16.8.21

The Croods: A New Age / Croodlar 2: Yeni Bir Çağ



Crood’lar sivri dişli canavarlardan dünyanın sonunun gelmesine kadar paylarına düşen tehlike ve felaketlerden kurtulmayı başarmıştır. Fakat şimdi sürü, bugüne kadarki en büyük meydan okumayla karşı karşıyadır; başka bir aile.

Crood’ların yaşamak için yeni bir yere ihtiyaçları vardır. O yüzden tarih öncesi ilk aile yuva diyebilecekleri daha güvenli bir yer arayışıyla dünyaya doğru yola çıkarlar. 

Tüm ihtiyaçlarını karşılayan etrafı duvarlarla çevrilmiş, huzurlu cenneti keşfettiklerinde sorunlarının çözüldüğünü düşünürler. Bir şey dışında. Orada zaten başka bir aile yaşamaktadır: Üstünsoylar.



Detaylı ağaç evleri, muhteşem icatları, taze ürünler aldıkları sulak arazileriyle Üstünsoylar, (‘Üstün’de vurgu var) evrim merdiveninde Crood’lardan birkaç basamak yukarıdadır. 

Crood’ları dünyanın ilk misafirleri olarak kabul ettiklerinde modern aile ile mağara ailesinin arasında gerilimin artması da fazla uzun sürmez.

Her şey kaybedilmiş gibi görünürken yeni bir tehdit her iki aileyi de duvarların güvenliğinin dışında, farklılıklarına kucak açacakları, birbirilerinden güç alacakları ve birlikte bir gelecek inşa edecekleri epik bir maceraya sevk eder. 



Crood’lar 2: Yeni Bir Çağ filminde yeniden seslendirmeleriyle Oscar ödülü Nicolas Cage (Elveda Las Vegas), Grug Crood rolünde; Catherine Keener (Kapan), Ugga Crood rolünde, Oscar ödüllü Emma Stone (Aşıklar Şehri) kızları Eep rolünde; Ryan Reynolds (Deadpool serisi), Eep’in erkek arkadaşı Guy rolünde; Clark Duke (Jakuzi Ekspres) Eep’in erkek kardeşi Thunk rolünde ve Tun efsanevi Oscar ödüllü CLORIS LEACHMAN (Son Gösteri) Nine Crood rolünde. 

Kadroya yeni katılan yıldızlar ise Peter Dinklage (HBO’da Game of Thrones) Rüzgar Üstünsoy rolünde, Leslie Mann (Engelleyiciler) Umut Üstünsoy rolünde, Kelly Marie Tran (Yıldız Savaşları: Bölüm 8 Son Jedi) da kızları Şafak rolünde. 

Ana şarkıları da yine iki Oscar ödüllü ses tasarımcısı RANDY THOM (İnanılmaz Aile, Boşluktaki Kahramanlar ile Ejderhanı Nasıl Eğitirsin serisinde Gecenin Öfkesi ejderhası Dişsiz’in yaratıcısı) yapmış.

Epik komedi maceranın yönetmeni Troller, Şrek ve Kung Fu Panda serisi gibi çok sayıda DreamWorks Animation filminde çalışmış olan JOEL CRAWFORD, yapımcısı MARK SWIFT (Kaptan Düşükdon: Destansı İlk Film, Madagascar 3: Avrupa’nın En Çok Arananları). 

Filmin Crood’ların yazarı ve yönetmenleri olan KIRK DeMICCO ve CHRIS SANDERS’ın hikayesinden uyarlanan senaryosunun yazarları KEVIN HAGEMAN & DAN HAGEMAN (Lego Filmi) ve PAUL FISHER & BOB LOGAN (Lego Ninjago Filmi). 

Crood’lar 2: Yeni Bir Çağ filminin müzikleri besteci MARK MOTHERSBAUGH’ya (Thor: Ragnarok, Lego Filmi, Tenenbaum Ailesi) ait.



The Croods: A New Age / Croodlar 2: Yeni Bir Çağ, 13 Ağustos 2021 Cuma günü vizyona girdi..


HİKAYE


Ailenin Evrimi : Crood’lar 2: Yeni Bir Çağ


2013 ilkbaharında tüm dünyadan izleyiciler beyaz perdede dünyanın ilk ailesi olan açık kalpli ve ölümcül ve saçma durumlarla aynı anda yüzleşebilme yeteneği olan Crood’larla tanıştı. 

DreamWorks Animation’ın önemli ve başarılı hit filmi, Crood’lar keşfedilmemiş bir dünya için evlerini terk ederken Eep’in sürüsüyle yaptığı yolculukta kendilerinin ve kendi ailelerinin yansımasını gören hayranları kazandı. 

İnanılmaz tehlikeli olduğu kadar son derece de renkli olan Hayali “Crood’lar Çağı’nda geçen film, şaşırtıcı görseller, tehlikeli aksiyon, canlı komedi ve samimi duygularla dolu bir animasyon.

DreamWorks Animation’ın başkanı Margie Cohn, Yönetmenler Kirk DeMicco ve Chris Sanders’ın ilk kez beyaz perdeye taşıdığı karakterlerin sinemaseverlerin neden ilgisini çektiği ve bir aile olarak Crood’lar hakkında şunları söylüyor; “Crood’lar dünyasında ilgi çeken ilkel olup olmamaları değil, bizim dünyamızı yansıtmalarıdır. Ailenin dinamiği çok bağ kurulabilir. Ama ben Crood’ların genel beklentilerin aksine davranmalarından hoşlanıyorum. Örneğin Grug canavara benziyor ama çok komik bir şekilde duygusal ve hassas.”

Cohn, Crood’ların dünyalarında karşılaştıkları zorlukların genelde bizim sorunlarımızı yansıttıklarını söylüyor. Özellikle de şu anda. Küresel Covid 19 pandemisi hepimize ailenin önemini ve bir arada olmanın değerini hatırlattı. Özellikle de dünyanın belirsizliği içinde. Şunları söylüyor; “Aileler gelişirken ve çocukların ihtiyaçları büyüdükçe değişirken, yeni zorluklarla karşılaşıyorlar. Sürünün bir aradayken daha güçlü olduğu fikri, küresel olarak geçerli. Özellikle de günümüzde.”

DreamWorks Animation’ın yaratıcı bölüm sorumlusu Kristin Lowe da aynı fikirde. “Crood’ların çekici yanı gerçekten evrensel olmaları. Bu, karşılaştıkları zorluklarda hayatta kalmaya ve yolda birbirleriyle tartışsalar da bir arada kalmaya çabalayan bir aile. Crood’ların yaptığı her şeyde birbirlerine olan sevgileriyle harekete geçiyorlar. Yaptıkları hatalar bile birbirlerine olan sevgiden kaynaklanıyor.”

Geliştirme departmanı filme başladığında Cohn’un ekibin Kaptan Düşükdon: Destansı İlk Film ve Madagascar 3: Avrupa’nın En Çok Arananları gibi filmleri yapmış olan DreamWorks Animation’ın cesur yapımcısı Mark Swift ile Troller, Şrek ve Kung Fu Panda serisi gibi filmlerdeki yönetmenliği sonucunda bu filmde görev alan yönetmen Joel Crawford’a başvurmuş. 

İkinci bölümün yapımı sırasında Swift ve Crawford neşeli bir yaklaşım tercih ederek komedi unsurunu daha da pekiştirmiş. Cohn şunları söylüyor; “Joel çok pozitif ve düşünceli biri. Komedideki duyguyu yansıtıyor. Joel ve Mark, iş birlikçi ve eğlenceli bir ortam yarattılar. Bu da filme yansıdı. Neşeyle dolu bir film, çünkü neşeyle yapıldı.” 

Yapımcılar iş birliğini benimsemiş ve stüdyonun her köşesinde özgünlüğü teşvik etmiş. Cohn şöyle anlatıyor: “Kararlarınıza başkalarını dahil ettiğinizde ve iş birliği yapmalarını sağladığınızda insanlar daha mutlu olur. Kimse sadece atandığı işi yapmak istemez. Bir ekibin parçası olduklarını ve yaratıcılıklarını kattıklarını hissetmek isterler.”



Kusursuz Bir Tanışma Randevusu : Joel Crawford ve Mark Swift Ekip Oluyor


Swift ve Crawford, uzun yıllardır DreamWorks Animation’da çalışmışlar ama Crood’lar 2: yeni Bir Çağ filmine kadar yolları hiç kesişmemiş. 

Troller’de hikaye sorumlusu olarak hizmet veren ve filmin reklamlarını yöneten ve NBC için özel Troller Tatilde’yi yöneten Crawford şöyle anlatıyor; “Neyse ki Mark ve ben iyi anlaştık. Mark çok özgün, gerçekçi ve çok zeki. Sadece İngiliz aksanı da değil, gerçekten akıllı biri. Birlikte çok güldük.” 

Her ikisi de üç çocuk sahibi olan ikiliden Swift’in 11, 15 ve 16 yaşlarında üç oğlu, Crawford’ın ise 7 ve 10 yaşlarında iki kızı ile 12 yaşında bir oğlu var. Bu da yapımcıların hemen bağ kurmasına yardımcı olmuş. 

Swift şunları söylüyor, “Kör buluşma gibiydi. Joel’le birlikte çalışırken çok iyi vakit geçirdim. Her ilişkide ‘Karakterleriniz uyuluyor mu, birbirinizi tamamlıyor musunuz noktasına gelinir. Her iki durumda da yanıt evetti.”

DreamWorks Animation, iş birlikçi film yapımıyla gurur duyuyor. Hikayenin ana hatlarını geliştirirken birtakım öğeleri birleştirme ve ilk filmin hikayesini nasıl devam ettireceklerine karar verme Swift ile Crawfod’un göreviymiş.

Crawford şunları söylüyor; “Yazarlar Kevin ve Dan Hageman, Mark ile bir araya geldik. Elimizde bir baba kız hikayesi, Guy ve Eep’in ilişkisinin devamı ile geçmiş versiyonlardan beğendiğimiz öğeler vardı. Hepsinin yer aldığı bir tarif yaptık. Kevin ve Dan, bir Guillermo projesi için ayrılmak zorunda kaldılar. Ama Paul Fisher ve Bob Logan geldiğinde bütün bu yaratıcı güçler kendiliğinden başarılı oldu.”

İş birliğinin kilit noktası doğrudan ve samimi iletişim olmuş. Crawford şöyle söylüyor; “Mark bir şeyi beğenmezse söyler. Ben beğenmezsem ben de söylerim. Aynı şey yazarlar için de geçerli. Çok yapıcı ve iş birlikçi bir ortamdı. Ekip büyüyüp başka departmanlar eklendikçe de bu devam etti.”

