Şimdi ise herkesin sevgilisi bu suç ve dövüş filmleri ikilisi, tekrar perdeye dönüyor ve ikilimiz her zamanki gibi komik, tehlikeli ve onların ne yapacakları asla tahmin edilemez.
Bad Boys: Her Zaman Çılgın / Bad Boys For Life filminde, Smith ve Lawrence onlarla özdeşleşen Mike Lowery ve Marcus Burnet rolleri ile geri dönüyorlar.
Filmde Marcus artık biraz geri planda durarak ailesi ile daha fazla zaman geçirir, fakat Mike’ın hayatının tehlikede olacağı bir durum oluşur ve Marcus yeniden göreve döner.
Sonuçta Mike da ailedendir ve Marcus Mike’ın bu göreve tek başına gitmesine göz yumamaz.
Yapımcı Jerry Brucheimer’a göre bu ikonik karakterlere ve onların dünyasına yeniden girmek, onun ve ekibinin uzun süredir yapmayı planladığı bir şeydi.
Bu sebeple Brucheimer izleyicilerin Mike ve Marcus ile ve onların çılgın polis teknikleri ile yeniden zaman geçirme şansına sahip olacaklarına oldukça sevindi.
Brucheimer şöyle diyor; “Bu film aksiyon ile dolu, inanılmaz numaralara, harika yeni karakterlere ve şaşırtıcı süprizlere sahip. Daha önceki Bad Boys filmlerini izlememiş olsanız bile, filme balıklama atlayacak onların sizi çıkaracağı bu yolculuğa bayılacaksınız. Sonuç olarak bu iki harika ve komik aktörü iş başında izlemeyi seviyorsanız bu film tam size göre.”
Filmin diğer oyuncuları, Vanessa Hudgens, Alexander Ludwig, Melton, Paola Nunez, Kate Del Castillo, Nicky Jam ve Joe Pantoliano.
Yönetmenler, Fas doğumlu Belçikalı Adil El Arbi ve Bilall Fallah (Black Gangsta, FX Snowfall).
Senaryo yazarları Chris Bremner, Peter Craig ve Joe Carnahan’dır.
Filmin hikayesi Peter Craig ve Joe Carnahan’a aittir.
Jerry Bruckheimer, Will Smith ve Doug Belgrad filmin yapımcılarıdır.
Chad Oman, Barry Waldman, Mike Stenson ve James Lassiter filmde yapımcı yönetmen olarak görev alıyorlar.
Görüntü yönetmeni Robrecht Heyvaert.
Filmin yapım tasarımcısı Jon Billington ve film yapımcıları Peter McNulty ve Dan Lebental, ACE.
Filmin kostüm tasarımcısı Dayna Pink’ tir.
Film müzikleri ise Lorne Balfe’ye aittir.
Bad Boys for Life / Bad Boys: Her Zaman Çılgın, 24 Ocak’ta Türkçe dublaj ve IMAX seçenekleriyle sinemalarda.
İlk Bad Boys filminden 25 yıl ve ikinci Bad Boys filminden tam 17 yıl sonra Mike Lowrey ve Marcus Burnett karakterleri son film “Bad Boys: Her Zaman Çılgın / Bad Boys For Life” ile geri dönüyorlar.
Yapımcı Jerry Bruckheimer’a göre Will Smith ve Martin Lawrence’ın bu onlarla özdeşleşen rollerine dönmelerinin zamanının geldiğinin bir basit göstergesi vardır. “Bu film gibi iyi, eğlenceli ve komik filmler için her zaman doğru zamandır.” diyor Bruckheimer ve sözlerine şöyle devam ediyor; “İnsanlar kaliteli eğlenceyi severler. Kendi komedi anlayışlarına ve yöntemlerine sahip böylesine muhteşem iki aktöre sahibiz. Hem izleyici için hem de benim için böyle bir film çekmek çok heyecan verici.”
Bruckheimer’a göre bunca yıl geçmesine rağmen Will Smith ve Martin Lawrence, Lawrey ve Burnett karakterlerini kaldıkları yerden çok iyi bir şekilde devam ettiriyorlar. ”Bu film hala yirmi yıl öncesindeki kadar eğlenceli” diyor Bruckheimer. “Birlikte çok iyi vakit geçiriyorlar. Will dünyadaki en dost canlısı insan ve Martin de çok komik. Ne zaman Martin’e sıra gelse etrafta mutlaka kahkahalar olur. Sürekli olarak bu iki adamın yanında olmak istersiniz, işte bütün hikaye bu.”
