Thor’un beyaz perdedeki büyük
macerası, dünyayı ve Dokuz Diyarlar’ı, yaşı kainatın yaşına
eş olan karanlık bir düşmandan kurtarmak için verdiği
savaşla devam ediyor.
Marvel’ın Yenilmezler'den
sonraki bu filminde Thor, evrenin her yerinde düzeni yeniden
sağlamak için savaşıyor; ama, intikam peşindeki Melakith’in
başını çektiği kadim bir yarış, kainatı yeniden
karanlığa döndürmek için geri dönüyor.
Odin ve Asgard’ın bile karşı
koyamadığı bir düşmanla karşı karşıya gelen Thor, şimdi
en tehlikeli ve en özel yolculuğuna çıkıyor.
Bu yolculuk, onu Jane Foster’la
yeniden birleştirecek ve bizleri kurtarması için her şeyini
feda etmek zorunda bırakacak.
Oyuncu kadrosunda, Chris Hemsworth,
Natalie Portman, Tom Hiddleston, Stellan Skarsgård, Idris Elba,
Christopher Eccleston, Adewale Akinnuoye-Agbaje, Kat Dennings, Ray
Stevenson, Zachary Levi, Tadanobu Asano, Jaimie Alexander, Rene Russo
ve Odin rolünde Anthony Hopkins’in oynadığı Thor: Karanlık
Dünya'nın yönetmenliğini Alan Taylor, yapımcılığını
ise Kevin Feige üstleniyor.
Film, Don Payne’in hikayesinden
esinleniyor.
Senaryo ise Christopher Yost,
Christopher Markus ve Stephen McFeely’ye ait.
Senaryo, ilk kez 1962 Ağustos’unda
yayınlanan çizgi roman Journey into Mystery'de karşımıza
çıkan, Marvel’ın klasikleşen Süper Kahramanı Thor’a
dayanıyor.
Filmin mmknmrtb notu ::
Bugüne kadar birbirinden farklı
türlerde bir sürü TV dizisine imza atmış Alan
Taylor'ın yönettiği; denize düşen nasıl yılana
sarılırsa, zora düşen Thor'un da Loki'den medet umduğuna
tanık olduğumuz bu filmi -özellikle- daha görkemli ve de
daha 'karanlık' olarak anımsadığım Thor (2011) kadar beğenemedim
doğrusu..
Yine de, bilhassa mizahıyla dikkat
çeken bir film olmuş Thor: The Dark World..
Kendi kadar meşhur çekicini,
misafirliğe gittiği evin girişindeki askıya asan Thor'un bu
hareketine gülmemek ne mümkün..
Bu arada, tuhaf olan ne biliyor
musunuz..
Olağanüstü 'bilimkurgusal'
mekânlarda, onca acayip, hatta kıyamete varan gelişmeler yaşanırken bile bu filmi -benim için- ilginç
kılan -hemen hemen- tek şey, göklerden gelen 'muhteşem' bir tanrı ile 'şirinlik muskası' bir insan kızımız arasında yaşanan ölümsüz
aşk idi..
Film boyunca, yakışıklı 'Evrensel
damat' Thor'un dünyamıza teşrif ederek, güzel kızımız
Jane Foster'ı öpüp koklamasını bekledim ya hep!.
Pardon ya..
Şimdi düşündüm de bu
tuhaflık filmden kaynaklanmıyor olabilir; galiba ben fazla
romantiğim!.
Meraklısına bir uyarı: Her filminde yaptığı
gibi- Marvel Comics, son jeneriğin bitmesini bekleyebilen 'sabırlı'
seyircisini -biri gelecek bölümle ilgili bir ipucu olmak
üzere- iki farklı sahneyle ödüllendiriyor..
3 / 5