Ortam, yapımdaki herkesin yaratıcılığını teşvik etmiş. Swift şunları söylüyor; “Günlük animasyon görevlerinde herkes Joel’a fikirler sunuyordu. O da gülüyor ve fikirlerini gerçekleştirmeleri için onları cesaretlendiriyordu. Bir animatör olarak kendi performansınızın yönetilmesine yardım edebilirsiniz. Joel “Bu oyunu daha iyi yapacak daha iyi bir fikriniz varsa yapalım!” düşüncesinde biridir.”

Yönetmenle yapımcının ortak hassasiyeti yapıma da işlemiş. Crawford “Başkasının ifadesini görmek önemlidir. Bir şeyden rahatsız oluyorlarsa bunu konuşuruz. Her gösterimde sinema salonuna ekipten 200 kişiyi getirirdik. Ardından bütün ekip geri bildirimde bulunurdu. O düzeyde notlar almak ürkütücü olabilir. Ama Mark ve ben dürüstlüğü ve açık konuşmayı takdir ederiz. İlişkimizin istikrarlı çizgisi budur.”



Sürü Ne Olursa Olsun Bir Arada Kalır : Duygusal Faydalar, Bağ Kurulabilir Komedi 


Yedi yıl önce Crood’larla tanıştığımızda ailenin zorlayıcı bir dünyayla başa çıkması gerekiyordu. Şimdi ise sürülerindeki değişikliklerle başa çıkmaları gerekiyor. Mark Swift şunları söylüyor; “İlk filmde büyümekte olan ve özgürlük isteyen Eep adında bir kızla tanışıyorduk. Grug, hayatı boyunca ailesini korumak için mücadele etmiş bir babaydı. Bir anda hayatına kontrolü dışında bir şeyler ekleniyor. Aralarına gelip kızına ilgi duyan ve Grug’ın evlat edinmek zorunda kaldığı Guy adındaki çocuk gibi. Bunların hepsi bir ölüm kalım durumunun ortasında yaşanıyordu. İlk filmin her anında Crood’lar hayatlarını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyaydılar. O yüzden ilk filmde gizli dramatik duygu daha çoktu. Ailenin hareket halinde olması gerekiyordu yoksa öleceklerdi.”

Neyse ki bu filmde tehlike o kadar çok değil. Crood’lar hala rahat olmasa da beslenmek için mücadele veriyorlar ve 7/24 muhtemel bir tehlike altında değiller. Swift şunları söylüyor; “Bu da bize daha hafif ve biraz daha komedi tarzı için olanak verdi. Bununla birlikte aile içinde hala Crood’ların dağılmasına neden olabilecek büyük duygusal sorunlar var.”

Aileye, son 10 dakika içinde hiçbir şeyin kendilerini öldürmeye kalkmadığını fark ettikleri anda yeniden katılıyoruz. Guy ve Eep artık çok aşık ve gizliden gizleye kendi sürülerini kurmanın hayallerini kurmaya başlıyorlar. Bu kez geleceklerini düşünme zamanlarının geldiğini fark ediyorlar. Ne yazık ki Grug onlara kulak misafiri oluyor ve bunun gerçekleşmesine izin vermemeye kararlı.

Croodl’ar Üstünsoylarla karşılaştıktan sonra aklıyla hareket eden bir ailenin, kalbiyle hareket eden bir aileyle çarpışması gerçekleşiyor. Başta Üstünsoylar, Crood’ları tarihten kalma olarak görüyor. Ama kendilerinin hayatta kalmasını sağlayanın Crood’ların fiziki gücü değil de aralarındaki güçlü bağlar olduğunu görüyorlar. Crood’ların aile ilkesi sürü, ne olursa olsun bir arada kalır” Üstünsoyları da kapsıyor. İki muhalif aile sonunda durumun “ya biz ya onlar” değil de “biz ve onlar” olduğunu fark ediyorlar.” 

Film, küresel pandemi öncesinde yapılmış olsa da temaları günümüz dünyasına daha uygun olmazdı. Crood’lar 2: Yeni Bir Çağ insanların hem kendi sürülerine ihtiyaç duyduğunu hem de yeni üyeleri dahil etmek için çemberimizi genişletmeyi öğrenmeleri gerektiğini konu alıyor. Kriz sırasında ailemizden ve komşularımızdan daha önce olmadığı kadar uzaklaşmak zorunda kaldık. Crood’lar bize hem mizahla hem de samimiyetle bazen sevdiklerinden yorulabildiğimizi ama onlar olmadan yaşayamayacağımızı hatırlatıyorlar.” 

Swift şunları söylüyor; “Bu seri birden çok nesli kapsayan bir hikaye. Kendi ailemizde deneyimlediğimiz tüm dinamikleri ekranda deneyimliyoruz. Bu film, ailenin sadece anlık olmadığını ihtiyacınız olanlara, sevdiklerinize ve güvendiklerinize inanmanızdır. Bizim ailemiz etrafımızdaki kişilerdir ve onları severiz. Ama ayrıca bağ kurduğumuz herkes de dahildir.”

Grug’ın ve özellikle de Üstünsoylar’ın yolculuğu ailenin sadece kan bağından öte olduğunu öğrenmektir. Swift şunları söylüyor; “Öğrendiğim şeylerden biri de çoğunlukla içinde bulunduğumuz toplumu kanıksarız. Şu anda herkesin birbirine ihtiyaç duyduğunu öğreniyoruz. Üstünsoylar ve Crood’lar etraflarındakilere ihtiyaç duyma duygusunu keşfediyor.”

Crood’lar Üstünsoyların hayatına girdiğinde Üstünsoylar onlarla hiçbir şey yapmak istemez. Onları küçük görürler. Zeki olmadıklarını düşünürler ve Crood’ların kendilerine öğretecekleri bir şey olmadığını düşünürler. Üstünsoylar için tek değerleri başta Guy’ın kızları Şafak için harika bir eş olabileceğidir. 

“Üstünsoylar”ın yaklaşımı “Guy’ı alalım ve Crood’ları yollarına gönderelim. 

Crood’ları zaten ölecek olan mağara adamları olarak görüyorlar. Onlar geleceklerinin bir parçası değiller. Ama durumun böyle olmadığını öğreniyorlar. Rüzgar, bir arkadaş istiyor ve Grug’ı buluyor. Crood’lar, Üstünsoyların hayatlarını doğayla birlikte yaşamayı göstererek kurtarıyorlar. Filmin sonunda başlangıçta olduğundan çok daha iyi oluyorlar.”



Konfor İçin Fazla Uzak : Fiziksel Mesafe ve Aile Bağı  


Fazla yakın ne kadar yakındır? Uzak olup yine de duygusal bağlılık hissedebilir misiniz? Yapımcılar Crood’lar 2: Yeni Bir Çağ’da fiziksel mesafenin Crood’lar üzerindeki etkisini hem komedi hem de dramatik açıdan ele almışlar.

Crood’lar, tehlikeli bir dünyada hayatta kalmak için her şeyi sürü olarak yapıyorlar. Birlikte avlanıyor, birlikte yiyorlar. Hatta büyük bir grup halinde birlikte uyuyorlar. Sonuç olarak güçlü bir aile bağları var. Onların aksine Üstünsoylar, dev bir duvarla çevrilmiş, lüks, ağaç evinin konforunun ve güvenliğinin keyfini çıkarıyorlar. Ama Üstünsoylar kendileri arasında da duvar örmüşler ve ayrı odalarda uyuyorlar. Başta her iki aile de diğerinin yaşam tarzını akıl almaz buluyor. Crawford şunları söylüyor; “Modern konforun ve geniş kişisel alanın içinde olan Üstünsoylar birbirleriyle olan aile bağlarını kaybetmişler. Aile bağlarının gücü Üstünsoyların Crood’lardan öğrendiği büyük bir ders.”

Crawford ve Mark Swift kendi çocukluklarından ve aile dinamiklerinden ilham almışlar. Crawford şunları söylüyor; “Mark beş erkek, bir kız çocuğu olan büyük bir aileden geliyor. Küçük bir evde büyümüşler. Ben de dört kardeşten biriyim ve bir apartman dairesinde büyüdüm. Bir ara kuzenim de bizimle yaşıyordu ve ben giyinme odasında uyuyordum. Büyük bir ailede küçük bir alana sıkışmayı iyi bilirim.”

Crawford 18 yaşındayken ailesi bir ev almış ve ilk kez kendi özel odası olmuş. Şöyle anlatıyor; “Her zaman birlikte olmaktan ve bunun yarattığı sürtüşmelerden sonra “Herkes nerede?” diye sormak çok farklıydı. Günün sonunda çatıdaki ekstra odaya çıkardık. Her zaman olumlu şekilde olmasa da birbirine çarpmaya alışkınsındır ve olumsuzluklar olsa da aranda bir bağ vardır. Kendine ait alanın çok fazla olunca o aile bağını özlüyorsun.”

Bu, insanlık ailesi için de geçerli. Birbirimize yöneliyoruz ve bağ kurmak istiyoruz. Hoşunuza gitsin gitmesin birbirimizi deli ederken bile birbirimize ihtiyacımız vardır. Bu fikir, film boyunca zarif bir şekilde işleniyor. Crawford şunları söylüyor; “Temayı izleyicinin gözüne sokmaktan uzak durduk. Çünkü hissediyorsunuz. Bu film özünde dostlukla ilgili. Birbirinden çok farklı iki aile birlikte olduklarında geleceklerinin çok parlak olduğunu öğreniyor.”

Filmin ilk izleyicileri yapımcıların yaptıkları şeyin evrensel olduğunu onaylamış.  DreamWorks Animation Başkanı Margie Cohn şunları söylüyor; “Film, ailenize yakın olduğunuzu ve dünya hakkında iyi düşündüğünüzü hissettiriyor. Şu anda buna ihtiyaç var.” 



KARAKTERLER


Kendimizi Görüyoruz : Crood’ların Başarısı


Crawford ve Swift’in ilk Crood’lar filminde yeniden kullanmak istedikleri öğelerden biri de karakterlerin çok hoş bir şekilde karmaşık ve bağ kurulabilir olmasıydı. Farklı izleyiciler farklı anlarda farklı karakterlerle bağ kurmuş. Ama bütün izleyiciler bu ailede kendisini görebilmiş. Bu durum Crood’lar 2: Yeni Bir Çağ filmi için de geçerli.

Joel Crawford şöyle anlatıyor; “Bu filmde herkes için bir şey var. Küçük çocuklar çılgın çocuk Sandy ya da Thunk’ın ekrana olan takıntısı arasında bir bağ kuruyorlar. Babalar Grug ve Rüzgar’ın arkadaşlığını seviyor. Her yaştan kadınlar Ugga ile Umut arasındaki kız kardeşlik hikayesiyle ve aynı zamanda dünyada ilk olan Eep ile Şafak’ın en iyi arkadaşlığıyla bağ kuruyor. Hatta bir gösterimde 10 yaşındaki bir çocuk “En sevdiğim karakter Nine, çok çılgın biri.” Demişti. Favori karakteri 90 yaşında bir kadındı! Bütün oyuncular hikayenin ve karakterlerinin duygusuna odaklanma konusunda o kadar iyi ki siz de ailelerle birlikte aynı duyguları hissediyorsunuz.