İkinci Bad Boys filminden beri yeni bir Bad Boys filmi çekme fikri gündemde olsa da, Bruckheimer ve yapımcı yönetmen Chad Oman’ın üçüncü film için yeni fikirler üretmeye başlamaları için yıllar geçmesi gerekti. Bruckheimer sektörün en başarılı ve saygın film yapımcılarındandır. Ayrıca polis filmleri türünün bir sonraki kuşaklara aktarılmasında onun Bad Boys ve Beverly Hills Cop gibi filmlerinin de rolü büyüktür. Yapımcı Doug Belgrad şöyle diyor, “Jerry ve Don (Simpson, Bruckheimer ‘ın son partneri) polis ikilileri türünü yaratan kişiler olmasa da bu türe büyük katkıları olmuştur. Bad Boys filmleri serisi komik, aksiyon dolu ve yirmi yıldan fazla bir süredir izleyicilerin akıllarında kalmış filmlerdir.”
Bad Boys efsanesinin merkezinde başrol ikilisinin arasındaki uyum ve enerji yatar. Will Smith ve Martin Lawrence arasındaki ilişki o kadar güçlü ve eğlenceli ki, onları ayrı düşünmek neredeyse imkansız fakat durum her zaman da böyle değildi. 1995 yılına dönersek, Bruckheimer film yapımcılarından oluşan bir takımın içerisindeydi ve film için bir ikili bulması gerekiyordu. Will ve Martin böylesine başarılı olmadan önce, Bruckheimer’ın dediğine göre film için birçok ikili ile görüşülmüştü ve bunların arasında Dana Corvey ile Jon Lovitz ikilisi de vardı –ki onlar hiçbir zaman bu kadar başarılı olamadılar.
“Bizim bir film fikrimiz vardı ve bu filmde kimlerin oynayacağına karar vermemiz gerekiyordu. Bir oyuncu ajansı beni aradı ve şöyle dedi, 'Mutlaka bu Will Smith denilen adamla tanışmalısınız.' O sıralarda Will Smith, Fresh Prince dizisinde oynuyordu ve sanırım bir de küçük filmde rol almıştı. Benim ofisime geldi. Uzun boylu, yakışıklı ve komikti, insanı etkileyen bir kişiliği vardı. Kendi kendime şöyle dedim, İşte adamımız bu! Bu filmi gerçekten de onunla yapmak istiyordum. Martin de o sıralarda oldukça iyi giden bir televizyon programında rol alıyordu ve biz de böylece o ikisini bir araya getirdik.”
1995’deki film ne kadar eğlenceli ise 2020 deki, birbiri ile zıt karakterlerdeki Lowrey ve Burnett ikilisinin filmi de bir o kadar eğlenceli. Bruckheimer şöyle diyor, “Bu iki karakter tam anlamıyla birbirlerine zıt. Biri bekar ve zengin. Diğeri ise orta sınıfa mensup, işleri her zaman kuralına göre yapmaya çalışan bir dik kafalı. Öte yandan Smith ve Lawrence hala o sevdiğimiz çılgın polisler olmalarına rağmen, yeni film bu dinamik ikiliyi yıllar sonraki halleriyle ele alıyor. Yani adamlarımız artık oldukça değişmiştir, en azından Marcus’da bu değişimi görebiliriz.“
Bruckheimer şöyle anlatıyor, “Mike hep bildiğimiz gibi -yani kötü adamları yakalamayı seviyor ama Marcus artık emekli olmanın zamanının geldiğini düşünmeye başlar. Mike da eskisine göre artık daha yavaştır ama bunu kabul etmek istemez. Öte yandan Marcus da artık yavaşladığını farkeder ve Mike ‘ın da bu durumu kabullenmesini ister.”
“Bad Boys: Her Zaman Çılgın/ Bad Boys For Life” filminin açılış sahnesinde yeni ve çekici bir 992 Generation Porsche (Vın number 001) araba Miami sokaklarını motorunun sesi ile inletir. Lowrey ve Burnett ise her zamanki gibi sıcak takipteler. Nişan alınacak ya da kelepçelenecek kötü adamlar olmadığından emin olunca gitmeyi hedefledikleri yere yani hastaneye varırlar. Marcus’un torununun doğumuna tam da zamanında yetişirler.
