtmış.

Film halen seçkin kariyerinin en büyük gişe hasılatı yapan filmi. Dört devam filmi olan Çığlık serisi, tüm dünyada 608 milyon dolar hasılat yapmış. Çığlık’ın ortak yönetmeni Matt Bettinelli-Olpin ile Gilett ve idari yapımcı Chad Villella, Radio Silence olarak bilinen film şirketini kurmuş. Matt Bettinelli-Olpin, Craven’ın çığır açan şaheserini ilk izlediğinde sinemaya gittiğinde hep yaşamak istediği deneyimi yaşadığını söylüyor. “Korkunçtu, heyecanlı ve etkileyiciydi. İsteyebileceğiniz he şeye ve daha fazlasına sahipti. Ayrıca kendine işaret eden ve kendinden önceki filmleri çok iyi anlamış olan izlediğim ilk filmdi.”

Villella için Craven’ın klasik filmini enerji dolu bir sinemada izlemek çok iyi bir gece gezmesinden çok daha fazlasıymış. Kariyerine ilham vermesine de yardımcı olmuş. “Çığlık, benim için gerçekten ezber bozdu. Başta film yapım işine girmeme neden olan filmdir. Üniversiteden oda arkadaşlarımla birlikte yaşarken bir VHS’yi sürekli oynatırdık.”

Dehşet, Craven’ın kan donduran gişe rekortmeni filmiyle bitmemiş. İlkinden bir buçuk yıldan kısa bir süre vizyona giren Çığlık 2 de yine Williamson tarafından yazılmış ve 1997’de gişelerde rekor kırmış. Hayalet maskelinin, beyaz perdenin en ikonik katillerinden biri olarak konumunu sağlamlaştırmış. Yeni milenyumda terör saçan Hayalet Maskeli, 2000 yılında Çığlık 3’le dönmüş ve ardından 2011’de Çığlık 4’le yeni kurbanların peşine düşmüş. Craven, her seferinde kameranın ardında katliamı yönetmiş.

Gillett şunları söylüyor, “Seriye birkaç yılda bir yeni muhteşem filmler geliyor. Çığlık serisi zaman içinde hep gelişti. Hayranların medyaya nasıl tepki verdiğini konusunda ve daha kültürel olarak da ne anlama geldiği konusunda da yorumlar sundu. Tüm bunları bir yandan süper korkunç olarak yaptı. İnanılmaz bir yapım. Matt, Chad ve ben bu mirasın bir parçası olduğumuz için onur duyuyoruz.”

Mükemmel Bir Yetenek Kombinasyonu

Çığlık serisini ileri taşıma yolculuğu 2018’de bağımsız film stüdyosu Lantern Entertainment’ın Weinstein şirketini, Çığlık’ın haklarıyla birlikte satın almasıyla başlamış.

Deneyimli yapımcı ve eğlence önderi Gary Barber ve bir grup yatırımcı Lantern’la güçlerini birleştirerek Spyglass Media Group’u kurmuş ve kütüphanenin ve serinin haklarını almışlar. Çığlık filminde idari yapımcı olarak görev alan Spyglass Yapım Başkanı Peter Oillataguerre’e göre seriyi devam ettirmek Bare için her zaman öncelikli olmuş. “Gary, başından itibaren Çığlık’ın değerini görmüştü. O yüzden ilk odaklandığımız proje oldu. Bunun nedeni de Çığlık filminin, bir korku filminin çok ötesinde olması. Bu seride korkunun ötesine geçen bir eğlence unsuru vardır. Karakterler arasındaki ilişki benzersiz. Seri, sadece türün hayranlarına değil, geniş bir izleyici kitlesini tatmin ediyor.

Oillataguerre, Craven’ın mirasını onurlandırmanın, şirketin ilk amacı olduğunu söylüyor. “Başta Çığlık’la ilgili ana konularımızdan biri buydu. Wes’e gerçekten saygılarımızı sunmak istedik. O yüzden amacımız bunu yapmak için doğru yapımcı grubunu oluşturmaktı.”

Çığlık’ın yapımcıları William Sherak, James Vanderbilt ve Paul Neinstein, 2019’da Project X Entertainment’ı kurmuş ve filmin yapımında önemli bir rol oynamış. Barber’ın üçlüyle yakın bir ilişkisi varmış. “Gary’yi çocukluğumdan beri tanırdım. O yüzden onunla oturup Çığlık filmini yapmak istediğimizi söylediğimde bize güvendi. Sanırım taşlar doğru anda yerine oturdu diyebiliriz.”

Oillataguerre, Radio Silence’ı ekibe getirdiği için Project X Entertainment’ı övüyor. Çok iyi bir karardı. Çünkü bizim aradığımız doğru atmosferi anladılar. Orijinal Çığlık filmlerinin hayranıydılar. Her şey herkes için muhteşem başarılı oldu.”

Neinstein, Radioe Silence’ın üyelerinin aksine korku filmi hayranı olarak büyümemiş. Ama Çığlık filmini ilk çıkışında bir grup arkadaşıyla izledikten sonra fikri hemen değişmiş. “Çığlık benim için gerçekten gözümü açan bir deneyim oldu. Ondan sonra kendimi korkuya farklı bakarken buldu. Türle ilgili tüm bakış açımı değiştirdim.”

Zodiac, İnanılmaz Örümcek Adam ve Beyaz Saray Düştü filmlerinin ünlü senaryo yazarı Vanderbilt, senaryoyu Guy Busick ile birlikte yazmış. 1996’daki sayısız sinema izleyicisi gibi Vanderbilt de Çığlık filmini birçok kez izlemiş ve ustalığından ve sofistike olmasından çok etkilenmiş. Bu da sonunda Craven’ın çok sayıdaki eserine derin bir beğeni duymasına yol açmış. “30 yıl içinde üç devasa türü sarsan hite sahip az sayıdaki yönetmenden biridir. 1970’lerde Soldaki Son Ev’le çıkış yaptı. Sonra 80’lerde Elm Sokağında Kabus’la geri döndü. Sonra 90’larda Çığlık’la korkuda yeniden devrim yaptı. Her tür standarta göre muhteşem filmler.”

Sherak şunları söylüyor; “Jamie’nin Çığlık’ı yaptığını duyduk. Şunu belirtmeliyim ki Hollywood’un en iyi senaryo yazarlarından birinin filminizin ortak yazarı olmasının asla zararı olmaz.” Busick’in yazarlık geçmişi arasında “Castle Rock” dizisi ile yine Bettinelli-Olpin ve Gillett’in yönettiği Saklambaç filmleri yer alıyor. Neinstein’a göre türdeki uzmanlığı Hayalet Maskeli’ye giden yolu çizerken yardım almak için ideal tercih olmasını sağlamış. “Jamie’yle onu bir araya getirmek Çığlık’ın yazılması için mükemmel bir yetenek kombinasyonu oldu. Guy ve Jamie’nin bize fikrilerini sundukları andan itibaren bu serinin havasını yakaladıklarını biliyorduk. Hikaye yeni ama tanıdık bir duyguyla geldi. Filmlerin 25 yıllık geçmişine baktığınızda bunu başarmak zordur.”

Busick’in Çığlık’a olan hayranlığı açılış gecesinde arkadaşlarıyla birlikte izlemesine dayanıyormuş. Filmden sonra arabaya yürürken grup tek izleyişten sonra filmden alıntılar yapmaya başlamışlar. “O anda türe olan sevgim başladı. Post modern yorumlar inanılmazdı. Ama aynı zamanda tam olarak canlandırılmış karakterlere çok önem verdik. Sadece bıçak için yem değiller. Çığlık’ı izleyince Sidney ile arkadaşlarına gerçekten bağlanıyorsunuz.”