Crawford şöyle devam ediyor; “Bu bölüme Guy’ın hikayesiyle başlıyoruz. Sonra Eep’in bakış açısına geçiyoruz. Sonra Eep’in Guy’ı bırakacağından endişe eden Grug’a geçiyoruz. Hikayede herkese bir yer verdik. Bu film, bütün bir aileyi ele alan nadir filmlerden biri.”


Grug Crood : Nicolas Cage


Sürüsünün inatçı ve aşırı korumacı reisi olarak görünse de Grug, sert dış görünüşünün altında kocaman kalbi olan duygusal biridir. Küçükken ilk muzunu yediği anı hala hatırlar. Crood’ları bir arada tutmaktan başka bir şey istemeyen Grug, Crood’lar 2: Yeni Bir Çağ filminde sürü, daha gelişmiş bir aileye rastladıklarında ortaya çıkan güvenlik açıklarını görür.

Yönetmen için Nicholas Cage’in komedi dehası zihnine girme fırsatı paha biçilmezmiş. “Nick’le çalışmanın sevdiğim yanı sahneye atlaması ve beni şaşırtan şeyler bulmasıdır. İster bir repliği bir anda şarkıyla söylemek olsun ister çok acıkıp kızıyla konuşurken tıkanması olsun bu seçim her zaman karakterden gelir ve o an için çok doğru olur.”

Crawford oyuncuyla çalışmaktan çok mutluymuş. “Nick çok yönlü biri ve sürecini izlemek inanılmazdır. Eşsiz anlara ve kişiliklere girer. Bazen diğer büyük oyunculara bile meydan okur. Mesela Grug ilk muz yediği anı hatırlamaya başladığında Enno Merricone’dan bir armonika melodisi çaldım ve aradığım özlem dolu ana ilham vermek istedim. Nick hemen Leone’nin Bir Zamanlar Batıda’sıyla özdeşleştirdi ve “Ah… Henry Fonda. Buldum.” Dedi ve kendi Fonda versiyonuna büründü. Onu izlemek muhteşemdi.”

Ailesine karşı sınırsız bir sevgiye sahip olsa ve ilk hikayeden bu yana yolculuğunda gelişmiş olsa da değişim Grug için yine de zordur. Crawford şunları söylüyor; “Büyük, kahverengi, güçlü bir mağara adamı. Ama sürüsünü seviyor. Nick, buna eğildi ve bazı replikleri çok duygu dolu okumaya başladı. Bu büyük goril, ailesinden bahsederken yumuşacık bir ayıcığa dönüşüyor.”

Cage de bu filmde DreamWorks Animation ailesiyle birlikte çalışmaktan aynı derecede etkilenmiş. “Crood ailesi kamera önünde ve arkasında komik ve maceracı. Bu filmi çok seviyorum ve sizin de eğleneceğinize söz veriyorum. Joel, Mark ve bu bölümdeki tüm yapım ekibinin filmin enerjik, gülmeceli, yaratıcı ve duygu dolu ruhuna girdiğini söyleyebilirim.”



Eep Crood : Emma Stone


Güçlü, korkusuz ve özgür Eep Amber Crood, ilk ve biricik aşkı olan Guy adında bir çocukla sıkıntılar ve deneyimler yaşayan genç bir kızdır. Eep’in Guy’a olan güveni Guy’ın bir anda geçmişiyle yeniden bağ kurmasıyla sarsılmış olsa da teselliyi daha önce hiç sahip olmadığı bir şeyde bulur; dünyanın ilk kız arkadaşı. Üstünsoyların kızı Şafak ile “tepeye kadar yarışalım” tarzı arkadaşlığı sayesinde Eep, Guy’la arasındaki farklılıkların kötü bir şey olması gerekmediğini fark eder. 

Eep rolünü yine Oscar ödüllü Emma Stone canlandırıyor ve Eep’in olağanüstü zihinsel ve fiziksel gücünü çok beğendiğini söylüyor. “Bir şeyleri kaldırıp fırlatma yeteneğine ve hızlı hareket edişine hayranım. Eep’in fiziksel olarak yapmak istediği her şey için fiziki güce sahip olmasına da bayılıyorum.”

Oyuncu anime çalışmaların geleneksel bir film çekiminden çok farklı olmasının da keyifli olduğunu belirtiyor. “Film çekerken aylarca günde 12 saat karakterle birlikte olursunuz. Crood’lar 2: Yeni Bir Çağ’da ise Eep’i son 10 yılda hayatımın her dört ayında bir kez ziyaret ediyorum. Bir odaya girip bu çılgın, küçük, mağara kızına bürünmeye bayılıyorum. Eep yaptığı her şeyde çok gürültücü, süper neşeli. Hiçbir zaman silik değil. Eep’i her canlandırışımda stüdyoya girmek ve dört saat boyunca çılgınlık yapacağımı bilmek çok eğlenceli.” 

Stone, animasyonun performansında özgürlük sunmasını da seviyor. “Etrafınızdaki dünyayı siz yaratıyormuşsunuz gibi bir duygu. Daha sonra bu karakterin çok özel bir şekilde hayat bulduğunu görüyorsunuz. Diyalogların satır satır üzerinden geçme lüksüne sahiptik. Çok büyük bir rahatlama ve öyle özgür bir karakteri oynarken o çocuk gibi hissediyorsunuz. Joel Crawford’la birlikte çalışmak çok keyifliydi.”

Eep, özgür bir ruh, içsel sezgileri yok ve kendini sert bir şekilde eleştirmiyor. Crawford şunları söylüyor; “Eep çok pozitif bir dişi rol model. Kendini eleştirmiyor. Özgüvenli ve etrafındaki dünyaya merak duyuyor. Büyük, geniş omuzları var ve simgesel, geleneksel dişi örneklere benzemiyor.”

Yönetmene göre Stone, ona verdikleri tuhaf sahnelere kucak açmayı çok sevmiş. “Emma gerçek bir yetenek. Dramatik anlardan komedi anlarına kolaylıkla geçmesi inanılmaz.”

Stone özellikle Eep’in ayağındaki fıstık parmak esprisini çok sevmiş. Crawford şöyle anlatıyor; “Filmin sonunda esprinin yeniden geçmesini istediğimiz bir an vardı. Yaralarını ve en büyük sırrını gösterdiği ayrı bir espridir. Eep’e bir Zor Ölüm filmindeki gibi bir aksiyon filmi repliği vermek istedik. Emma çok heyecanlandı. Ama kendini her seferinde gülmekten alıkoyamadı.”

Şimdi bile kahkahalara boğuluyor. “Neden bilmiyorum ama fıstık ayak esprisi beni çok güldürüyor. Beni çok etkiliyor.”

İlginç bir bilgi de fıstık parmak Crawford’ın gerçek hayattaki bir deneyiminden ilham almış. Çocukken ayağına bir briketin düştüğü bir kaza yaşamış ve ayak parmaklarından birkaçının ucunu kaybetmesine neden olmuş. Daha sonra lisede atletizmde koşarken bir uzman parmaklarının ucunu örten özel bir kapatıcı yapmış. Tıpkı bir fıstık gibi görünüyormuş!”

Crawford, Stone’un başkalarının rahatsız edici bulacağı malzemeyi sevmesini de takdir ediyor. “Emma’nın hazır bulunması Eep’in ister Eep ile Grug’ın irade savaşları için olsun, ister Eep ve Guy’ın ilk aşklarını yaşamaları ya da Eep ve Şafak’ın dünyaya gizlice açılmaları ve müthiş kötü seçimler yapmaları olsun diğer karakterlerle eşleşmesini çok kolaylaştırıyor.” 

Daha önce birlikte çalışmamış olsalar da Crawford Stone’un bu kadar iyi olmasından dolayı çok şaşırmış. Şunları söylüyor; “O kadar hoş, güzel ve yetenekli olamaz diye düşündük. Sonra bir anda Emma yemekten sonra stüdyoda kayıtta olması gerekirken herkesin öğle yemeğinden kalanları temizliyordu.”

Guy’ı seslendiren Ryan Reynolds da aynı fikirde. “Emma her rolünde tam, üç boyutlu bir performans sergiliyor. Bu, muhtemelen Emma’nın çok görülen ve iki boyutlu tanımlaması. Ses performansını tam bir performansa dönüştürüyor. Çalışma şansı bulduğum en iyi oyunculardan biri.”

Stone şöyle diyor; “Sakın ona cesur bir yalancı olduğunu söylediğimi söylemeyin. Yalan söylemesini ve kısmen doğruluk payı olduğunu biliyorum. Bu yüzden kendisi de benim de çalıştığım en iyi oyunculardan birisi. Ryan’la ilk kez 2008’de bağımsız bir filmde (Karton Adam) çalıştım. Onun büyük bir hayranıyım. Çok özeldir. Yürüyüşü de da çok komik ve hızlıdır. Birbirimizi çok iyi tanıdığımız için Guy’ın stüdyoda nasıl olduğunu onu duyamasam da hayal edebiliyorum. Biriyle gerçekten konuşmadan repliklerle neler yaptığını hayal edebilmek gerçekten çok ilginç. Ryan ve ben birbirimizi gerçekten duymadan taklit edebiliriz.” 



Guy : Ryan Reynolds


İlk filmde Guy, Eep’in erkek arkadaşı olduğunda, geçmişi ve ailesi olmayan yakışıklı bir gençtir. Sonunda Crood sürüsünün onur üyesi olur. Yapımcılar Yeni Bir Çağ’da Guy’da daha fazlasını sergileme fırsatını görmüşler. Joel Crawford şunları söylüyor; “Guy, ilgimizi çekti ve onda keşfedilecek zengin bir hikaye olduğunu düşündük.” 

Guy, Eep’e aşık ama Crood’ların yaşam tarzına yüzde yüz aşık değil. Guy, geçmişiyle yeniden bağ kuruyor ve yeni ailesindeki geleceğini ve taş kırarak ne kadar zaman geçirdiğini sorgulamaya başlıyor. Neandertallerle insanlar arasında bir köprü olan ve yumruk maymun dilinde rahatsız edici bir şekilde akıcı olan Guy, yollarda geçen hayattan yorulmuş. Üstünsoyların kim bilir kaç odalı olan evlerindeki ilk banyosundan sonra Guy çiçek ve ılık yağmur gibi kokar ve açıkçası buna hiç sinirlenmez.

Crawford şunları söylüyor; “Crood’lar Guy’ı evlat edinmiş ve ailesini kaybedinceye kadar birlikte büyüdüğü Üstünsoylar da en yakınları. Hangi gruba ait olduğunu konusundaki çatışmanın ortasında kalmıştır. Bu kendisini ve Eep’i ayırır ve iki farklı geleceğe ait olup olmadıklarını düşündürür. “Söz konusu onlar mı biz mi değil, hepimiziz” temasına dönüşür. Guy ve Eep aileleri birbirine bağlayan öğelerdir.”