Smith’in filmdeki partneri şöyle diyor, “Will ile yeni bir Bad Boys filmi yapmayı zor bekledim. İzleyiciler de bizi bir arada görmeyi çok istediler çünkü bu iki karakter birlikte çok iyi çalışıyorlar. Marcus filmde şöyle diyor, 'Bu aynı eski nakarat değil, bu film yeni bir remix'”.
“Bad Boys: Her Zaman Çılgın /Bad Boys For Life” filminin yönetmenliği için Bruckheimer ve Oman, iki genç film yapımcısı ile anlaştılar, Adil El Arbi ve Bilall Fallah.
Oman kendisinin ve Bruckheimer’in bu yetenekli ikili ile nasıl tanıştıklarını şöyle anlatıyor, “Dört yıl kadar önce, Black adında bir film çektik. Bu suç-aksiyon türündeki filmin konusu Brüksel’deki çete savaşlarıydı. Filmin yönetmenliğini Adil ve Bilall yaptılar. Biz bu filme bayıldık. Bu film iyi bir dokuya, keskinliğe ve kendine has bir güzelliğe sahipti. Hem duygusallık hem de yoğunluk içeriyordu. Biz bu iki yapımcıyı ve filmde yaptıklarını çok beğendik ve yeni bir Bad Boys filmi için onların isimlerini aklımıza yazdık.”
Her iki yapımcıya göre de bu buluşma bir mucizeydi, çünkü Bad Boys filminin onların kariyerinde büyük bir yeri vardı. El Arbi şöyle diyor, “Biz bu filmlerle büyüdük.” Fallah da arkadaşının sözlerine şöyle katılıyor, “Biz bu serinin en şanslı hayranlarıyız çünkü Bad Boys Filmleri efsanedir ve biz şimdi bu filmlerden birini yönetme şansına sahibiz.”
Smith’e göre bu iki film yapımcısı Bad Boys dünyası için en uygun kişilerdir. “Adil ve Bilall’in enerjileri o kadar iyi ki, filme de yeni bir bakış açısı getiriyorlar. Onlar bu devam filmini ve bu karakterleri o kadar seviyorlar ki bu iki yapımcı ile çalışmak harika.”
İki film yapımcısı için bir diğer beklenmedik fırsat da hayranları oldukları film yapımcısı Michael Bay ile hem tanışma hem de birlikte çalışma fırsatına sahip olmalarıydı.
Michael Bay ilk iki Bad Boys filmini yönetmiş ve diğer bazı muhteşem filmlerin de yönetmenliğini yapmıştır. Armegedon ve Transformers filmleri gibi. Michael Bay’in bu filmde de önemli bir yeri vardır. Bay’in önceki Bad Boys filmlerinde yaptıklarına bayılmalarına rağmen El Arbi ve Fallah bazı şeyleri bu filmde değiştirmeye kararlıdır. Bir yandan ilk filmin yayınlandığı 1999 yılından bu yana seyirciyi eğlendiren ve heyecanlandıran Lowery/Burnett ikilisi arasındaki elektrik ve aksiyonu korurken bir yandan da bu devam filmine yeni bir yön getiriyorlar. El Arbi şöyle ifade ediyor, “Bu filmde bolca aksiyon var ve işler zaman zaman çığırından çıkıyor yani ilk iki filmin hayranları bu filmi hevesle bekleyeceklerdir.”
Bu filmde ana tema aksiyon olmasına rağmen, film yapımcıları şunu fark etti ki, Bad Boys filmlerindeki asıl heyecan tam olarak aslında Bad Boys olarak adlandırılan bu iki çılgın polisin ta kendileridir. Oman şöyle diyor, “Will ve Martin karşılıklı rol yapmaya başlar başlamaz onların nasıl eğlendiklerini görebiliyor ve hissedebiliyorsunuz. Will’in yüksek enerjisi ve yoğunluğuna karşı Martin’in sakinliği ve espritüelliği birbirlerindeki bu özellikleri ortaya çıkarıyor. Fakat bu devam filmini diğerlerinden ayıran onun hem ayakları yere basan gerçekçi bir film olması hem de oldukça komik olmasıdır. Böylece bu filmin insanları çeken bir keskinliği bulunuyor.”
Fallah şöyle diyor, “Bu iki karakteri beyaz perdede görmek büyülü bir şeydi. Aynı zamanda da şunu farkediyoruz ki, bu çılgın çocuklar artık büyümüşler ve şimdi AMMO adı verilen
(Gelişmiş Miami Metro Operasyonları) yeni nesil bir polis birimi ile birlikte çalışmaları gerekiyor. Bu eski çocuklar ile yeni çocuklar karşılaşması bizlere oldukça keyifli vakit geçirtti.”