Paha Biçilmez Kevin Williamson

Çığlık’tak ekibin ilerlemeden önce ısrar ettiği önemli bir unsu da serinin yaratıcısı Kevin Williamson’ın projede yer almasıymış. Çığlık, Çığlık 2, Çığlık 4’ün yazarı, Çığlık 3 ve Çığlık 4’ün yapımcısı olan Williamson, projeyi herkesten iyi biliyordu. Gillett şunları söylüyor; “Kevin’ın onayını almak bizim için çok önemliydi. Onun dahil olmasının önemini ve çalışmasının bizim büyümemize ne kadar çok etki ettiğini anlatmak çok zor. Matt ve ben Kevin’in ifade etmesi çok zor olan bir düzeyde hayranlarıyız. O yüzden bu filmi şekillendirmemize yardım etmesi paha biçilmezdi.”

Busick şöyle diyor; “Projenin başında Kevin olmadan bu filmi yazarken rahat hissetmeyecektim. İlk fikirden senaryonun çekimine kadar filmin adeta vaftiz babası oldu.”

Vanderbilt’e göre Çığlık filmini yapma fırsatı çıktığında ilk yaptığı Williamson’a ulaşıp onu bir şekilde dahil etmeyi ummak olmuş. Yine de kendisini serinin dehasıyla Çığlık hakkında konuşurken bulmak biraz stresliymiş. “Guy ve ben sonunda oturup Kevin’a Sidney Prescott’la ve yarattığımız önceki karakterlerle yapmak istediklerimizi sunduğumuzda kariyerimin en gerçek üstü anlarını yaşadım. İnanın bana ona çok önemli şeyler sunduk ama hoşuna giden de bu oldu.”

İdari yapımcı olarak görev yapan Williamson, 2015’te yakın dostu ve akıl hocası Craven’ın ölümünden sonra başka bir Çığlık filminin yapılmasını beklemiyormuş. “Wes öldüğünde Çığlık serisini bittiğini düşünmüştüm. Biri yenisini yapsa da muhtemelen ben uzaktan televizyondan falan izleyecektim. O noktada seriyi adeta gömüp veda etmiştim. O yüzden Jamiebu filmi yapmakla ilgili bana geldiğinde dinlemek istemedim. Ona devam edip bensiz harika bir film yapmasını söyledim.”

Ama Vanderbilt ısrar etmiş. İkinci toplantıyı ayarladıktan sonra bu kez ortak yazar Buscik’in de katılımıyla ki senaryo yazarı Williamson’a kendi Çığlık konseptlerini adım adım anlatmışlar. “Sundukları hikaye gerçekten çok iyiydi. O yüzden bir sabah uyandım ve ne yapıyorum ben diye düşündüm.”

Onların başka bir Çığlık filmi yapmasını ve bunun bir parçası olmamayı gerçekten istiyor muyum? Ondan sonra Jamie’yi aradım ve bu filmi Wes’e ithaf edebilirsek yapmak istediğimi söyledim. O da kesinlikle olur dedi. Hatta stüdyonun yazılı olarak onaylamasını sağladı ve şimdi Wes Craven’a çok güzel bir övgü sunuyoruz.”

Korkunun İfadesi

Busick ve Vanderbilt, Çığlık’ın mirasını Williamson’ın serideki kurallarına ve temalarına uygun olarak yapmaya karar vermişler. Buscik şunları söylüyor; “Jamie ve ben yıllar içinde Kevin’ın yazarlığından birçok yönden etkilendik. Çığlık serisini çok başarılı yapan formülü oluşturdu. Bu projede vakti ve fikirleri konusunda çok cömertti. ‘kahramanlarınızla asla tanışmayın’ derler ama bu durumda gerçekten çok iyi oldu!”

Williamson’ın seride başından beri koyduğu ana kurallar, her yapımın yapıldığı dönemdeki korku türünün mevcut durumunu ifade etmesi olmuş. O yüzden Vanderbilt ve Busick’in Çığlık’ı yazarken kendilerine sordukları ilk soru günümüzde korku türünde Çığlık’ta ele alınacak ne var?’ olmuş. Vanderbilt şunları söylüyor; Bu da önceki hikaye ve yükseltilmiş korku fikirlerine yol açmış. “Önceki hikayelerin kısmen yeniden başlangıcı kısmen devamdır ve bunu şu anda giderek daha sık görüyorsunuz. Sadece korkuda değil genel olarak film yapımında çok görülüyor.”

Yükseltilmiş korku, geleneksel insanı yerinden sıçratan korkulara ve kanlı filmlere daha az dayanan ve alegorik alt metinlere, sanatsal ortama ve sosyal yorumlara odaklanan bir alt türdür. Busick şunları söylüyor; “Yükseltilmiş korkunun büyük hayranıyım. Bugün bu türde bu muhteşem filmleri yapan yönetmenler var. O yüzden Çığlık’ta geleneksel korkuyla bazılarının yükseltilmiş form dedikleri çizgiyi dalgaya aldık.”

İlk Çığlık filmine saygılar sunmanın yanı sıra Vanderbilt, üç devam filmine saygılarını sunmanın da önemli olduğunu düşünmüş. “Özelikle şimdi hangi devam filminin önemli olduğu hangisinin olmadığını seçme eğilimi var. Bu filmde önceki tüm devam filmlerine teşekkür ediyoruz. Devam filmlerinde ilk kez yer alan birkaç karakterin bu filmde geri döndüğünü göreceksiniz.” Radio Silence ekibi Çığlık’ın tamamlanmış taslağını okuduktan sonra Vanderbilt ile Busick’in yaptığı işle büyülenmişler. Bettinelli-Olpin şunları söylüyor; “Jamie’yle Guy’ın senaryosunu bitirir bitirmez birbirimize baktık ve ‘Aman Tanrım! Bunu yapmalıyız! Olağanüstü!’ dedik. Her sahneye her anı bir solukta okuyup aynı heyecan düzeyiyle tekrar tekrar geri döndük.”

Serinin sıkı hayranı olsa da Gillett, Vanderbilt ile Busick’in Çığlık senaryosunun, senaryo yazarlarının farklı liglerde olduğunu belirtmesini takdir ediyor. “Dünyada Çığlık evreninin benden ve Matt’den daha büyük hayranı olan tek iki kişi Jamie ve Guy’dır.”

“Seriye olan sevgileri senaryonun ilk satırından itibaren açıktı. Tekrar tekrar vurgulandı. Doğru olmayan hiçbir yeri yoktu ve her sayfası ya dehşet verici ya da gizemliydi.”

Eski Arkadaşlar Yeni Mekanlar

Orijinal filmde Williamson’ın yarattığı karakterlere olan derin sevgileri Busick ve Vanderbilt’in Çığlık filminde yeni karakterler geliştirmelerine de hizmet etmiş. Busick şunları söylüyor; “Hikayemiz, Woodsboro’dan beş yıl önce ayrılmış Samantha Carpenter adındaki genç bir kadını konu alıyor. Küçük kız kardeşi Tara’yı arkada bırakmış ve bunun için kendisini hala suçluyor. O yüzden Tara, Hayalet Maskeli’nin saldırısına uğrayınca bu olay Samantha’yı şehre geri getiriyor. Orada da Tara’nın lisesinden yeni bir grup karakterle tanışıyoruz. Doğal olarak herkes şüpheli ve her birinden şüpheleniyoruz. Sonra yavaş yavaş eski karakterlerimiz Sidney Prescott, Gale Weathers ve Dewey Riley gizemin içine çekiliyor.”