Yapımcılar, Guy rolündeki Ryan Reynolds’ı olağanüstü bir iş birlikçi olarak görmüş. Crawford şöyle anlatıyor; “Guy geldiğinde yüzde 300 orada oluyor. Karaktere zeka, sevimlilik ve derinlik katıyor. Stüdyoda yazma konusunda da muhteşem. Komedi tonu benzersiz. Durumun saçmalığı ve işlerin komikleşmesi hakkında yorum yapan kişi olma konusunda harika. Komik replikler konusunda çok başarılı. Repliği okuyup geçmek istemiyor. Duruyor, espri üstünde çalışıyor ve “Burada bir şey var” diyor. Ryan her seferinde ne olduğunu buluyor. Ryan’ın yeniden Guy rolünde olmasından dolayı çok şanslıyız.”

Reynolds, Crawford’ın övgülerinden memnun oluyor ve ekliyor; “Joel çok nazik ama üzerinde dans edebileceğim çok güvenli bir zemin hazırlamışlar. Bu karakterle oynamayı çok seviyorum. Joel’in bu konuda çok açık olmasına da bayılıyorum. Bütün filmlerin yaratma, atma ve yeniden yaratmadan oluşan bir süreçten geçtiğini düşünürüm. Senaryo, yapım ve kurgunun hepsi yazmanın farklı dereceleridir ve işimin en sevdiğim kısmı da budur.”

Şöyle devam ediyor; “Animasyon, canlı aksiyondan çok farklıdır. Filmin yapımı sırasında yontulan ve dinlenilen bir süreçtir. Yeni karakter vurgularını keşfetmek için zaman vermek belki de bu türde çalışmanın en güzel yanı.”

Yaratıcı ekibin ev oyuncuların en büyük gurur kaynağı da Guy, Eep ve Dan Üstünsoy arasındaki iki genç kızın Guy için rekabet ettiği bir aşk üçgeni değil de daha çok üç arkadaşın yetişkinliğe geçişi ve onları kolayca öldürebilecek bir dünyada büyümekle başa çıkmaya çalıştıkları dinamik olmuş. Emma Stone şunları söylüyor; “Eep’in ergen kaygılarına bayılıyorum. Guy, onun için hala harika ama o da kim olduğunu öğreniyor. Aşkın acılı olması gerektiğini öğrenmiyorlar. Kalplerimizin çok fazla değer verdiğimiz için incindiğini öğreniyorlar. Bu çok tatlı bir ders.”




Ugga Crood : Catherine Keener   


Grug’In fırtınasını sakinleştiren, Crood’ların kalbi olan Ugga, açık fikirli ve kabul edicidir. Ama Üstünsoylar sürüsünü dağıtmakla tehdit ettiğinde birden vahşi bir mağara kadınına dönüşür.

Crawford şunları söylüyor; “Grug, patlayan bir volkan gibi. Onun karşısına çıkacak güçlü birine ihtiyacınız var. Eep’in tasarımını her zaman profesyonel bir jimnastikçi, Ugga’nın tasarımını ise emekli bir jimnastikçi olarak ifade eden Yapım tasarımcımız Nate Wragg’den (Kaptan Düşükdon: Destansı İlk Film) ipuçlarını aldık. İri ve kaslı bir kadın. Bunu Grug kocaman kollarını etrafına doladığında ve onu saran Ugga olduğunda bunu fark ediyorsunuz.”

Ugga’nın Grug’ı sakinleştiren ailenin bilgesi olması çok önemliydi. Aslında Umut’un Crood ailesine karşı saygısızlık yaptığını düşündüğünde Ugga’yı durduran Ölüm Kedisi Bodur olur. Crawford şunları söylüyor; “Birbirlerine gaz veren bazı çiftler vardır. Bir sahnede Ugga Üstünsoyların Eep ile Guy’ı ayırmaya çalıştığını görüyor. Ugga futbol koçu gibi oluyor ve oyuncuları rakip takıma karşı ateşliyor. Grug ve Ugga mağara insanlarına geçerken bir yandan da Üstünsoylar!!! diye bağırmaya geçiyor. Catherine bu sahneyi kaydederken Ugga’nın gücünü muhteşem bir şekilde hissetmiş ve ifade etmiş ve aynı zamanda da komik olmuş.

Crawford şöyle devam ediyor; “Catherine karakteriyle çok irtibat halinde ve ne düşündüğünü tam olarak söylemek konusunda son derece değerliydi. Ugga’nın ‘Bu da bizim stüdyoda şarkı söylememize ilham verir.”

Crawford yönetmen yıldızın filmin vahşi dişi savaşçılarını, Şimşek Kızları okuduğunda hikayenin kadınlarının güçlü kurtarıcı rolünü üstlendikleri için heyecan duyduğunu söylediğini hatırlıyor. “Hikayede Ugga ile Umut’un farklılıklarını bir kenara bıraktığı harika bir andı. Bu gerçekten de Şimşek Kızları oluşturan yapbozun son parçasıydı. Birliktelik teması sadece Crood’ların ve Üstünsoyların aile birimlerinde değil aynı zamanda kız ve erkek kardeşliklerinin birliğinde de yer alıyor. Şimşek Kızlarla ve Grug ile Rüzgar Üstünsoy’un dostlukları arasında da gösteriliyor.”


Gran Crood : Cloris Leachman       


İyi bir aile didişmesini seven şımarık kayınvalide Nine, aksiyona her zaman hazırdır (ve her gece gözleri açık uyur). Crood’lar ve Üstünsoylar kavga etmeye başladığında Nine hepsini birleştirmek için görmüş geçirmiş olmasından gelen bilgeliğini kullanır. 

Oscar ödüllü Cloris Leachman’ın oynadığı Nine, filmin önemli bir anında ailesine bir zamanlar Şimşek Kızlar olarak bilinen efsanevi bir grubun üyesi olduğunu açıklar. Zor şartlar nedeniyle Şimşek Kızların yeniden eyleme geçmesi gerekince Nine yeni kız kardeşler grubunun başına geçer.

Yapımcılar 94 yaşındaki Leachman’da, küstah, kırışmış ve muzip bir mizah anlayışı olan bir Nine görmüşler. Crawford şunları söylüyor; “Nine’nin karakterini aldık ve Şimşek Kızların hikayesiyle birlikte ona filmde çok eğlenceli bir rol verdik. 

Ekip, Nine’yi çok sevmiş çünkü yardımcı rolde gibi görünse de aslında filmde bu iki grubu birleştirebilen ender karakterlerden biri. “Şafak Üstünsoy ve Guy ile birlikte Nine bu iki aileyi kaynaştırıyor. Birleştiricilik konusunda çok şaşırtıcı. Eski savaş hikayeleri anlatan ve kimsenin dinlemediği yaşlı biri. Sonunda Şimşek Kızlar olan kız kardeşler birliğini başlatan kilit nokta oluyor. Bu da Cloris’in rolü yeniden canlandırmasını çok eğlenceli kıldı.”



Thunk Crood : Clark Duke


Thunk, babasının en büyük hayranı. Zekasının eksikliğini hevesiyle kapatıyor. Thunk hayattaki basit şeylerden zevk alıyor. Köpeğiyle oynamak, yemek yemek ve yem olmamak. Thunk’ın guruldayan karnı ailenin çalar saati görevini görüyor. 10 yaşındaki bu çocuk dünyaya bir pencere açtığında hayatı sonsuza dek değişecek.

Thunk, takıntı yapan bir çocuk. İlk filmde bu bir sopaydı. Bunda ise Üstünsoyların ağaç evinde bulduğu camsız pencere. Kısa sürede günümüzde çocukların telefonlarına, TV’ye ve tabletlerine baktığı gibi dışarıdaki dünyada olanları izlemeye bağımlı oluyor. Margie Cohn şunları söylüyor; “Thunk pencereyi keşfediyor ve onun TV’nin eş değeri olması filmdeki en sevdiğim esprilerden biri. Grug onu çekiştirdiğinde Thunk’ın “Bırak da hayatımı yaşayım” demesi hem çok sevimli hem de bağ kurulabilir.”

Thunk’ın herkesin üzerinde bir etkisi var. Joel Crawford şöyle anlatıyor; “Thunk, 14 yaşında görünen 10 yaşında bir çocuk. Yaptığı espriler filmdeki en komik esprilerden. Clark Duke’a hangi malzemeyi verirsek verelim çok iyi başardı. Muhteşem bir oyuncu ve doğaçlamacı.”

Duke, doğaçlamanın önemini ve değerini ilk filmde öğrenmiş. “İlk filmde daha çok sadık kalmam gerektiğini hissettim, çünkü animasyondu. Ama fark ettim ki diyalog ne kadar doğal, kusurlu olursa ya da ağızda gevelenirse animasyon daha hoş görünür. İlk filmi izledikten sonra büyük bir farkındalık yaratmayan tek bir espri, sahne yoktu.” 

Thunk, sonsuz bir iyimser ve her şeyi iyi karşılar ve hiçbir şeyi yargılamaz. Filmin iyi bir giriş noktası ve en sevilen karakterlerinden biri. Crawford şunları söylüyor; “En büyük kahkahalarımdan birini Thunk, Rüzgar Üstünsoy’u arayıp “Bay Üstünbaba” diyerek Grug’ın güvensizliklerine gönderme yaptığında attım. Başkalarının güvensizliklerine çok naif bir şekilde dokunabiliyor. Clark’ın kayıtlarında gülmekten gözümden yaşlar geldi.”

Duke sırrın Thunk’ın basitliğine sadık kalmak olduğunu söylüyor “Açıkçası Thunk hala Thunk. Büyür ya da fazla değişirse benim oynamam eğlenceli olmazdı.” 



Üstünsoylar : Evrim Züppeleri ama İyi Niyetliler


Umut ve Rüzgar Üstünsoy, genelde panik odasında bulunan, iri gözlü, genç kızları Şafak için hem vahşi birer koruyucular hem de helikopter ebeveynler. Rüzgar’a göre kendilerini içinde buldukları vahada “her şey bir fikirle başlamış” ve Crood’ları yarı açık kollarla karşılarken tek bir ev kuralı varmış; “Biz muz yemeyiz”. 

Crawford şunları söylüyor; “Üstünsoylar beyin, Crood’lar da kas. Ya da en azından Üstünsoylar, Crood’larla tanıştıklarında onları böyle görüyorlar. Bu basit mağara insanlarının geçmişe ait olduğunu düşünüyorlar. Ama Crood’larda sadece müthiş bir mağara adamı gücünden çok daha fazlası var. Yakından bakınca Crood’lar duygu dolu. Bu sürü her zaman bir arada. Oysa Üstünsoylar modern konfor, bireyselliği kutlamak ve kendine güvenme konularında ustalaştıklarını düşünüyorlar.”