Film yapımcıları “Bad Boys: Her Zaman Çılgın/ Bad Boys For Life” filmini bu kadar yıl sonra Çılgın Polis olmanın nasıl bir şey olduğunu anlamak için bir fırsat olarak gördüler. Belgrad şu soruyu sorar. “Bu çılgın çocuklar büyüyüp adam olurlarsa ne olur ? Bu serseri hallerini kaybedip daha sakin mi olurlar yoksa olgunlaşırlar mı?”
Belgrad sözlerine şöyle devam eder, “Tabii ki Mike ve Marcus hala tam bir baş belaları. Onlar her zaman bir işin bitirilmesi için yapılması gereken ne varsa yaparlar. Geçmişte oldukları kadar hızlı olamasalar da, işlerinde hala oldukça iyiler. Onlar çok becerikliler, iş başa düştüğünde her işin altından kalkarlar.” Aynı zamanda bu yeni filmde Mike ve Marcus’un yaşlanmakla nasıl başa çıktıkları komik bir dille anlatılıyor. Oman şöyle diyor, “Mike hayatının bu döneminde daha önce hiç olmadığı kadar kendini zorluyor. Öte yandan Marcus ise emekli olma fikrine iyice ısınıyor. Marcus’a göre artık durulmanın zamanı gelmiştir. Marcus’un artık bir torunu vardır ve hayatının sonuna kadar sakin takılmak ister.”
Marcus ardında bırakacağı mirasın sadece kolsuz tişörtler ve kaslı vücutlardan ibaret olmasını istemiyor. Smith şöyle diyor, “Bu iki kafadar birbirlerine taban tabana zıtlar, işte bu yüzden de birlikte çok iyi çalışıyorlar.“
Lawrence araya girerek şöyle der, “Her şeyi bir araya getiren işte bu yin ve yang zıtlık felsefesi.”
Mike bu hareketli yaşamdan vazgeçmezken, Marcus da emekliliğe uyum sağlamaktadır. Tam da bu sırada birisi Mike’ı öldürmek ister –Mike bu kişinin kim olduğunu ve bunu niye yaptığını öğrenmeden bu işin peşini bırakmayacaktır.
“Mike Marcus’u son kez birlikte çalışmaları için ikna etmeye çalışır. Ama Marcus artık bu işten bıkmıştır ve kabul etmez, yani en azından başta kabul etmez” diyor Smith. “Arkadaşlıkların nasıl bittiğini anlamak için bu durumu düşündüm. Eğer bir insan ısrarla büyümeyi reddediyorsa o zaman arkadaşlarından ayrı düşebiliyor. Mike ve Marcus’un durumunda da bu tür bir ayrı düşme görüyorsunuz.”
“Mike ve Marcus sürekli olarak birbirleriyle alay edip birbirleri ile uğraşıyorlar ama buna rağmen ilişkilerinin temelinde sevgi var. Birlikte çok şey başarmışlar” diyor Belgrad. “Her zaman birbirlerinin sırtını kollamışlar. İşte bu arkadaşlık da bu devam filmini eşsiz kılıyor.”
Bu filmde Smith ve Lawrence’a ilk iki filmden tanıdık simalar eşlik ediyor. Bunlar Marcus’un eşi rolündeki Theresa Randle, Marcus’un kızları rollerinde Theresa ve Bianca Bethune ve yeni anne rolünde Megan karşımıza çıkıyor.
Randle şöyle diyor, “Theresa artık Marcus’un yeni sakin hayatını kaplayan en önemli kişidir.” Theresa hayatının en önemli dönemini yaşıyor, çünkü şimdi Marcus’un yepyeni bir yönünü keşfediyor. Marcus’un ilk defa Theresa’ya ihtiyacı var ve onu seviyor.”
Yine de Theresa Marcus’un bu yeni hayat tarzının kalıcı olduğuna ve Marcus’un olgunlaştığının kanıtı olduğuna inanmıyor. Randle gülerek şöyle der, “Her kadın bilir ki çılgın çocuklar asla büyümezler.”
Marcus ve Mike hayatlarının bu döneminde bir şeyleri inşa etmek için başka şeyleri kırmak zorunda kalıyorlar ama sonuçta onlar birbirlerinden asla ayrılamazlar.