Vanderbilt ve Busick, eski karakterleri yeniden tanıtırken her biriyle izleyicinin onları daha önce gördüğü farklı bir mekanda başlamış. “Sidney’de hayatında çok fazla acı ve dehşet gördüğü için onunla yeniden tanıştığımızda mutlu bir durumda olması gerektiğini düşündük. Öte yandan Dewey tamamen zıt yöne gitmiş.”

Gale Weathers’ın içgüdüleri ve hırsları kendisi için yeni bir başlangıç yapmasına neden olmuş. Çığlık 4’te Gale’in kariyerini bırakıp Dewey’le Woodsboro’da yaşamaktan mutlu olmadığını anlayabiliyordunuz. O filmde onun için çok büyük bir kişisel fedakarlık yapmıştı. O yüzden ona New York’ta TV spikeri olarak muhteşem, yeni bir fırsat vermemiz gerektiğini düşündük.”

Sidney Hiç Geri Çekilmiyor

Çığlık serisi, izleyiciyi korku tarihinin en cesur ve en becerikli kahramanlarından biriyle tanıştırmıştır. Sidney Precott ile. İlk baş rolünü oynayan Neve Campbell’in canlandırdığı Sidney, 25 yılda kendini payına düşen dehşet ve kandan çok daha fazlasını almış. Ama gerçek bir şampiyon gibi mücadeleden asla geri çekilmemiş. Villella şunları söylüyor; “Sidney Prescott olmadan Çığlık olmaz. O yüzden Neve’in bu filme dönmesi başarısı için gerekliydi.”

Campbell’le ilk buluşmalarında Bettinelli-Olpin kartlarını masaya açmış ve filmin onsuz yapılamayacağını söylemiş. “Ona duygularımızı söyledik. Sen olmazsan Çığlık nedir ki? Neyse ki bize katılmaya karar verdi.”

Bettinelli-Olpin’in dört dörtlük bir iş birlikçi olarak tarif ettiği Campbell, senaryoyu Sidney’e hakkını gerçekten verecek şekilde şekillendiren paha biçilmez fikirler vermiş. “Bu filmde yer alan herkes seriyi iyi biliyor ama Neve, Sidney’in içini dışını biliyor. O yüzden onun bakış açısı daha önemliydi.”

Bir zamanlar yarattığı kahraman karakteri Campbell’in bir kez daha canlandıracağını gören Williamson çok mutlu olmuş. “İlk filmde Neve, bir anda dehşet verici kabus yaşandığında dünyayla yüzlemeye hazır genç bir kızı oynamıştı. Ama bu filmde, geçmişinin travmasından geçmiş ve ne olursa olsun mutlu olmaya kara vermiş. Sidney Prescott’ın sevdiğim yönü de bu. Asla kimsenin kurbanı olmayacak. Yine atlatacak ve diğerlerini de savunuyor. Neve’in duygu dolu ve hassasiyetle yeniden canlandırdığını izlemek muhteşemdi.”

Campbell, başka Çığlık’ı Craven olmadan yapma konusunda endişeli olduğunu ama Bettinelli-Olpin ile Gillett’in kendisine, filmde Craven’ın sesini ve ruhunu onurlandırmayı ne kadar istediklerini anlatan çok özel bir mektup yazmışlar. Campbell şunları söylüyor; “Bu hareket benim için çok önemliydi. Ayrıca o filmlerin hayranları da her zaman bana başka bir film yapıp yapmayacağımı sorar. O yüzden onları onurlanmak için de harika bir yoldu.”

Bu tür bir hayran etkileşimi Campbell için çok önemliymiş. Yıllar içinde serideki çalışmasıyla hayatlarına dokunduğu sayısız hayran hikayesi duymuş. “İnsanlar bana genelde gelip Sidney’in kendilerine güç verdiğini ve ilham olduğunu söyler. Çünkü o hayattaki zorlukların üstesinden gelen eskiden mazlum olan biri. Sidney kurban değildi. O yüzden benim için öyle güçlü bir karakteri oynamak gerçekten ayrıcalıktı.”

Çığlık 4’ten sonra geçen 10 yıl içinde, Campbell, karakteri çok iyi bildiği için Sidney rolüne dönmenin çok kolay olduğunu söylüyor. “Ayrıca yeni senaryonun büyük ölçüde ilkiyle aynı enerjiye sahip olması da çok yardımcı oldu. Hikayede orijinal filmin heyecanını yakalayan çok sayıda eğlenceli fikir vardı.”

Campbell, eski karakterleri canlandıran arkadaşlarıyla çalışırken çok sayıda anıyı da yeniden hatırlarken yeni nesil Çığlık yıldızlarıyla bir arada olmaktan da keyif almış. “Yeni kadro muhteşem. Öncelikle serinin süper hayranları. Çok tatlılar. Bu filmde yer adlıkları için de çok heyecanlıydılar. Disiplinliler, kendilerini bu işe adamışlar. Onlarla çalışmak büyük zevkti.”

Çığlık serisinden bahsetmenin Craven’ın hatıralarını canlandırmış. Campbell da kendisinden bahsederken etkileyici ve nazik kişiliği anlaşılıyor. “Wes, çok özel bir ruhtu. Çok şaşırtıcı bir mizah anlayışı vardı. Ama tatlı bir ruhtu. Saygılı, sevecen, birçok yönden baba gibi biriydi. Bana ilk başrolümü vermişti. Bunun için sonsuza dek minnettarım. Büyüleyiciydi. Gerçekten öyleydi.”

Dewey’nin Zor Yolu

Çığlık serisinin mizahının büyük bölümü, iyi bir kalbi ve mazlum kişiliğiyle hayranların hemen favorisi olan, sevimli karakter Dewey Riley’den geliyor. Çığlık filminde David Arquette, Dewey rolüne geri dönüyor ve bir kez daha komedi zamanlamasındaki uzmanlığını konuşturuyor. Ama bu filmde Dewey izleyicilerin görmeye alıştığı tatlı iyimser değil.

Gillett şunları söylüyor; “Bu filmde gerçekten yas yaşayacak birini istedik. Çünkü kayıplarla ve insana yaptıklarıyla ilgili bir konuşma istedik. Dewey de bunun için mükemmel bir araca sahip.”

Dewey, Çığlık’ın başında duygusal olarak zor bir yerde olsa da Bettinelli-Olpin’e göre Arquette sayesinde yine de sevimliymiş. “David’le çalışmak muhteşem. Dewey, bir dereceye kadar hayattan vazgeçmişti. Ama David bunu Dewey’le ilgili sevdiğimiz şeyleri minimize etmeden canlandırmayı başardı. Aşırı somurtkan ve karanlık görünmeden ve Dewey’den fedakarlık etmeden karakterin kayıp duygusunu yansıtabildi.”

İronik biçimde orijinal Çığlık filminin oyuncu seçimlerinde Arquette’ten Dewey Riley için değil de kötü karakter Billy Loomis için deneme yapması istenmiş. Ama Arquette kalbinde Billy’nin kendisi için doğru rol olmadığını biliyormuş.

Şunları söylüyor; “Öncelikle karakter çok gençti ve onunla bir bağ hissetmedim. Ama Dewey sayfadan bana aktı. Aslında büyük, spor delisi tarzında biri olarak yazılmıştı. Ama ben onu farklı bir yöne götürebileceğimi düşündüm. Wes de karakter için ilginç bir yol olacağını kabul etti.”