Yapım ekibi Üstünsoyların Crood’lar için mükemmel, mizahi bir engel olduğunu düşünüyor. DreamWorks Animation’dan Kristin Lowe şunları söylüyor; “Üstünsoy yerleşkesi, büyüleyici ağaç evleri ve içinden geçen nehriyle en sevdiğim mekanlardan biri. Keşke orada yaşayabilseydim ya da en azından tatil yapabilseydim! Çocukluk hayalimin gerçek olması gibi olurdu.” 


Umut Üstünsoy : Leslie Mann 


Umut Üstünsoy, başının üstündeki büyük örgüler gibi sıkı biri. Aile reisi olarak her şeyi bilmekle övünüyor. Buna kızı Şafak ve hatta evlerine tırmanan “küçük kaplan kız” Eep için en iyi olanı bilmek de dahil. Ama Umut’un Crood’larla birlikte vahşi doğaya yaptığı yolculuk ailesini dış dünyadan korumak için inşa ettiği duvarların aynı zamanda onları birbirlerinden de uzaklaştırdığını gösteriyor.

40 Yıllık Bekar filminden bu yana Catherine Keener ile ilk kez bir araya gelen komedi değeri Leslie Mann tarafından hayata getirilen Umut, başta Crood’ları basit mağara insanları olarak görür. Ama maceraları sırasında Şimşek Kızlar olarak sadece ilkel yönünü değil aynı zamanda Crood’larla paylaştıkları sıkı bağların da farkına varır.

Mark Swift ve Joel Crawford başından beri Umut’un bulmakta en zorlandıkları karakterlerden biri olduğunu itiraf ediyorlar. Crawford öyle anlatıyor; “Crood’lara karşı bu üstünlük ve yukarıdan bakma içeren düşman bakış açısını oynaması için Leslie’ye ihtiyacımız vardı. Üstünsoyların bir havası var. “Biz onlardan daha iyiyiz. Biz, dünyanın üstünde bir ağaçta yaşıyoruz. Hayatımızda yaptığımız her şey düşünceden ve daha gelişmiş olmaktan kaynaklıyor.” Diyorlar.”

Umut, her şey için bir cevabı olduğunu düşünüyor. Bu da Crood’larla çatışmanın büyük bir bölümünü oluşturuyor. Crood’lar Umut ve ailesinin yarattığı dünyaya uymuyorlar. Ama Guy, kesinlikle uyuyor. O yüzden Umut Rüzgar’la birlikte Crood’ların gitmesi ama Guy’ı Şafak için gelecekte müstakbel bir eş olmak üzere bırakmaları için bir plan yapıyor.

Umut’un bu şeytani, manipülatif yönü Mann ve yapımcılara oynamaları için çok fazla alan vermiş. Karakter kağıt üstünde kolaylıkla tiksindirici olabiliyor. Ama ekip Mann’ın Umut’un malzemesini neredeyse ondan nefret etmeyi imkansız kılacak şekilde sunmanın özgün bir yolunu bulduğunu görmüş.

Crawford şöyle söylüyor; “Leslie samimi ve özgün biri ve olağanüstü mizah zamanlamasına sahip. Bir sahnede Umut’un Crood’lara karşı sabrı tükeniyor ve her birini sözlü olarak aşağılamaya başlıyor. ‘Bir deneyelim. Çok ileri gidersek her zaman geri adım atabiliriz’ dedik. Ama o Umut’un sinir krizi geçirdiğini düşündüğünüz derecede ileri gitti. Hepsine ‘Bu kadar. Hepiniz delisiniz’ diyor. Sandy’ye dönüp ‘Seni aptal bebek’ diyor. Leslie ‘Bir çocuğa bunu söylemek çok bu ağır? Daha sonra özür dilemem gerektiğini düşündüm.’ diye sordu.  Daha sonra Leslie’nin ‘Özür dilerim. Kızınız sıçan yavrusu değil. Çok güzel bir insan yavrusu.’ Dediği kısmı kestik. Bu karakteri komedi yoluyla aktarmak çok güzel. Olağanüstü biri.”

Sahnelerinde çalışırken Mann, Crawford’ın da çok iyi bir komedi paylaşım arkadaşı olduğunu görmüş. “Joel’in sınırsız enerjisini ve proje heyecanını çok seviyorum. Çoğu zaman benimle, bana diğer bölümleri okudu ve hep çok komikti ve çok sayıda yeni fikre ilham verdi. Joel doğaçlama ve çılgın tercihler yapabileceğim güvenli bir alan sağladı. Her zaman en iyi malzemeyi kullanacağı konusunda ona hep güvendim.”

Mann, Crood’lar 2: yeni Bir Çağ filmindeki deneyimi hakkında, özellikle de tamamlanmış halini ilk görüşüyle ilgili şunları söylüyor; “İlk izleyişimden sonra hemen tekrar izlemek istedim. Çok komik. Özünde kadınların güçlerini birleştirmesi ve birbirlerini yükseltmeleri hakkında çok pozitif bir mesajı olmasını çok seviyorum.”

Ekipteki herkes bunu hissetmiş. Bütün karakterlere ve ilişkilerine bakarsanız duyguların komediyle çok iyi uyum sağladığını görüyoruz. Bu en çok da Umut’ta görülüyor.

Crawford şunları söylüyor; “Umut, soğuktan kaçarak Crood’ların uyuma yığınına giriyor ve sürünün sıcaklığını hissediyor. Her cevabın düşünerek gelmediğini keşfettiği çok tatlı bir an. Bazen en iyi cevaplar kalpten gelir. Crood’lar bir araya gelerek, Umut ne kadar soğuk davranmış olsa da ona samimiyeti gösteriyorlar. Çünkü Ugga “Sürü, ne olursa olsun bir arada kalır” diyor.”

Filmin başarısını sağlayacak olan bütün karakterlerin derinliği ve karmaşıklığı. Margie Cohn şöyle diyor; “Joel hepsi zengin ve arıtılmış olan bütün karakterlerin neşesini ve duygularını alıyor. Kötüler bile üç boyutlu. Onları neyin motive ettiğini görüyoruz. Umut, kötü olsa da ailesini güvende tutmak istiyor. Kişisel dünyasını daha büyük olan kaotik ve vahşi dünyadan korumak istiyor.”



Rüzgar Üstünsoy : Peter Dinklage


Rüzgar Üstünsoy yüksek zekaya ve daha da yüksek bir topuza sahip ve modern ailenin babası. Üstünsoylar çok sayıdaki yenilikleri sayesinde dev bir duvarın ardında konforlu bir hayat sürüyorlar. Rüzgar kendisini evrimin bir sonraki basamağı olarak görüyor ve Grug gibi mağara adamlarının geçmişteki kalıntılar olduğuna inanıyor.

Yine de gizliden gizliye yakın bir arkadaşı olmasını istiyor ki kendi ininde birlikte takılabilsinler. Filmin en komik sahnelerinden bazıları ev geçindirmek konusunda güvenilmez olan Grug ile bu konuda çok iyi olan Rüzgar arasında geçiyor.

Crawford şunları söylüyor; “Rüzgar’la ilgili her şey övünmesi için bir fırsat. Ama hepsi çok kibar bir şekilde yapılıyor.”

Yapımcılar için Rüzgar ve Umut karakterlerinin amacı izleyicileri “Böyle insanları bilirim.” dedirtmek olmuş. Bağ kurulabilir ve inandırıcı olmaları önemliymiş. Crawford şunları söylüyor; “Bir karakter hakkında böyle birini tanıyorum dedirtecek kadar çalışıldığını düşünmek büyük bir başarı. Rüzgar’ın karakteri büyük oranda üç yerden geliyor. Senaryoda hep ben her şeyi bilirim havasındaydı ama asıl hayata Peter Dinklage ile geçti.”

İlkesi “mahremiyet bireyselliği destekler” olan Rüzgar’ın yaratımı, senaryo yazarı ikili Paul Fisher ile Bob Logan’la başlayan birkaç oyuncunun karışımı. Filmin ilk yazarları olan Dan Hageman ve Kevin Hageman’ın Guillermo del Toro ile başka bir proje yapma fırsatı olmuş. Crawford şöyle anlatıyor; “Bu yüzden sonradan yazar olan resimli taslak sanatçıları Bob ve Paul’ü getirdik. Paul’ün üslubu Rüzgar’ın üslubuna çok benziyor. Rüzgar için bizi çok güldüren, ahkam kesen konuşmalar yazdılar.”

Rüzgar, ailesi iççin elinden geleni yapan, gururlu bir baba. Ama yaptığı yöntem yanlışları göremiyor. Karakter Altın Küre ödüllü ve dört Emmy ödüllü Dinklage’ın onu seslendirmeyi kabul etmesiyle hayata geçmiş. Crawford şunları söylüyor; “Peter’a verdiğimizde hemen bağ kurdu. Peter karakteri bizimle birlikte geliştirdi. Rüzgar’ın saçmalıklarını gerçekçi kılacak yollar bulma konusunda çok iyiydi. Olayın kankalık durumuna eğiliyor. Rüzgar, Peter’ın ellerinde sadece bilge biri değil aynı zamanda gösterişçi biri.”

Rüzgar, aynı zamanda baş animatör Rani Naamanı’den de (Ejderhanı Nasıl Eğitirsin: Gizli Dünya ve Patron Bebek filmlerinin süpervizör animatörü) etkilenmiş. Crawford şunları söylüyor; “Her karakteri izleyerek yontan animatörler vardır. Rani öyle bir animatördü. İfadeleri de Rüzgar’ınki gibiydi. Muammalı Rüzgar Üstünsoy’u yaratan 

Peter, Paul ve Rani arasında garip bir sinerji vardı.”

Oyuncu arkadaşları için favori Rüzgar anını seçmek zor olsa da (Charlton Heston’a kanal olmak, Yumruk Maymunlarla karşılaştığında attığı uzun çığlıklar veya Guy’a “Taze, acı fasulye suyu?” teklif ederken yaptığı yapmacık diyalog gibi) sonunda seçim yapmaya gerek kalmamış. Lesslie Mann “Peter Dinklage’ın bu filmde yaptığı her şey beni çok güldürdü.” diyor.



Şafak Üstünsoy : Kelly Marie Tran


Şafak, Üstünsoyların tek kızı. Katı, aşırı korumacı ebeveynlerinin kanatları altında olan Şafak’ın daha önce hiç koruyucu duvarlarının güvenliğinin ötesine geçmesine izin verilmemiş. İlk kez başka bir genç kızla, Eep’le tanıştığında Şafak Eep’in yara izlerini merak ediyor. Eep’le olan arkadaşlıkları sayesinde Şafak inzivasının dışındaki maceraya kucak açıyor ve kendi olabilmek için sesini ve cesaretini buluyor.