Kendi kişisel çatışmalarının yanı sıra Mike ve Marcus AMMO adı verilen Gelişmiş Miami Metro Operasyonları diye bilinen yeni ve elit bir polis birimi ile birlikte çalışmak zorundadırlar. Bu birim Miami Polis Departmanına gelişmiş teknolojik araştırma tekniklerini sunmaktadır.
Bu eski birim ile yeni birim çocuklarının karşılaşması bizim ikilinin bu yeni ve elit birimle nasıl başa çıkmaya çalıştıklarını ortaya koyuyor. Smith durumu şöyle ifade ediyor, “Bizim çılgın çocuklarla bu yeni polislik anlayışı karşı karşıya. Beni hikayeye çeken bir diğer şey de buydu. – Marcus ve Mike işleri kapıları kırarak yapmaya alışıklar, fakat diğer taraftan da bu AMMO üyesi polisler ortaya çıkıyor ve bunu yapmanın farklı yolları olduğunu ortaya koyuyorlar.”
Lawrence ekliyor , “Biliyorsunuz ki Mike Lowrey birşeyleri tekmelemeyi sever. Kapıları ayağı ile sadece aralamaz aynı zamanda tekmeyle yerinden çıkarır. Şimdi kalkmış bu yeni polisler onların artık ateşli olmayan silahlar kullanmalarını istiyorlar.”
AMMO silahları uzmanı rolünde oynayan Vanessa Hudgens şöyle diyor, “Polislik mesleğine getirilen bu yeni bakış açısı müthiş bir zıtlık yaratıyor, çünkü hepimiz biliyoruz ki, Mike ve Marcus ‘Git ve yakala onu’ tarzı polislerdir. Onlar hala bu işi yapmanın hazzına sahipler, ama bu yeni AMMO takımı genç ,taze ve işe odaklı. Herşeyi kitabına uygun yapıyorlar –ki bu kitabı onlar yazıyor.”
AMMO takımının kilit adamı olarak, herkesin bildiği gibi bunalımlı, risk almayı sevmeyen yüzbaşı Howard rolü ile sevilen aktör Joe Pantoliano bu devam filminde de karşımıza çıkıyor.
Oman şöyle diyor, “Joey Pants’i (aktörün takma adına gönderme yapar) geri getirmek istedik çünkü o filme bir lezzet katıyor. Will ve Martin onunla her zaman iyi bir takım oluşturuyorlar, Joe filme ayrı bir enerji katıyor.”
Mike ve Marcus Howard’a ne kadar kızsalar da aslında bu kıdemli polis onların arkasını korumaktadır diyor Pantoliano. “Mike karakteri aslında ilk filmde izlediğimiz küstah ve dik kafalı kişiliğinden çok da farklı değil, işin ilginç yanı, Mike’ın da Howard’a ihtiyacı var diyor Pantoliano, “Howard Mike’ın bir kez daha incindiğini görmek istemiyor, bu yüzden de onu yine kendisinden korumak istiyor. Mike’ın bu bitmek bilmez ödeşme isteğinden zarar görmesini hiç istemiyor. Bu nedenle de Mike’ın AMMO takımı ile beraber çalışması gerektiğini düşünüyor”.
Her yandan sorunlarla kuşatılmış olan yüzbaşı için Mike’ı buna ikna etmek hiç de kolay olmaz. “Ammo birimi suçluları yakalamak için çok daha gelişmiş teknikler kullanıyorlar. Mike ise bu yeni polis teknikleri konusunda pek iyi değil.” diyor Belgrad. Bu birimi yöneten kişi görünürde Howard olsa da aslında işlerin arkasındaki kilit kişi Rita’dır. Rita rolünde Paola Nunez oynuyor. İşleri karıştıran bir diğer şey de, Rita’nın Mike’ın eski aşkı olmasıdır ve şimdi Mike bu birimde Rita’dan emir almak zorunda kalır.
Nunez oynadığı Rita karakterinin güç, zeka ve liderlik özlelliklerini beğeniyor ve şöyle ifade ediyor, “Bu film ile ilgili gurur duyduğum şeylerden biri de, filmde kadınların ifade ediliş şekilleri. Örneğin Rita harika bir suçlu psikoloğu. O güçlü, donanımlı, akıllı ve aynı zamanda dişli biri.”
Rita’nın takımındaki kilit üyelerden biri de Vanessa Hudgens’ın oynadığı Kelly karakteri. Kelly oldukça agresif, genç bir polis ve aynı zamanda da Mike Lowrey’in büyük bir hayranı. Hudgens şöyle diyor, “Kelly sert ve korkusuz bir silah uzmanı ve Mike’a karşı da korkuyla karışık bir saygı besliyor.” Bu duygu Hudgens’ın Lawrence ve Smith’e karşı olan bakış açısını etkilliyor. ”Will ve Smith’i tekrar bir arada görmek gerçekten efsane bir duygu” diyor Hudgens. “Onların arasındaki kimya tek kelimeyle gerçekdışı.”