Arquette, Vanderbilt ile Busick’in Çığlık senaryosundan etkilenmiş ve korku ile mizah karışımının Craven ile Williamson’ın yarattığı mirasa müthiş bir saygı ifadesi olduğunu düşünmüş. Craven olmadan bir Çığlık filmi yapmak konusunda yaşadığı her türlü şüphesi sonunda ortak yönetmenlerle tanıştığında ortadan kalkmış. “Matt ve Tyler, korku filmlerini çok seviyorlar ve Wes’in çalışmalarının büyük hayranları. Bu da beni rahatlattı ve bu filmi yapmak için doğru kişiler oldukları konusunda güven verdi. Ayrıca müthiş yönetmenler ve çok iyiler. Wes de öyleydi.”

Arquette de Campbell gibi Çığlık’taki alt benliğine dönmenin çok kolay olduğunu görmüş. “Genel olarak oynadığım bütün karakterler kişiliğim üzerinde etkiler bırakıyor. Özellikle Dewey bana çok yakın. Kendimi özdeşleştirdiğim çocuksu bir tarafı ve tatlılığı var. Ayrıca aşka inanan biri. Bazı yönlerden onun için en önemli şey bu.”

Craven’la çalışmış herkes gibi Arquette de efsanevi yönetmenin cömertliğinden ve samimiyetinden çok etkilenmiş ve onun hakkında konuşmakta hala zorlanıyor. “Sizi uyarmalıyım. Wes’ten bahsederken ağlamaya başlayabilirim. Filmlerini yaparken enerjisini çok hissettim ve onunla çalıştığımı ve birlikte yaşadığımız muhteşem anları düşünmek bile beni zorluyor. Gülümsemesini görmeyi çok severdim. Yaptığı filmlere rağmen karanlık ya da meymenetsiz biri değildi. İnce bir mizah anlayışı vardı ve çok yumuşak konuşurdu. O adamın bu dehşet veren filmler yaptığına asla inanamazdınız.”

Arquette, Çığlık filminde de izleyicilerin hayatlarının yolculuğuna çıkacağını düşünüyor. “Bu film, saygılar sunduğu dünyayı anlıyor ama aynı zamanda yepyeni bir deneyim yaratıyor ve nereye gittiğini göreceğim için heyecanlıyım. En önemlisi izleyicinin Dewey, Gale ve Sidney’i yeniden bir arada görmesi için sabırsızlanıyorum. Çok güzel hatıraları canlandıracak.”

Gale’in Keskin Mizah Anlayışı

Çığlık 1996’da vizyona girdiğinde oyuncuları birçok izleyicinin tanımadığı kolaylıkla unutabilir. Ama bu durum çok sayıda filmde ve dizide rol almış ve “Friends” dizisinde oynayan Courtney Fox için geçerli değil. Çığlık filminde Cox, kendisini bir kez daha Hayalet Maskeli’nin cinayet, delilik ve film bilgi yarışması ağına yakalamış bulan, korkusuz muhabir Gale Weathers rolünü yeniden canlandırıyor.

Gillett şunları söylüyor, “Gale’i izlemek her zaman çok keyifli olmuştur. Ne zaman ekranda görünse her şey süper heyecanlı gelir. Bu da Courtney işinde çok iyi olduğu içindir. Son derece dinamik çalışmasına enerji getirir.”

Dört Çığlık filminde Craven’la birlikte çalışan Cox, kamera arkasında o olmadan Gale’i canlandırmak konusunda anlaşılır biçimde son derece tedbirliymiş. Ama Çığlık’ın yönetmenleriyle bir araya gelip senaryo hakkında görüştükten sonra onlara güvenmek konusunda daha rahat olmuş. “Matt ve Tyler’la tanıştıktan ve Saklambaç’ı izledikten sonra çok etkilendim. Çığlık’ı yeniden yapmak için ne mükemmel bir ekip, dedim. Korkuyla dengeyi nasıl dengeleyeceklerini çok iyi biliyorlar ve ilk filme oldukça benzeyen ama aynı zamanda çok benzersiz bir iş çıkardılar.”

Cox, senaryodaki tek notunun Gale’in rekabetçi kişiliğini ve keskin mizah anlayışının korunması olmuş. “Gale’in sevdiğim özellikleri bunlar. Canlandırması çok eğlenceli bir karakter çünkü çok farklı yönleri var. Acımasız ve sert olabiliyor ama aynı zamanda duygusal. Özellikle bu filmde hoş bir denge yakalıyor.”

Craven’la iş birliklerini hayat değiştirici olarak tanımlayan Cox, hoş kahkahasını ve her karşılaşmalarında saçtığı parıltıyı hatırlıyor. “Komik anılarımızı sevgiyle hatırlıyorum. Mizah anlayışı çok iyiydi. Çığlık 4’ün yapımının sonuna doğru sette çok saçmalamıştık ve bir şey Wes’i deliler gibi güldürmüştü! Videosu hala durur. Mizahın kralı Wes Craven’ın kahkahalarını durduramadığını görmek çok hoştu. Çok tatlı biriydi. Orada oturup filmini paylaşır ama sonra dışarı çıkıp komik olurdu. Müthiş biriydi.”

Yeni Nesille Tanışın

Tıpkı 1996 filminin büyük başarılar elde edecek genç oyunculara yer vermesi gibi Çığlık’ın yapımcıları da filmlerini aynı derecede yetenekli yıldız adaylarıyla doldurmayı amaçlamışlar. Sherak, kadroyu oluşturan yeni yüzleri toplaması konusunda kast yönetmeni Rich Delia’ya övgülerini sunuyor. “Genç oyuncuların seçimi konusunda bize müthiş seçenekler sundu.” Diyor. Melissa Barrera (In the Heights), uzun bir aradan sonra küçük kız kardeşi Tara’nın Hayalet Maskeli’nin saldırısına uğramasının ardından Woodsboro’ya dönen Samantha “Sam” Carpenter’ı canlandırıyor. Barrera’nın da canlandırdığı karakter gibi gerçek hayatta küçük bir kız kardeşi varmış ve Sam’in korumacı içgüdüsüyle bağ kurmuş.

Barrera, Sam’i dünyadaki yeri hakkında çok fazla belirsizlik hisseden biri olarak tanımlıyor. “Bazen kontrolünü kaybediyor. Onu içindeki korkularla savaşmaya alışmış biri olarak görüyorum. Ama sonra kendini bir anda fiziki dünyada Hayalet Maskeli’yle savaşırken buluyor. Canlandırması canlı ve karmaşık bir karakter.”

Jenna Ortega (“You”) Sam’in küçük kız kardeşi Tara Carpenter’ı oynuyor. Daha önce aynı filmde iki yönetmenle birlikte çalışmamış olsa da ve nasıl olacağını bilmiyor olsa da Bettinelli-Olpin ile Gillett, onu kısa sürede rahatlatmış. “Birlikte çalışmak için çok hoş ve komiklerdi. Bence bu filmle Wes Craven’a muhteşem bir sevgi mektubu yazdılar.”

Filmin hikayesinin büyük bölümü Sam ve Tara arasındaki yakın bağa dayandığı için iki oyuncu çekimler başlamadan inandırıcı bir ilişki kurmaları gerektiğini biliyormuş. Neyse ki aralarında hemen bir bağ kurulmuş. Ortega şunları söylüyor; “İlk provamızda göz göze geldiğimiz andan itibaren gerçek kız kardeşler gibi hissettik. Bence ikimiz de bunun beklediğimizden daha iyi olacağını fark ettik.”