Eep’in özgür ruhu Şafak’ın gösterişli kafesinin kapılarını açıyor. Çünkü Şafak neredeyse tüm hayatı boyunca bir duvarın arkasına kapatılmış. Doyurulmamış bir heyecan açlığı ve merakı var. Crawford şunları söylüyor; “Sadece başka bir kız olduğu için değil heyecan duymuyor. Bu kız gerçekten çok havalı. Şafak için birçok oyuncuyla deneme yaptık. Kelly Marie Tran daha önce hiç animasyon filmi yapmamış ve bu filme Şafak’ın Eep’e ve dünyaya karşı duyduğu heyecan duygusunu getirdi. Kayıtlardan sonra Kelly ne kadar zor bir süreç olursa olsun hep gelip animasyonu görmek isterdi. Kelly’nin motivasyonu yüzde yüz.”

Bu coşku, karakter ve film için de kusursuzdu. Crawford şunları söylüyor; “Şafak çok parlak bir karakter. Kelly, bu rol için mükemmel. Karakteri ilk okumada başardı. Onu seviyorsunuz ve başarılı olmasını istiyorsunuz. Şafak’ın bazı şeyleri ilk kez deneyimlediğini hissediyorsunuz ama aynı zamanda şefkatli, istekli ve empati kurabilen biri. Aynı şekilde Şafak ve Eep arasındaki elektrik de olağanüstü.”  

Oyuncu arkadaşları gibi Tran da doğaçlamada çok iyiymiş. Crawford şunları söylüyor; “Ne kadar kayıt gerekirse gereksin hep yapıyordu ve her şeyi deniyordu. Ayrıca tek çocuk olarak büyümüş bu kız için üzüldüğünüzde Şafak’ın savunmasız bir yanını da sergileyebiliyordu. Kelly’nin kayda hazır olduğunu bildiğimizde hep mutlu oluyorduk. İlk animasyon filmi olduğumuz için heyecanlıyız.”

Tran, unutulmaz bir kayıt sırasında ebeveynlerini de stüdyoya getiriş. Crawford şöyle anlatıyor; “Kelly’nin annesi bizi çok güldürdü. Ebeveynleri onun en büyük hayranları. Annesi kayıt stüdyosunda fotoğrafını çekmek istedi. Onu desteklediklerini görmek çok şirindi. Kelly aynı aile bağını karaktere de taşıyor.”

Tran, Crood’lar; Yeni Bir Çağ filminden önce televizyon için seslendirme yapmış olsa da animasyon filminin bambaşka bir deneyim olduğunu görmüş ve süreç boyunca karakterine duygusal olarak da bağlanmış. Şunları söylüyor; “Şafak, benim için özel. Bu karakter ilk kez sihirli dünyaya giriyor. Ben ce animasyon süreci hakkında böyle hissediyorum. Her şeyle ilgilenmek fikrinin çok güzel bir yanı var. Şafak olağanüstü bir enerjiye ve heyecanından utanmama yeteneğine sahip. Bir şeyleri ilk kez görüyormuş gibi bakmayı çok güzel hatırlatıyor. Dünyayı son iki yıldır Şafak’ın gözlerinden görmek muhteşemdi. Bu deneyim bitmesin istedim.”

Tran, özellikle Eep ve Şafak’ın derin, kişisel hayat dersleriyle birbirlerine güç vermelerinden etkilenmiş. “Bu filmde gördüğümüz gibi birbirini özgür bırakan geleneksel kız arkadaşlıkları olduğunu sanmıyorum. Bunun bir parçası olmak çok güzel. Eep’in Şafak’ı dünyaya çıkarmasını ve korku içinde yaşamamayı öğretmesini çok sevdim. Bu daha önce evinden hiç ayrılmamış ve her şeye karşı temkinli olmasını öğretmiş ebeveynler tarafından yetiştirilmiş biri için çok zor. Eep’in kendisine yerleşkenin ötesindeki dünyayı göstermesi ve Şafak’ın da kendi yara izlerinin oluşması için maceralara çıkması çok güzel.”

Oyuncu aynı şekilde karakterin Eep’in büyümesine olan katkısıyla da ilgilenmiş. “Şafak korktukları büyük canavarın sadece çocuğu için endişelenen bir anne örümcek olduğunu fark ediyor. Bu, çok güzel bir an çünkü Eep ve ailesi her zaman kendilerini savunmak zorunda oldukları bir yerden geliyor. Savaşmaya hazırlar. Şafak, canavarın duygularını ve acısını görebiliyor ve bu mesajın bir parçası olmak çok hoş.”



Küçük ama Güçlü : Yardımcı Karakterler


Sandy Crood : Kailey Crawford


Sandy, kısmen çocuk, kısmen yırtıcı bir hayvan olan Crood’lar sürüsünün yavrusu. Ama sakın sevimli gülümsemesinin sizi kandırmasına izin vermeyin. Bu çocuğun ısırığı havlamasından daha kötü. Sandy’nin hibrit seslendirmelerini ilk filmdeki vahşi, gırtlak seslerini yapan efsanevi Randy Thom yapmış. Sonunda konuştuğunda ise Kailey Crawford seslendiriyor.


Ölüm Kedisi Bodur


Biraz orman kedisi, biraz papağan olan Ölüm Kedisi Bodur, bir zamanlar ilk film boyunca Crood’ları gizlice takip eden asabi bir uç yırtıcı. Yakın zamanda ailenin sevimli, koruyucu dostu olmak üzere evcilleştirilmiş olan Bodur, tehlikeli yolculukları boyunca ailenin güvenilir (ve gözlerini deviren) karavanları oluyor. Özellikle Eep’i seviyor ve Eep’i ve Şafak Üstünsoy’u Üstünsoyların yerleşkesinden ağaçlardan sıçrayarak kaçtıklarında yolculuğa çıkarıyor. Renkli, çizgili Bodur’un üstüne atladıkları anda Şafak, Eep’e “Senin aracın mı? diye soruyor. Eep ise “Hayır, babamın aracı. Bu bebek mırlayabiliyor…” diyor.


Saran : Chris Sanders


Ailesi katran çukurlarının derinlerine düştükçe Guy’ın annesi ve babası ona ışığı takip etmesini söylemiş ve “Sakın durma. Sakın saklanma, yarını bulacaksın!” diye bağırmışlar. Kısa süre sonra dev bir çilek kabuğuna sıkışmış olan Saran’la karşılaşır. Sadece işe yarar bir aksesuar olmayan Saran, üç ayak parmaklı tembel bir hayvan ve Guy’ın yardımcısı ve daimi refakatçisi. Tabii ki bu durum Saran’ın Şafak Üstünsoy’un dişi tembel hayvanı Canan’ın cazibesiyle dikkatinin dağılmasına kadar geçerliymiş.


Candan 


Hem evcil bir tembel hayvan, hem de güvenilir bir refakatçi olan Candan, Şafak’a annesi tarafından Şafak’ı koruması için verilmiş. Yeni tembel hayvan, Guy’ın sevgili Saran’ıyla karşılaştığında Candan’ın dikkati anlaşılır bir şekilde dağılmış. Saran’la tanışması konusundaki tepkisi mi? “Oley!”



YARATIKLAR 


Bu bölümde yeni katılanlar sadece Üstünsoylar değil, hayvanların sayısı da artmış. İlk filmde Crood’ların karşılaştığı tüm hayvanlar bir ya da iki amaca hizmet ediyordu. Ya yemek olarak yeniliyorlardı ya da sürüye tehdit oluşturuyorlardı. Yapımcılar bu filmde yaratıklarla ilgili bir şeyin yapılabileceğini düşündüler. O da bu kuralları biraz gevşetmek. Üstünsoy çiftliğinde hayvanlar daha şirin, daha sersem ve daha komikler.

Crood’lar ve Üstünsoylar, animatörlere birliği benzersiz şekillerde ele alma ilhamı vermiş. Yeni Bir Çağ filmi dünyanın ilk dönemlerindeki “Crood” çağında geçtiği için peyzaj garip ve ekip hibrit yaratıklar konusunda çılgınca yaklaşmış. Hiçbir fikir saçma değilmiş.


Yumruk Maymunlar


Grug ve Rüzgar’ın sade köpekbalığı sütü ve topuz dışında ortak noktalarından biri de büyük muz sevgileri. Ne yazık ki muzu Yumruk Maymunlar da seviyor. Grug, Rüzgar’a sahte bir güvenlik algısıyla sakinleştirdiği anda Üstünsoy/Crood yerleşkesinde kazara ilk filmde kısa bir süre görülen tarih öncesi primatlar olan Yumruk Maymunların öfkesine maruz kalırlar. 

Neyse ki Guy, Yumruk Maymun dilini iyi konuşuyor. Maalesef bu dil, çok fazla yumruk içeren çok kavgacı bir dildir. Sahneler Guy için acı verici ama Ryan Reynolds için keyifli olmuş. “Yumruk Maymun sahnelerinin kaydına bayıldım.”

Yumruk Maymunların tam bir Crood tarzıyla kendi geçmiş hikayeleri bile vardır. Margie Cohn şunları söylüyor; “Filmdeki favori küçük anlarımdan biri de geriye dönüşlerle anlatılan Yumruk Maymunların geçmişidir. Sanatları, ticaretleri ve siyasetleri hep muz ekonomisi üzerine kurulmuştur. Bu muz takıntısı film boyunca devam eden bir espridir ve gerçekten başarılıdır.”

Grug ayrıca oldukça tehlikeli bir anda Yumruk Maymunların birçok alt türü olduğunu da görür. Bunlar arasında Tekme Maymunlar, Kafa Atan Maymunlar, Kural Dışı Maymunlar, Isıran Maymunlar, Sıkı Karın Maymunlar, Omuz Atan Yumruklar, Çarpan Kuyruklar, Kaçık Boğazkesenler, Tuhaf Çapkınlar, Köpekdişi yırtıcılar, Ağızdan Soluyanlar, Beyin Sıkıcılar ve Tuhaf Gözlü Ahbap ile ayrıca doğru tırpanıyla Yumruk Maymunlar’ın kayıp kabilesinin hikayesini dokuyan Kadim Bilge Kişi de yer alıyor.


Papağantaraklardan Morsgergedanlara : Hayvan Hibritler


Crood’ların dünyası yeterince tuhaf değilmiş gibi kahramanlarımızı kucaklayan ya da sakatlayan ev faunası ve vahşi doğa faunası da peyzajın kendisi kadar çok çeşitlidir. Artık Rüzgar ve Umut Üstünsoy kendi çiftliklerinde nirvanaya ulaştıkları için etrafta ve çiftlik evinin hemen dışında çok çeşitli yaratıklar görüyoruz.