Hudgens ve Nunez’e ilave olarak AMMO birimine Dorn rolünde izlediğimiz Alexander Ludwig ve Bafe rolünde ise Charles Melton katılıyor. Dorn takımın teknik uzmanı ve aynı zamanda da ölümcül silahı.
Ludwig şöyle diyor, “Dorn kendi gücünden korkan bir oyuncak ayı gibi. O geçmişte kas gücünü fiziksel şiddet uygulamak için kullanmış biri ve bu gücünü aşırı kullanmaktan korkuyor. Artık tek istediği karavanda oturup birimin teknik işleri ile uğraşmak örneğin Drone ile bilgi almak veya alarm sistemlerine sızmak gibi. Dorn için hem takımın beyni hem de kas gücü diyebiliriz.”
Charles Melton’ın oynadığı Rafe rolü içinse AMMO uzmanı eski bir DEA ajanı diyebiliriz. Rafe zeka ve çekicilik açısından Mike Lowrey’nin rakibidir. “Rafe’nin sokaklarda geçen bir geçmişi var ve oldukça kendini beğenmiş biri” diyor Riverdale yıldızı. “Kendisini birimin en önemli adamı olarak gören Rafe, bu birimin başı olmak istiyor ve Mike ile arasında ciddi bir çatışma var.”
Melton Smith ile filmde yaşadığı bu inişli çıkışlı ilişkiyi keşfetmeyi sevdiğini söylüyor ve aynı zamanda da Lawrence ve Smith arasındaki dostluk onu etkiliyor. “Will ve Martin arasında gözle görülmeyen ama hissedilen bir elektrik var. Birlikte çalışmayı seviyorlar ve yaptıkları işte çok cesurlar. Bu da onların kamera önünde neden bu kadar harika olduklarını açıklıyor.”
AMMO ajanlarını canlandıran bu dört aktör, film için, Miami polis departmanında uygulanan polis taktiklerini öğrendikleri bir ‘polis koleji’ eğitimi aldılar. Eğitim her karakterin filmdeki özelliklerine ve yeteneklerine göre oluşturuldu. “Herkes kendi karakterinin kişiliğine ve özelliklerine göre duygular geliştirdi” diyor aksiyon sahneleri koordinatörü Mike Gunther. “Bu AMMO polislerine bir çeşitlilik ve her birine beklenmedik özellikler kattı.”
Nunez’e göre bu eğitim Rita karakterini oluşturması için oldukça gerekliydi. “Bir özel kuvvet polisi bize silahı nasıl tutacağımızı ve ateşleyeceğimizi ayrıca da takım olarak nasıl hareket edeceğimizi öğretti.” diye anlatıyor Nunez. “Bizim aksiyon sahnelerinde inandırıcı olmamız için bu küçük detaylar oldukça önemliydi.”
ÖLÜMCÜL GÜZELLİK VE OĞLU
Mike ve Marcus AMMO birimine isteksizce katılsalar da, aslında bu birimin işleri tam da onlara uygundur. Bu seferki kurbanları – ya da onlar onun kurbanı olacaktı- Mike’ın geçmişinden gelen güzel suçlu Isabel ve onun tehlikeli oğlu Armando’dur.
Isabel rolünde dikkatleri üzerine çeken aktris Kate Del Castillo (Under The Same Moon) oynamaktadır. Kate şöyle der, “Kötü karakterleri oynamayı seviyorum. İsabel çok öfkeli biri çünkü yıllardır hapiste ve orada o kadar zaman sadece bir tek kişiden nefret etmiş ve bunun için de oldukça vakti olmuş. Şimdi Isabel hapisten çıktığına göre artık ödeşme vakti ve Mike da onun bir numaralı hedefi.”
Del Castillo’ya göre bu karakterde sadece kötü olmasının ötesinde özellikler vardır. Castillo sözlerine şöyle devam eder, “Isabel karakterinin gerçek bir kadın olmasını istedim. O, yaralanmış ve terk edilmiş bir kadın. Ama aynı zamanda bir kadının sahip olabileceği en büyük sevgiye sahip, o bir anne. “Isabel hapisteyken oğlu Armando’yu doğurur. Armando artık büyümüş ve bir suikastçi olmuştur. Armando rolünde Jacop Scipio’yu izliyoruz. Isabel’in hapisten çıkması ile oğlu ile birlikte çalışmaya başlarlar ve ona yanlış yapan kimseye aman vermemeye kararlıdırlar. Bu durum Armando’yu tam bir nefret silahına dönüştürür.