Jack Quaid (The Hunger Games, “The Boys”), Sam’in sadık erkek arkadaşı Richie’yi oynuyor. Bettinelli-Olpin’e göre doğal çekiciliği ve yaklaşılabilir olması onu rol için ideal biri yapmış. “Jack, Richie gibi iyi kalpli bir rolde isteyeceğiniz iyiliğe ve samimiyete sahip. Rolle ilgili her şeyi ciddiye alması ve karakteri sıfırdan yaratırken ev ödevlerini yapması harikaydı.”

Quaid, Richie’yi Sam’e ihtiyacı olduğunda yardım eden destekleyici sevgili olarak tanımlıyor. İzleyiciler Richie’yle tanıştığında Sam’le bir bowling salonunda çalışıyor. Sam, kız kardeşinin saldırıya uğradığını öğrendiğinde onu korumak için Sam’le birlikte Woodsboro’ya gidiyor. Quaid şunları söylüyor; “Richie’yi her yönüyle iyi biri olarak görüyorum. Bir anlamda izleyicinin yerini tutuyor. Hayatta kalmak için herkesin en kısa sürede Woodsboro’dan ayrılması gerektiğini fark eden o oluyor.”

Grubun Hepsi Burada

Tüm Çığlık filmlerinde, türün karışıklıklarını anlatacak birine ihtiyaç vardır. Çığlık filminde ise bu karakter, Jasmin Savoy Brown’ın (“The Leftovers”) canlandırdığı Mindy. Gillett, Mindy’i hızlı konuşan, eleştirel ve bazen aşırı dürüst olan takıntılı bir korku fanı olarak tanımlıyor.

“Jasmin’in deneme kasetini gönderdiğinde Mindy’yi başından itibaren çok iyi anladığı ortadaydı. Rolü aldığında ise daha da derinleşti ve karakteri özümsedi.”

Brown, projeyi senaryonun zeki ve mizahı diyalogları ve net bir şekilde tanımlanmış karakterleri nedeniyle kabul ettiğini söylüyor. Brown’dan ilham alarak, Mindy bir Çığlık filmindeki ilk eş cinsel karakter olmuş. Şunları söylüyor, “Yapımcılar, oyuncularını bu karakterleri yaratma sürecine dahil etmeyi çok istediklerini belirterek geri bildirimlerimizi istediler. Özellikle siyahi bir gey karakter olarak bazı şeylerin biraz değiştirilmesi çok önemliydi ve bunu seve seve kabul ettiler.”

Yapımcılar Mason Gooding (Booksmart) ile tanıştıkları andan itibaren Mindy’nin sportif ikiz erkek kardeşi Chad’i ancak onun oynayabileceğini biliyorlarmış. Yönetmenler sergilediği enerjiden o kadar etkilenmişler ki diğer adayların listesine bakmamışlar bile. Bettinelli-Olpin şunları söylüyor; “Bu rolü Mason oynamalı dedik ve o da kabul etti, etmeseydi ne yapardık bilmiyorum.”

İlk Çığlık filmi vizyona girdiğinde Gooding, henüz bir aylıkmış ve filmi lise ikinci sınıfa gelene kadar izlememiş. Ama nihayet ev sinemasında babasıyla birlikte izlediğinde çok sevdiğini hatırlıyor.

Gooding, kariyeri boyunca çok sayıda sporcuyu ve sporcu öğrenciyi oynamış ve Chad’i canlandırırken en çok hoşuna giden Chad’in o benzetmelerle ilgili kinaye yapabilmesi olmuş. “Çok güzeldi çünkü ben gerçek hayatta biraz komik biriyim ve kendimi fazla ciddiye almam. Bu yüzden Chad’i, Mindy’yle ilişkisinde uysal ikizi olarak oynamaya karar verdik. İzleyicinin beklentisini biraz alt üst etmenin bir yoluydu.”

Kadroya yeni katılanlar arasında ayrıca Wes rolüyle Dylan Minnette (“Ölmek için 13 Sebep”), Liv rolüyle Sonia Ammar (Jappeloup), Amber rolüyle Mikey Madison (Bir Zamanlar... Hollywood’da) ve Vince rolüyle Kyle Gallner (Ghosts of War) yer alıyor. Çığlık 4 eski kadrosundan ise Marey Shelton, Şerif Judy Hicks olarak geri dönüyor.

Karakterinin adı Craven’a sevgi dolu bir saygı ifadesi olan Minnette, Çığlık serisinin büyük bir hayranıymış. Rol için yapımcılara ulaşmış ve kulis oluşturmuş. Bettinelli-Olpin şunları söylüyor; “Dylan, Çığlık filmlerini çok seviyor ve tahmin edeceğiniz için Dylan Minnette’den filminizde oynamak istediğini söylediği bir çağrı aldığınızda “Evet, lütfen!” diyorsunuz. Onu Ölmek için 13 Sebep’te çok sevmiştik. O yüzden filmimizde oynamak istediğinde ikinci kez düşünmedik.”

İlk bakışta Minnette’in karakteri grubun geleneksel inek tipi olarak görünse de oyuncu bunu hiç de öyle görmemiş. “Wes’in ilginç yanı aslında çok hoş biri olması. Annesi tarafından biraz fazla korunmuş ama başka yönlerden çok iyi gelişmiş. Örneğin, arkadaşlarını aşırı koruyor ve onlara gerçekten değer veriyor. Onunla alay ettiklerinde bile kişisel algılamıyor. Bence bu aşırı korumacı doğası muhtemelen Woodsboro şerifi olan ve koruyup hizmet edeceğine dair yemiş etmiş olan annesinden geliyor. Bu da zaman içinde Wes’e yansımış.” Küçüklüğünden beri korku filmi hayranı olan Minnette, orijinal Çığlık filmini en sevdiği filmlerden biri olarak gösteriyor. ‘Sadece kusursuz bir övgü değil, genel olarak korku türüne bir aşk mektubu.”

Uzun zamandır korku hayranı olan Minnette ve birkaç yeni oyuncudan farklı olarak Ammar, koca bir bebek olduğunu ve kolayca korktuğunu itiraf ediyor. Ama Çığlık, çok faklı türleri bir araya getirdiği için Çığlık filminin sevdiği ender filmlerden biri olduğunu söylüyor. “Evet süper korkunçtu ama benim için eğlenceli ve izlenebilir kılan başka unsurları vardı. Çok güzel çekilmişti, senaryo müthişti, karakterler çok iyi seçilmişti.”

Hala, filmin maskeli katilini sette gördüğünde çok korkuyormuş. “Hayalet Maskeliyi ilk gördüğümde gerçekten çok korktum. Bir anda fark ettiğimde ‘çimdikleyin beni, ben bir Çığlık filmindeyim!’ dediğim anlardan biriydi.”

Lise grubunun son üyesi de Tara’nın en yakın arkadaşı Amber. Madison, karakteri hakkında “Amber’i seviyorum çünkü çok farklı yönleri var. Yıllar önce Woodsboro’ya taşınmış ve filmde onunla tanıştığımızda Tara’yla en yakın arkadaşlar. Sürekli konuşuyorlar ve birbirlerine çok güveniyorlar. Amber okuldaki arkadaş grubunun önemli bir parçası.” Diyor.

Madison, Çığlık’ın kalıcı popülerliğinin filmdeki çok sayıda gerilim ve şüpheyle karakterleri canlandıran muhteşem kadro sayesinde olduğunu düşünüyor. “Çoğu insan en iyi korku filmlerinde çok fazla kan ve iğrençlik olduğunu düşünebilir ve kesinlikle öyledir. Ama bana göre Çığlık’ı farklı kılan gerilimi ve performansları. İyi bir korku filmini oluşturan bunlardır ve bu film de bunları sunuyor.”