Aralarında kangadillolar, tavuk foklar, erken uyarı sistemi olarak kaçık bir keçi gibi öten horoz foklar, mamutlar, domuzgatörler, morsgergedanlar, gurlayan arılar, kara köpek balıkları, sosis balıklar, eşekarısırinolar, pelikan balinalar ile kurt örümcekler ve en sevimlileri olan ölümcül kurt örümcek yavruları yer alır.



ANA DEPARTMANLAR

 

Hikaye, Senaryo ve Resimli Taslaklar : Kurgu Ekibi


Baş editör Jim Ryan’ın (Patron bebek) yönetimindeki kurgu departmanı yapımcı Mark Swift’e göre yapım boyunca vazgeçilmez olmuş. “İlk günden itibaren editörümüz hikaye, senaryo ve resimli taslaklar üstünde bizimle çalıştı. Jim, tasarım sürecinde çok önemliydi. Onunla daha önce de çalıştım ve ekibe katkısının büyük olacağını düşündüm.”

Baş editör olarak Ryan, işe ilk başlayan ve en son bitiren departmanlardan birinin ekibini yönetiyor. Animasyona özgü bir şekilde resimlik taslaktaki her hikayeyi kesiyorlar ve ekip sonraki aşamalara ve son olarak animasyona geçerken sürekli olarak revize ediyorlar. Ayrıca geçici müziği ve ses efektlerini yaparak besteci ve ses tasarımcılar için erken bir taslak oluşturuyorlar.

Editör, özellikle açılışla gurur duyduğunu söylüyor. “Filmimiz başından itibaren komik ve harika bir yolculuk. Ama biz daha fazla duygusal derinlik eklemek istedik. Üstünsoyları Guy’ın geçmişinden bir aile olarak zaten biliyorduk. Bu yüzden acaba Guy’ın çocukluğunda yaşadıklarını ele alabilir miyiz diye düşündük.” Editör çok acı verici bir olayı ele alarak şanslarını denediklerini söylüyor. Ama bu Guy’ın yolculuğuna derinlik katıyor. “Ayrıca bizi “Aileyi oluşturan şey nedir? Diye sormaya sevk etti. Sonunda filmin başındaki yalnız çocuğun sadece bir değil iki aile tarafından kucaklandığını görmek gerçekten tatmin ediciydi.”

Hikaye sorumlusu JANUEL MERCADO (Troller Tatilde) Crawford’ı uzun yıllardır tanıyor ve birlikte çalışmışlar. Bu da hikaye fikirleri üzerinde çalışırken aralarında güzel bir iletişim olmasını sağlamış. Swift şunları söylüyor; “Aynı mizah anlayışına sahipler. Januel ve Joel sürekli birbirlerine çizimler gönderir. Joel hikaye sanatçısıydı ve hala da hikayede çok payı olur. Joel gecenin bir yarısı taslak üzerinde çalışır. Yani Januel’le birlikte karşılıklı bir paylaşım döngüleri vardır.”

Hikaye departmanı, filmin görsel medyaya taşındığı ilk aşama olduğu için hikaye sanatçıları senaryoyu resimli taslak haline getirirler ya da daha ortada senaryo yokken sıfırdan hikayeyi yazıp çizerler. Birçok sanatçı senaryoyu yoruma açık olarak görür. Crawford ile Swift de bu özgürlüğü yüreklendirmiş. İrdelemenin büyük bölümü resimli taslakta yapıldığı için öğeleri daha ileri aşamalarda değiştirmek çok zordur.

Mercardo, ekibin çok memnun kaldığı devam filmindeki çalışması hakkında şunları söylüyor; 300. Sahne olan ‘Sürüde uyuma teklifi’ sahnesindeki çalışmalarımızla gurur duyuyorum. İlk geliştirdiğimiz ve yapıma aldığımız sahnelerden biriydi. Hem çok duygusal hem de abartılı mizah anlayışımızın temelini attık.”

Bu sahne Crood ailesinin uyku grubundaki her şeyi belirlemiş. Üç ana karakter olan Guy, Eep ve Grug’ın kişisel yolculuklarının zeminin hazırlamış. Mercado şöyle anlatıyor; Guy, Eep’e kendi yuvalarını kurmayı teklif ediyor. Eep de sevinerek kabul ediyor. Ama Kulak kabartan Grug, değerli, ilk göz ağrısı kızının ayrılma niyetiyle şoke oluyor.”

Ekibi, üçüncü sahnedeki atmosfer olan ve her şeyi birbirine bağlayarak duygusal ve tatmin edici bir sonuca ulaştıran büyük aksiyon sahnesine çok odaklanmış. “Filmin en zor ve en önemli bölümlerinden biriydi ve herhalde en az zaman ayırabildiğimiz bölümdü çünkü yapımın son ayağındaydık.”

Hikaye ekibi birçok versiyon hazırlamış. Her birinin teslim tarihi bir öncekinden daha da kısa olmuş. Hep birlikte aynı fikirde olmuşlar ve ortak amaç olan Guy ve Eep’in ilişkilerine odaklanmaktan hiç uzaklaşmamışlar. Mercado şunları söylüyor; “Büyük ve küçük fikirler geliştikçe, yetenekli sanatçılardan ve yapımcılardan oluşan muhteşem ekibimiz her seferinde büyük destek verdi ve her sahne doğru hali alana dek çok çalıştılar. Yaptığımız değişiklikler ve başardığımız işler karşısında hala hayretler içindeyim.”



Görsel Bakış ve Tarz : Yapım Tasarımı


Filmin görsel bakışından ve tarzından sorumlu olan yapım tasarımcı Nate Wragg, Swift’le Kaptan Düşükdon’da ekibin baş karakter tasarımcısı olarak, Crood’lar’da ise görsel geliştirme ekibinde birlikte çalışmış. Bir sahneye girdiğinizde birçok parça hazırlanmış oluyor. Elimizde boş bir sayfa olmasa bile Nate çok farklı bir yapım tasarımcıdır. O ekibin başında. Nate, ister karakter tasarımı ister sanat yönetimi olsun ana sestir. Her adımda karakterlerin görünümüne rehberlik etti. Görsel efektler süpervizörümüz Betsy Nofsinger (Kung Fu Panda) da bu filmin her departmandaki görünümlerinden ve nihai görünümden sorumluydu.”

Wragg ve Nofsinger ekibin istediklerinden gerçekte başarabileceklerine kadar mümkün olan ve yapılabilecek her şeyden sorumluydular. Swift şunları söylüyor; “Bu ilme başlar başlamaz onu motive etmek için bir numara yaptım. Bu ekipteki birçok kişiyle aynı özelliği taşıyor. Egosu çok büyük değil ama son derece yetenekli biri. Çok iyi bir ekip oyuncusu ve verimlilik için uyum sağlayabilme konusunda yapımla çok iyi çalışıyor.”

Wragg ilk filmde gördüklerinden büyük oranda hoşnut olsa da bütün ana karakterlerde önemli tasarım ekibine değişiklikler yapılması için tasarım ekibini yönlendirmiş. Bu filmde komediye ağırlık verdiğimiz için Nate karakterlerin her açıda çekici görünmesini istedi. Özellikle de geliştirdikleri donanımlar ve modellerde. Daha çekici olmaları için karakterleri yeniden tasarladılar, geliştirdiler ve modelledir.”

Crood’lar bu bölümde bambaşka bir dünyada oldukları için yapım ekibinin mekanları da sıfırdan tasarlaması gerekmiş. “Nate’le çalışmaya başladığımızda ona çılgınca yaklaşmasını ve bu filmde olmasını istediğimiz farklı dünyalar ve ilginç öğeler geliştirmesini söyledik. Ona ‘sen bizim için ilginç olan şeyleri tasarlarken biz de bir kısmının üzerinde çalışmaya ağırlık vereceğiz.’ dedik.”

Karakter ve mekanların kesişimi, Yumruk Maymunlar ekrana her geldiğinde daha da vurgulanmış. Tasarımcı için karakterler ve filmdeki yerleri yapım geliştikçe daha da heyecan verici olmuş. Wragg şunları söylüyor; “Başta izleyicinin Yumruk Maymunları tekrarlayıcı bulacağından şüpheliydim. Ama hikaye geliştikçe Yumruk Maymunları daha çekici bir şekilde yeniden tasarlama fırsatını bulduk ve hatta türü farklı boyutlara ve şekillere oyuncu bir şekilde taşıyan çılgın ve uzaktan kuzenlerini de ekledik. “Ürkütücü Gözlü” Yumruk Maymun’a bakın ve bu karakterlerin geliştirilerek ne kadar çılgın ve komik olduklarını görün.”



Renk, Işık ve Doku : Sanat Yönetimi


Sanat Yönetmeni Peter Zaslav (Çizmeli Kedi) sadece muhteşem renk algısıyla bilinmiyor aynı zamanda Swift’e göre muhteşem de bir ressam. Şimşek Kızlarla olan sahne de dehasının bir örneği. “Peter Iron Maiden ve Slayer gibi heavy metal albüm kapaklarından ilham aldı. Büyük, kalın harflerle yazıları Frank Frazetta’nın Barbar Conan tarzı çizimleri var. Peter o fikri alıp erkekleri kurtarmaya gelen kadınları öyle resmetti.”

Yapımcı, bu sanatın filmin en sevdiği anlarından biri olduğunu söylüyor. “Kiss, Iron Maiden ya da AC/DC’den bir albüm kapağına benziyorlar. Süper eğlenceli ve dâhiler. Buna çok ağırlık verdik. Muhteşem ressam bizi hiç düşünmeden gittiğimiz bir yol için ilham verdi. Hikayenin gidişatına yardım ettiler. Her zaman tepkisel değiller. Bize çok ilham verdiler ve bu da hikayenin yaratılmasına yardımcı oldu.” 

Sanat Yönetmeni Zaslav’ın görevi, büyük oranda ortamlara, renklere, ışığa ve dokulara odaklanarak sanat departmanı, yapım tasarımcı ve görsel efektler departmanıyla birlikte çalışmak olmuş. Zaslav şunları söylüyor; “Yapımın başında buna filmin önemli anlarının çeşitli görsel gelişim resimlerini yapmak dahildi. Daha sonra bu çalışma ışıklandırma içi ana renkleri oluşturmaya dönüştü. Ardından Işık ve Mat Boyama ekipleriyle birlikte çalışarak bu ana renklerin beyaz perdede görünecek şekilde aktarılmasına yardım ettim.” 