"Armando tüm yaşamı boyunca dövüş sanatları ve yüksek teknoloji silahlar üzerine eğitim almiş bir savaşçı” diyor Oman.
Armando fiziksel olarak güçlü ve korkusuz biri. Mike ve Marcus ile Armando’nun her karşılaşmasında iki polisin güçleri yetersiz kalmaktadır. Armando ile uğraşmak için tüm kaynaklarını, akıllarını ve fiziksel güçlerini sonuna kadar kullanmaları gerekmektedir.
“Ama Armando’nun da bir zayıf noktası var” diyor Scipio, “ve bu nokta da annesi ile bağlantılı. Anne ve oğul birbirlerine inanılmaz derecede bağlılar. Armando hapiste büyümüş – o altı yaşına gelene kadar hücrede sadece annesi ile kendisi bulunuyordu. Bu sebeple aralarındaki bağ inanılmaz derecede güçlü. Armando altı yaşından sonra annesinden alınır ve bir çete tarafından büyütülür. Böylece o kin ve nefretle büyür. Annesi şüphesiz ki onu seviyor ama bu sevgi bile saf bir sevgi değildir.”
Scipio şöyle ifade eder, “ Eninde sonunda Armando ve Mike erkek erkeğe bir dövüşün içine girerler ve bu dövüşün sonu beklenmedik yerlere gider. Onlar gerçekten rollerinin içine giriyorlar. Benim için bu sahneleri Will ile paylaşmak inanılmaz derecede heyecan vericiydi çünkü Will gerçek bir efsane.”
Belgrad’a göre, Scipio Armando karakteri için biçilmiş kaftandı. Belgrad şöyle diyor,
“Jacob’ın fiziği, atletik yapısı ve oyunculuk kalitesi sahnelerine yoğunluk, derinlik ve inandırıcılık katmasını sağladı. Armando taş yürekli bir katil ama yine de ruhunda olup bitenleri merak ediyorsunuz.”
Armando Miami yeraltı suç dünyasına sinsice sızarak kurbanlarını kendine çeker. Bunu yaparken ona en çok yardımı dokunan işbirlikçisi ise Zway –Lo karakteridir. Zway –Lo ‘yu ünlü şarkıcı ve söz yazarı Nicky Jam canlandırıyor. Bir de Manny karakteri var. Manny bu suç dünyası hakkında çok şey bilen bir katildir. Many rolünde şarkıcı/ söz yazarı/medyatik Khaled (DJ Khaled ) var. Khaled filmde yaratıcılığını filmin müzik yapımcısı olarak bazı müziklerde gösteriyor.
AKSİYON!
Bad Boys filmleri bir Hollywood aksiyon filminden beklenen tüm aksiyon ve karmaşa içeren sahnelere sahipler. Buna ilaveten Arbi ve Fallah filme bazı yeni özellikler de katmak istediler, El Arbi şöyle ifade ediyor, “amacımız süper heyecanlı bir aksiyon filmi yaparken aynı zamanda biraz da hareketli, cesur, gerçek ve saf bir film yapmaktı. İzleyiciler bu tür aksiyon filmlerinde bunu görmeye pek alışık değiller.“
Fallah El Arbi’nin sözlerine ilave olarak şunları söylüyor, “Biz kesinlikle filme bazı aksiyon lezzetleri ekledik.”
El Arbi ve Fallah’ın filmde beraber çalıştıkları bir diğer isim de filmin görüntü yönetmenliğini yapan Robrecht Heyvaert’tir. Heyvaert, El Arbi ve Fallah’ın önceki filmlerinde de onlarla birlikte çalışmıştır. El Arbi şöyle diyor, “Robrecht bizim tanıdığımız en sinema meraklısı kişidir ve Michael Bay’in görsel tarzının en büyük hayranıdır. Çekimlerde kamerayı hızlı hareket ettirmeyi sever. Görüntüleri egzotik ve havalı yapmak için renkli ve neon ışıklardan faydalanır. Bir Miami filminde olması gereken de budur. Aynı zamanda Robrecht, çekimlere hareketlilik ve saflık katar, bu da herşeyi daha gerçekçi görmenizi sağlar. Bizlerin sinema öğrencisi olduğumuz yıllardan bu yana, Robrecht bizimle birlikte olmuştur.”