Çığlık filminin kötü çocuğu Vince’i sert bir tavırla oynayan oyuncu, Gallner. Çığlık serisinde yeni olsa da aslında Craven ile daha önce çalışmış. “İlk filmlerimden biri Wes’in yönettiği, Gece Uçuşu adındaki gerilim filmiydi. Çok iyi biri olarak hatırlıyorum. Diğer oyuncularla çalışmasını izlemek çok güzeldi.”

2011’in Çığlık 4 filmin hayranları Marley Shelton’ın Memur Judy Hicks’i rolündeki unutulmaz performansı hatırlayacaktır. Ama rolüne yeniden dönen Shelton’ın karakterinde birkaç değişiklik yapılmış. “Judy, onu son gördüğümüzden bu yana çok değişmiş. Öncelikle artık Memur Hicks değil. Artık Şerif Hicks. Ayrıca Wes adında, Dylan Minnette’in oynadığı genç bir oğlu var. Onunla karakterleriminiz ilginç ilişkisini keşfederken çok eğlendik.” Çığlık filminde rol alması ilk teklif edildiğinde Shelton çok sevinmiş. Çünkü daha önce hiçbir rolü yeniden canlandırması istenmemiş. “Ayrıca ilk seferinde Judy’yi canlandırmayı çok sevmiştim. Yeniden üniformasını giyeceğim için çok heyecanlanmıştım.” Shelton, Çığlık 4’te Craven’la çalıştığı için kendisini şanslı hissediyor ve yerini doldurmanın çok zor olduğunu bilse de Bettinelli-Olpin ve Gillett’in Çığlık’taki zor görevin üstesinden geldiklerini söylüyor.

“Bu filmde yakaladıkları hava, orijinal Çığlık filmine çok benziyor. Açıkçası bu filmi onların yönettiğini öğrendiğimde çok mutlu olmuştu. Saklambaç filmini çok sevmiştim ve Wes’in bıraktığı yerden yönetmeye devam edecek daha iyi bir ekip düşünemiyorum.”

İkonik Bir Psikopat

Korkunç zeki bir şekilde kendine gönderme yapan korku filmleri alt türünü başlatmasına ek olarak Çığlık filmi aynı zamanda sinema ekranlarına yepyeni bir eli bıçaklı ikonu da tanıtmış. Kapüşonlu siyah kıyafeti ve korkunç beyaz maskesiyle ürpertici, elektronik bir sesle konuşan ve büyük bir av bıçağı tutan, Hayalet Maskeli olarak bilinen katil, her yerden korku hayranlarının ilgisini çekmiştir.

Myers, Jason Voorhees ve Freddy Krueger gibi doğa üstü bıçaklı katillerden farklı olarak, Hayalet Maskeli’nin tüm yeni versiyonları tamamen insandır ama her yönüyle ölümcül ve dehşet vericidir. Hayalet Maskeli, insan olsa da görünüp kaybolmak gibi oldukça korkutucu bir yeteneğe sahiptir ve karakteri neredeyse öldürülmesi imkansız bir hale sokar.

Bir başka ürpertici detay da karakterin, kurbanlarını öldürmeden önce onlarla alay etmesidir. Genelde onları telefonla arar, başta bir uyarı verir. Hayalet Maskeli göz açıp kapayıncaya kadar elektronik ortamda değiştirilmiş sesiyle tehdit eder ve grafik olarak her kurbanın yaklaşan cinayetini kanlı detaylarla anlatır. Hayalet Maskeli bir korku filmi ikonu ve tarihteki kötü sinema karakterlerinin en popülerlerinden biri olmuştur. Hayranların doymak bilmez Çığlık koleksiyon eşyaları ve ürün talebini karşılamak için Hayalet Maskeli oyuncakları, video oyunları ve kıyafetleri üretilmeye devam etmektedir. Resmi Hayalet Maskeli kostümü de en ünlü Cadılar Bayramı kostümlerindendir.

Çığlık filminden önce yedi farklı karakterin efsane Hayalet Maskeli olduğu düşünülmüş. Akli dengesini yitirmiş liseli gençlerden Billy Loomis (Skeet Ulrich) ile Stu Macher (Matthew Lillard), Hayalet Maskeli kostümünü giyerek Woodsboro’da kanlı bir katliam yapmış. Çığlık 2’de intikam peşinde olan Bayan Loomis (Laurie Metcalf) ve dengesiz üniversite öğrencisi Mickey Altieri (Timothy Olyphant) Hayalet Maskeli’nin ölümcül bıçağını ustalıkla kullanmış. Çığlık 3’te ölüm saçan film yönetmeni Roman Bridger (Scott Foley) Hayaet Maskeli’nin maskesini takmış. Çığlık 4’te ise Sidney’in küçük kuzeni Jill (Emma Roberts) ve suikastçı ortağı Charlie (Rory Culkin) Hayalet Maskeli’nin özel kostümünü giyerek oyuncu kadrosunu deşmiş.

Sürekli değişen bu sürpriz psikopatlar, cinayet filmlerinin en büyük efsanesinde Çığlık filmlerini klasik polisiye yapmış. Çığlık evreninde gerçekten herhangi bir karakter herhangi bir anda Hayalet Maskeli olma potansiyeline sahiptir. Bu da dehşet unsurunu artırır.

Cox şunları söylüyor; “Hayalet Maskeliyi bu kadar ürpertici yapan kim olduğunu çok geç oluna dek bilmiyor olmanızdır. Hayalet Maskeli herhangi bir Cadılar Bayramı dükkanından alabileceğiniz bir kostüm giyiyor. Ama uğursuz ve korkunç çünkü altında kimin gizlendiğini bilmiyorsunuz. O sapkın maskeyi klasik Çığlık filmiyle eşleştirince beni her seferinde korkutur.”

Arquettte, bugüne kadar yapılmış tüm Çığlık filmlerinde rol almış olsa da yapım sırasında katil karakteri her görüşünde çok şaşırmış. Ama gerilimi korumak için çekim aralarında kendini bilerek Hayalet Maskeliden uzak tutmuş. “Sette Hayalet Maskeliyle kasten iletişime girmedim. Kamera önünde paylaştığımız sahneler dışında. Çünkü kafamda hep çok gerçek bir şekilde kalmasını istedim. Hayalet Maskeli bir katil. O yüzden karaktere, kamera kapalıyken de öyle davranmaya çalıştım. Böylesi çok daha korkunç.”

Öldürmek İçin Giyinmek

Kostüm tasarımcı Emily Gunshor, Hayalet Maskeli’nin ürkütücü kostümünü yeniden yaratmaktan sorumluymuş ve dokusundan kumaşına kadar her şeyin doğru olmasını sağlamak için yapım öncesinde vaktinin büyük bölümünü buna ayırmış. 1996’daki Çığlık filminde Hayalet Maskeli’nin kıyafetinin kumaşında fark edilir bir parlaklık varmış. Gunshor onu yeniden yapmayı hedeflemiş.

Gunshor, Fun World Div., Easter Unlimited Inc’e ait olan lisanslı, ikonik Hayalet Maskesi® için orijinal tasarımı değiştirmemiş. Bettinelli-Olpin şunları söylüyor; “Hayalet maskesi, ünlü korku filmi maskeleri arasına kişisel olarak favorimdir. Basitliğinde ve bilindik ama biraz garip olmasında merak uyandırıcı bir şey var. Sette ilk gördüğümüzde çok rahatsız edici bir an olduğunu hatırlıyorum.”