Aksiyon sahnelerine öncülük etmesi için El Arbi ve Fallah tarafından, aksiyon sahneleri koordinatörü ve ikinci bölüm yönetmeni olarak Mike Gunther getirilmiştir. Gunther’in başarılı filmleri arasında “Transformer: Age of Extinction” ve “Transformers: The Last Knight” bulunmaktadır.
Mike Gunther işe başlar başlamaz önceki efsane Bad Boys filmlerindeki aksiyon sahnelerini geçecek sahneler çekmeye çalıştı. Filmin açılış sahnesi olan Marcus’un dede olacağı hastaneye gidene kadar süren araba kovalama sahnesi de bunlardan biridir. Bu sahnede kovalanan kötü adamlar ya da sahneye eşlik eden silah sesleri olmasa da Gunther’e göre bu sahne sıralaması beklenmedik şekilde zorlayıcıydi. Senaryoda yazıldığı üzere bu sahnede kullanılan Porsche arabanın asla çizilmemesi gerekiyordu –çünkü bu süper gösterişli ve gelecekten gelmiş gibi duran araba yeni 992 Generation modeliydi.
Filmin çekildiği sırada araba zarar gördüğü takdirde bir yedeği bulunmamaktaydı. Gunther gülerek şöyle anlatır, “Bizden büyük bir araba kovalama sahnesi çekmemizi istediler fakat hem sahne dinamik ve havalı olmalıydı hem de arabanın herhangi bir yeri zarar görmemeliydi. E, tabii ki senaryoda da yazıldığı üzere ikili hastaneye varır varmaz Marcus arabanın kapısını açar ve bir yere çarpar.”
Filmde bir diğer aksiyon serisi de Marcus ve Mike’ın Zway-Lo ‘yu kovalaması ile başlıyor. El Arbi ve Fallah ekrana motorculardan oluşan küçük bir orduyu getirerek filmdeki gerilimi ve kaosu bir üst seviyeye çıkarıyor. Etkiyi en üst seviyeye çıkarmak için Gunther, ülkedeki en iyi motorculardan bazılarını bir araya getirdi. Bunların arasında Da Wayne Davis ve Kortel Autrey de bulunuyor. Davis sürüş grubu “12 O’clock Boys” ve Kortel Autrey de “Bikes over Bangn” üyesidirler.
Gunther şöyle anlatıyor, “Onlar motorlarının üzerinde harikalar yarattılar. Adil ve Bilall’in aklına onları arabanın etrafında motorlarla döndürmek gibi havalı bir fikir geldi. Sonunda kahramanlarımız arabadan çıkar ve yanında yolcu sepeti olan bir motor kaçırırlar. Böylece Mike ve Marcus da artık motordadır ve sahne daha da heyecanlı hale gelir.
“Öyle bir sahne düşünün ki, otobanda silahlı bir çatışma oluyor, bir helikopter tepede uçuyor, bir araba o sırada takla atıyor ve diğer araçların üzerine düşmekten kıl payı kurtuluyor, bir bisiklet yokuş aşağı geliyor ve birkaç araç birden patlıyor. Herşey böylesine çılgınca” diye anlatıyor Gunther.
Büyük patlama sahnelerini gerçekleştirmek için film yapımcıları özel efekt koordinatörü Eric Frazier’in yeteneklerini kullandılar. Eric Frazier SFX yönetmeni olan babası John Frazier ile birlikte Bad Boys 2 filminde de görev almıştı. Eric motorcu kovalama sahnelerinde Gunther ile birlikte uyum içinde çalıştı. “Bizim bölümüzde en zorlayıcı sahneler motorcu kovalama sahneleriydi” diye anlatıyor Eric , “Mike motorda ve Marcus da yandaki yolcu sepetindedir. Marcus bir makineli tüfek bulur ve işte ondan sonra olanlar olur.”
Smith şöyle anlatıyor, “Bence bu motorcu kovalama sahnesi filmin en önemli sahnesi olacak. Bu sahne tam da bizim çılgın polislere özgüydü. Ama aynı zamanda böyle bir kovalamacayı da daha önce görmemişsinizdir. Marcus’un motorun yolcu sepetinde makineli tüfekle ateş ederek gitmesi eşsiz bir Bad Boys filmi atmosferi yaratıyor.”
Filmin mmknmrtb notu: 6 /10