Hayalet Maskeli’nin özel maskesini tekrar görmek eski kadroya birçok anıyı hatırlatmış. Özelikle de orijinal film için maskeyi deneme yanılma yöntemiyle bulduklarını hatırlayan Campbell için. “Wes, bu konuda uzun sohbetler yapmıştı ve birkaç gün boyunca sette farklı maskeler dolaştırılarak fikirler alınmıştı. O zamandan beri ne kadar ikonik bir görüntü olduğunu fark etmek gerçekten inanılmaz. Yani artık Cadılar Bayramı’nda her yıl görüyorum. Çok komik çünkü ilk filmi yaptığımda bir gece kamp ateşinin etrafında oturup film başarılı olursa bir gün Hayalet Maskeli kostümü olur mu diye konuşmuştuk.

Hayalet Maskeli’nin Çığlık serisi boyunca silah tercihi de uzatılmış sapıyla parlayan bir av bıçağı. Buck bıçaklarının gerçek av bıçağına dayanan bu güçlü bıçağı bu Çığlık filminde de geri dönüyor. Aksesuar uzmanı Patrik Storey şunları söylüyor; “O bıçak olmadan Hayalet Maskeli olamaz. O yüzden kusursuz olmasını hedefledik. Çünkü doğru olması gerekiyordu.” Storey’nin filmdeki diğer favori aksesuarı da Hayalet Maskeli’nin kurbanlarını telefonda tehdit ederken kullandığı ses modülatörüymüş. “Eğlenceli, küçük bir obje. Önceki filmlerden bazılarında süslü ve teknolojik olarak gelişmiş görünen bir cihaz yapmak için çok uğraşmışlar. Ama Matt ve Tyler, ilk filmin sürekliliğini korumak konusunda çok bilinçliydiler. O yüzden doğruca orijinal cihaza gittik. Ucuz bir oyuncak ses modülatörüydü. Şahsen ben basitliğine bayılıyorum.”

Hayalet Maskeli Kana Buluyor

Çığlık serisi, şaşırtıcı öldürme sahneleriyle ünlüdür. Bu Çığlık filmi de hiç farklı değil. Bu dehşet verici geleneği sürdürmek için yapımcılar ilham almak amacıyla ilk Çığlık filmine bakmış. “Wes’le Kevin’ın orijinal filmde çok başarılı bir şekilde yaptıkları, her öldürme sahnesinin kendi karakterinin olmasıydı.”

Gillett şöyle söylüyor; “O yüzden bizim filmimizde de öyle olmasını istedik.” Vanderbilt şunları ekliyor; “Kendimize koyduğumuz hedef aklımıza gelebilecek en vahşi ama seriye uygun olan öldürme biçimlerini bulmaktı. Amaç izleyiciye her zaman yeni bir şey vermek ama fazla abartmamaktı.”

Ölümcül sahneleri tasarlayıp koreografisini yaparken tehlikeli sahneler koordinatörü John Copemen, ilk filmin görünümünü ve duygusunu yakalamak için filmin yönetmenleriyle birlikte çalışmış. “Matt ve Tyler, Hayalet Maskeli’yi yeniden icat edip onu John Wick’e dönüştürmek istemediler. O yüzden aşırı teknik tehlikeli sahneler yapmadık.” Diyor Copeman. “Hayalet Maskeli’nin orijinal filmdeki vahşi öldürme tarzını aldık. Bu da öldürme sahnelerinin canlı, kanlı ve acı dolu olması gerektiği anlamına geliyordu. Çoğu filmde birini boğazı kesilirse yere düşerler. Ama bu filmde öyle olmuyor. Burada daha çok hırıltı ve kan var ve kurbanın yüzü daha çok görünüyor.”

Unutulmaz sahneler yapmak, kanlı özel efektler tasarlamak anlamına da geliyor. Ağırlıklı olarak dijital ustalığa dayanan önceki korku filmlerinin çoğundan farklı olarak Çığlık’ın yapımcıları eskiye dönmüş ve mümkün olan her yerde uygulamalı makyaj efektlerini kullanmışlar. “Konu bıçaklı katil filmleri olduğunda dijital olarak benzerini yapamayacağınız bazı şeyler oluyor. Yakınlaşabilirsiniz ama çok iyi bir makyaj efektinde olmayan bir gerçekçilik oluyor. Ayrıca uygulamalı efektler oyunculara çalışacakları gerçek bir şey veriyor ve makyaj ekibi kan dolu kovalarıyla sete gelince bir heyecan dalgası yaşanıyor. Oyuncular işteki ustalık düzeyini görünce bir hareket başlıyor.”

Kandan bahsetmişken efektler, kostüm ve aksesuar departmanları arasında Çığlık’ın yapımcıları yapım sırasında yaklaşık 135 litre yapay kan kullanmış. Özel makyaj efektleri departman sorumlusu Rick Pour’a göre o kadar çok yapay kan kullanmışları ki Hollywood’daki satıcının elindekiler bir noktada tükenmiş. Pour ve ekibi Çığlık’ta her biri diğerinden daha dehşetli olan gerçekten olağanüstü ölüm sahneleri tasarlamış. Pour şunları söylüyor; “Serideki öldürme sahneleri öncelikle kesikler ve bıçaklanmalar olmuş. Ben de Matt ve Tyler’a artık yeni bir dünya olduğu için biraz dozu arttırmak ister miyiz diye sordum. O konuda iş birliğine açıklardı ve böylece çok iyi işler yaptık.”

Korkular Evi

Çığlık serisindeki önceki filmlere minnet dolu geri dönüşler ve saygılı övgülerle dolu bir filmde belki de Çığlık’taki hiçbir şey orijinal filmin üçüncü bölümünün çoğunun geçtiği banliyö evinin zahmetli bir şekilde yeniden yaratılması kadar etkileyici değildir. İzleyicilerin hatırlayacağı gibi ilk Çığlık filminin kanlı doruk noktasını, Lillard’ın unutulmaz oyunculuğuyla canlandırdığı psikopat lise öğrencisi Stu Macher’ın evinin içinde ve çevresinde geçmişti. Ulrich’in canlandırdığı en yakın arkadaşı kaçık Billy Loomis’le birlikte çalışan iki takıntılı film düşkünü Hayalet Maskeli kostümleri hazırlayıp, Stu’nun evinin çeşitli odalarında sınıf arkadaşlarının çoğunun peşine düşüp öldürmüş. Vanderbilt şunları söylüyor; “Guy ve ben birbirimizden bağımsız olarak Stu’nun evini kullanma fikrini düşünmüştük. “Ama bizi şaşırtan, fikrimizi sunmak için Kevin Williamson’la bir araya geldiğimizde biz daha bir şey söylemeden bize aslında Çığlık 4’ün finalinin de Stu’nun evinde geçmesini istediğimi söyledi. O yüzden sanırım her zaman böyle olması gerekiyormuş!”

Gillett, eski kadronun Stu’nun evinin stüdyoda inşa edilmiş halini gördüğü anı hiç unutmayacağını söylüyor. Yönetmene göre zamanda geriye gittiklerini izlemeye benziyormuş. “O filmlerin onlar için ne kadar önemli olduğunu o anda görebiliyorsunuz. Açıkçası çok mütevazıydı. O anda gerçekten kökleri olan bir şey yaptığımızı anladım. Bizim işimiz ilerlerken bizden önce gelen her şeye saygı göstermekti.”

Özellikle Campbell, Çığlık filminde orijinal evin her detayının ne kadar sadık kalınarak yeniden yapıldığını görünce çok şaşırmış. “Yapım tasarımcı o evi yeniden yaratma konusunda müthiş bir iş çıkardı. Sette Wes’e küçük övgüler gizlenmişti. Birini gördüğümde gözlerim doldu. Ama orada olmak çok iyi hissettirdi.”

Orijinal Çığlık filminde, Kuzey Kaliforniya’daki bir ev kullanılmış. Ama Çığlık filmi Wilmington, North Carolina’da çekiliyormuş, ev de bir stüdyoda inşa edilmiş. Özelliklerinin doğru olması için yapım tasarımcı Chad Keith, orijinal evi ziyaret etmeleri ve her detayı tam olarak ölçmeleri için bir bir ekip göndermiş. Keith şunları söylüyor; “Ölçeğini, biçimini ve her şeyin boyutunu, öndeki yürüyüş yolu ve araba yolu da dahil olmak üzere kesin bir şekilde ölçtüler.”

Her şeyin büyük bir titizlikle yapılmasını sağlamak için orijinal filmi birkaç kez izleyen yapım tasarımcı orijinal mutfağı yeniden yaratmanın özellikle eğlenceli olduğunu söylüyor. Son hali, orijinalinden ayrılamıyormuş. Duvarlardaki seramiklere kadar aynıymış. “O seramikler başarmak istediğim bir detaydı. Orijinal mutfağa uyması için her birinin tek tek elde boyanası gerekti.”

Keith’in amacı, olabildiğince çok detayın aynısı yapmak olsa da bazı tasarım öğelerinin hikayeyi yansıtmak için yeniden hayal edilmesi gerekmiş. Örneğin duvarların renklerinin güncellenmesi gerekiyormuş çünkü evin yeni sahipleri içeride yaşanan tüm o kanlı cinayetlerden sonra mutlaka bazı şeyleri yenilemek istemişlerdir. “O yüzden biz de toprak tonlarını kullandığımız yeni bir renk paleti kullandık ve biraz yumuşattık. Farklı mobilyalarla ve yeni sanat eserleriyle doldurduk çünkü bunlar artık evin yeni sahipleri.”

O kadar çok emekten sonra Cox, hala Stu’nun Çığlık filmindeki evinin orijinale ne kadar yakın olduğuna inanamıyor. “Stüdyoya girip evi gördüğümde muhteşem görünüyordu! Her şey birinci sınıftı ama bu filmin tamamı için geçerli. Bence izlediğiniz en iyi korku filmlerinden biri olacak. Buna inanıyorum. Bu filmle verilen emek inanılmaz.”

Sırlar ve Sürprizler

Çığlık filminde uzun soluklu hayranları sevindirecek serinin önceki filmlerine çeşitli geri dönüşler, konuk oyuncular, zekice görsel onaylamalar yer alıyor. Filme yayılan bu kadar çok referansla en dikkatli izleyicinin bile hepsini yakalaması için birkaç kez izlemesi gerekecek. Sherak şunları söylüyor, “Yazarlar film boyunca sürpriz yumurtalar yerleştirerek müthiş bir iş yaptı. İnanın bana, oraya bir yere gizlenmiş çok eğlenceli olanlar var.”

Neinstein da katılıyor: “O gizli referanslar tüm bağlantıları çözebilmek için geri dönüp orijinal filmleri yeniden ziyaret etmek istemenize neden olacak. Benim bir ilk altı ya da yedi izleyişimde kaçırdığım bazı gizli referanslar var ve ben yapımcılardan biriyim!”

Bettinelli-Olpin en iyilerini söylemeden hayranların arasını istediği, merak uyandıran bir ipucu veriyor. “Wes Craven gerçek hayatta kuşçuydu. O yüzden sanat eserlerinde ve giydirmelerde çok sayıda kuş dikkatinizi çekebilir. Ama şu anda sadece bu kadarını söyleyeceğim.”

Yapımcıların asla vermeyeceği bir sır da Hayalet Maskeli’nin kimliği. Hayalet Maskeli her filmde başka biri olarak ortaya çıktığı için karakterin kimliği her zaman büyük bir sürpriz oluyor. O gizem havasını korumak sette çok zor olmuş ve Hayalet Maskeli’nin gerçek kimliğini ekipten ve oyunculardan saklamak çok fazla yaratıcılık gerektirmiş. Sherak şunları söylüyor; “Sosyal medya çağında çalışan yapımcılar olarak en büyük korkumuz film çıkmadan spoiler’ların sızmasıydı. O yüzden söz konusu senaryo olduğunda çok seçkin bir grup dışında hiç kimseye üçüncü bölümün gerçek halini göstermedik. Onun yerine piyasaya farklı sonlar sürdük. Böylece filmde çalışan hiç kimse hangi senaryonun gerçek olduğunu bilmiyordu. Son otuz sayfa herkeste farklıydı.”

Busick, daha önce bir film için sahte son yazmamış. Ama başarıyla yapmış. “Bazı ölümleri çıkardık ve başka öğelerle değiştirdik. Birkaç karakteri değiştirip bazı kişileri çıkarttık. Farklı taslaklar için kod adlarımız bile vardı. Böylece kimse gerçek taslağı kazara ağzından kaçırmayacaktı. Her şey çok esrarengizdi ama eğlenceli oldu.”

Kalıcı Bir Miras

Çığlık filmi nihayet her yerdeki izleyicilere dehşet saçmak için hazır olduğunda yapımcılar, izleyicilerin filmi her zaman amaçlandığı gibi sinemalarda izleyebileceği için heyecanlanmışlar. Ne de olsa Hayalet Maskeli’nin elinde bir bıçakla gölgelerin içinden çıkıp geldiğini hikaye kendini kaptırmış bir kalabalıkla izlemek çok daha korkunçtur. “Bu bir izleyici filmi ve aynı tansiyonu hisseden bir grup insanla birlikte izlemek deneyimi güçlendiriyor. Çığlık filmini başından beri gerçekten kapsayıcı bir sinema filmi olarak yaptık.” Diyor Vanderbilt.

Bu arada Williamson, yarattığı sevilen karakterlerin eski ve yeni korku hayranlarını memnun etmek için yeniden beyaz perdede olmasından çok mutlu. Ama dikkat edin, Çığlık filminin kanlı ellerinde birçok numarası olduğunu söylüyor. “Bu filmde eski hayranları savunmasız yakalayacak bazı yenilikler var. Bu türün güzel yanı da bu. Sadık bir hayran kitlesi var ve Çığlık filmi bu kadar kalıcı olduğu için ve gelecekte de böyle devam edeceği için daha mutlu olamazdım.”

Bettinelli-Olpin, geçtiğimiz çeyrek yüzyılın en saygıdeğer ve etkileyici korku serisinin yeni ve cesur bölümünü yönetmesi hakkında bir kez daha ismi Çığlık’la birlikte anılan kişiye şapka çıkarıyor. “Orijinal Çığlık filmindeki oyuncuların hepsi onlarla görüştüğümüzde öncellikle Wes Craven’ın yarattığı aile ortamından ve onu ne kadar sevdiklerinden bahsetti. O yüzden benim için ve Tyler için bizim setimizde de aynı duyguyu yaratmak çok önemliydi.” Gillet de başka sözlerle ifade ediyor; “Bu deneyimde en sevdiğim bölüm Wes’i çok kişisel düzeyde tanıyan insanlarla birlikte çalışmaktı. Büyük bir bölümü de Kevin’le ve eski oyuncularla birlikte çalışmak ve onların hikayelerini dinlemekti. Matt’le benim asla unutmayacağımız gerçekten olağanüstü bir deneyim oldu.”