Kangadillo kovalamaca sahnesinin açılışı ve ardından gelen “Aşk montajı” için ekip, izleyiciyi yakalayıp şaşırtmaları gerektiğini biliyormuş. Önce izleyicilere tanıdık karakterleri ve dünyalarını yeniden tanıtıp daha sonra filmin geri kalanındaki atmosferi belirleyecek olan heyecanlı görsellerle akıllarını başlarından almak istemişler. Zaslav şunları söylüyor; “Sahnenin duygusal eğrisini görsel olarak vurgulamak için detayı bir ışıklandırma metni hazırladım. Ana renkler, ışıklandırma diyagramları ve görsel referans görüntüleri yer alıyordu. Işık ve renk tasarımı dikkatli bir şekilde koreografisi yapıldı. Soğuk lav kanyonlarının tehlikesini vurgulamak için dramatik yüksek kontrastlı görüntülerle başlandı ve daha sonra Eep ve Guy’ın mutlu zihin halini temsil eden renkli ve stilize bir müzik klibine geçildi. Sonuç, gurur duyduğum görsel ve duygusal, eğlenceli bir yolculuk oldu.” 

Zaslav, aileler ve biraz daha erken versiyonlarda geliştirilen Goril Canavar arasındaki hesaplaşma sahnesinden de çok memnun kalmış. “Saat departmanı yapım sürecinde canavarın son hali için düzinelerde hayali tasarım sundu. Birçoğu nihai yaratığa hiç benzemiyordu. Setin tasarımı da gelişen aksiyona uygun olarak ayarlandı. Sonunda gizemli ve tehlikeli bir mekanda geçen, şaşırtıcı bir şekilde etkileyici ve gerçekten ürkütücü bir tehdit oluşturduk. Bu tam da izleyicinin o anın riskini hissedebilmesi için ihtiyacımız olan şeydi.”



FİLMİN MÜZİĞİ


Uzay Çağı- Bekar-Pad Müziği : Mark Mothersbaugh Beste Yapar


Söz konusu Crood’ların bestecisi Alan Silvestri’nin benzersiz müziğinin devam filminde tamamlamak olduğunda yapımcılar bu görevi yapabilecek tek bir müzisyen olduğunu biliyormuş; Thor Ragnarok, Lego Filmi ve Tenenbaum Ailesi filmlerinin ardındaki müzikleriyle Mark Mothersbaugh. Ama besteci olarak ilk işlerinden biri olan ve Mothersbaugh’un bu yapıma da taşıdığı ebedi animasyon için beste yapma sevgisinin ateşini tutuşturan ikonik Cumartesi sabahı programı Pee-wee’s Playhouse olmuş. 

Mothersbaugh, animasyon için beste yapmanın “müzikaller dışında en karmaşık beste projesi” olduğunu düşünüyor.

”Gerçek olmayan karakterleri hayata getirmeniz gerekiyor. Canlı aksiyon filminde çimenlik alana ya da ağaçlara baktığınızda gözünüzle göremediğiniz ama var olduğunu bildiğiniz milyonlarca şey olur. Animasyonda teknoloji ne kadar ilerlemiş olsa da bunu telafi etmek için fantastik renklere ve şekillere yönelirsiniz. Müzik, bu işin büyük bölümünü üstlenir ve bence orkestralar da animasyon için çok gereklidir.”

Mothersbaugh şöyle devam ediyor, “Her sahnede enstrüman çalan 80-100 kişi vardır. Siz duymasanız bile karakterlerin nefesi, kalp atışları gibi üstü kapalı olan her şey, yayın ya da borunun sesi gibi o anda vardır ve animasyonun hayata taşınmasına yardım eder. Bu yüzden bu tür için müzik yapmayı seviyorum. Nihai ürünün çok önemli bir parçası olursunuz.”

İlk filmin büyük bir hayranı olan besteci bu yapıma katılmak konusunda çok hevesliymiş. “Crood’ları hep çok severdim. Devam filmini yapma fikri çok güzeldi. Bu, çok tuhaf bir yıl olmasına rağmen keyifli bir süreç ve proje oldu. Joel ve Mark’a beni seçtikleri için minnettarım.” 

Besteci için Silvestri’nin şarkılarını tekrarlamadan onurlandırmak önemliymiş. “Alan en iyilerden biridir. İşlerinden ilham aldım. Müziğinin güzel yanı, Crood’ları izlemeden sadece müziği dinlediğinizde “İşte mağara adamı” diyeceğiniz çok az öğe taşıyor. Bu filme daha çok mağara adamı davulları gibi unsurlar koymaya karar verdik. Ayrıca şarkıların yarısı daha önce görmediğimiz karakterlere ait.”

Mothersbaugh, yapımcılarla paylaşacağı müzik tarzı için fikir düşünürken aklında uzun zamandır olan bir fikri hatırlamış. “Teknoloji konusunda Crood’lardan bir adım önde olan Üstünsoyların mekanına baktığımda uzun zamandır “uzay çağı bekarı-pad müziği” yapmak istediğimi hatırladım. Bunun bir fırsat olabileceğini biliyordum. Biraz Esquivel çaldım. Mark ve Joel çok sevdiler. Sonra o tarzı nasıl kaydedeceğimiz ve hala mağara adamı/ağaçta yaşayan durumunda kalacağımızı çözmek gerekti.” 

Crood’lar 2: Yeni Bir Çağ filmi Motherbaugh’un yönetmen Crawford ve yapımcı Swift ile ilk çalışması değilmiş. Ama DreamWorks Animation için ilk besteci olmuş. Müzisyen çalışmasını filmdeki şarkılarla uyumlamak ve şarkıları beyaz perdeye taşımak için Universal Pictures’ın küresel müzik ve yayıncılık başkanı Mike Knobloch ile birlikte çalışmış. 

Çalışma arkadaşları da bestecinin dünyanın ilk ailesinin başka bir yüzyıla geçişini ele alışından çok etkilenmiş. Mothersbaugh bu amaçla görsellerin eşleşmesi için 1950’lerin kokteyl parti/ Esquivel tarzı/enstrümantal seslerinden referans almış. Knobloch, bestecinin hikaye anlatımı, komedi, tuhaf özellikleri odaklanan filmlerde çok başarılı olduğunu söylüyor. “Mark, komik konularda ciddi sohbetler yapma konusunda harika.”

Mothersbaugh, bir filimin yapımında absürd görünen ama başka bir düzeyde mantıklı gelen bazı şeyleri konuşmak gerektiğini anladığını ifade ediyor. “Ya seversin ya da seni deli eder. Deli ederse yanlış işetesin demektir. Yap bozun söylemesi en zor parçasını ekliyorsun.” 

Sanatçı için müzik kurgu ya da animasyon gibi birinin gökyüzünün rengini ya da ısısını değiştirmeni isteyeceği bir şey değil. “Kurguda belli sayıda film karesi vardır. Müziğin eğlenceli bir yanı da yaratıcıların müziğin filmde nasıl yer alması gerektiğini ve nasıl tanımladıklarını öğrenmektir. Kimse ölçülerden, notalardan, diyezlerden, bemollerden ve özel enstrümanlardan söz etmez. ‘Bunun dramatik olması gerek. Bunun üzgün olması gerek’ derler. Renkler isterler ve bazen kayıp olabilir. Ama en iyi olan yanı da budur. Çünkü bana seçtikleri sözcüklerle film hakkında neler düşündükleri hakkında ipuçları verirler.”

Karakterin ve ortamın tutarlılığını koruyarak ve arka plan öğesi olarak hikayenin de ilerlemesini sağlayarak müzikle görselleri birleştirme görevi Mothersbaugh’ya aitmiş. Besteci ana müzikler hakkında şunları söylüyor; “Yazarken, şarkıların içine işlenebilecek müzikler yapmaktan çok keyif alırım. Bu gerekirse filmin son şarkısının ne kadarını filmin başında açığa çıkaracağına karar vermek olabilir ya da farklı karakter şarkıları yazmak olabilir. Burada ben ikisinden de biraz yaptım. Biraz ana şarkı, biraz da ana karakterlerin şarkıları. Sonra Mark ve Joel’a fikirlerimi sundum ve hangilerine sıcak baktıklarını gördüm. Crood’ların şarkısına karar vermeden önce birkaç taslak hazırladım. İstediğim bir şeyi düşünebilecek kadar disleksim var ve eğer biri daha önce var olan bir şey için bir öneri sunarsa, aynı şekilde yapmaya çalışsam da sonuç, yine de biraz farklı ve yepyeni bir şey olur!”

Mothersbaugh, küresel pandemi sırasında beste yapmanın zorluklarına rağmen fırsatları kullanmış. “Bu yıl dünyanın büyük çoğunluğunun doğasına bağlı olarak çalışma tarzı biraz sıra dışıydı. Yine de karantinada da çalışabiliyorsunuz. İlerlemeye devam ediyoruz ve bu dönem bize arıtmak ve birbirimizle daha fazla çalışmak için daha fazla zaman verdi. Genelde besteci ilk kurgu aşamasında gelir ve çok hızlı çalışır. Bu kez şarkılar üzerinde düşündük ve normalden daha uzun süre çalıştık”

Doğal olarak bunun anlamı kayıt sürecinin uzaktan olacağı anlamına gelir. “Neyse ki her yıl Londra’da birkaç film müziği yaptığım için Abbey Road’u iyi bilirim. Genelde koro şefim olan Tim Daives [Troller Tatilde] ile birlikte ekibimizin bir bölümünü oraya yerleştirdik ve böylece kayıtlara gelebildiler. Başından itibaren sokağa hiç çıkmadan filmle bağ kurdular. Los Angeles’ta oturmak biraz tuhaftı ama ödevimizi yaptık ve halletmemiz gereken sadece birkaç teknik sorun çıktı. Mikrofonlar doğru yerleştirildiğinde başladık ve sonuç sorunsuz çıktı.”



Beste Şarkılarla Buluşuyor : HAIM ve Tenacious D Aileye Katılıyor


Yapımcıların kendilerine ait bir kısım tarihi koruma arzusunu gerçekleştirmek üzere şarkı seçimlerinde çok fazla 70’ler ve 80’ler havası yer alıyor. Guy ve Eep için bir aile temasından Şimşek Kızlar’ın zümrüdü anka yükselişine ve Rüzgar ile Grug’ın kankalığındaki Spandau Ballet’in “True”suna kadar çok fazla nostalji yer alıyor.

Dahası Mothersbaugh ve Knobloch, albümde birkaç şarkının yapımında ve/veya yeniden düzenlenmesinde yardımcı olmaları için Tenacious D (JACK BLACK ve KYLE GASS) ile L.A. merkezli rock üçlüsü HAIM’i (kız kardeşler DANIELLE, ESTE ve ALANA HAIM) de ekibe getirmiş.

Şimşek Kızların en az karakterler kadar belalı bir marşları olmasını isteyen HAIM ve uzun soluklu yapımcıları ARIEL RECHTSHAID “Feel the Thunder”ı yazmış.  Knobloch, yapıma nasıl geldiklerini anlatıyor; “Doğal bir şekilde dahil oldular. Yapımcıların Şimşek Kızlar günü kurtarmak için geldikleri an için bir marşa ihtiyaçları vardı. Cevabımız hemen geldi; “Ne muhteşem olurdu, biliyor musunuz? Gerçek hayattaki Şimşek Kızlar olan Danielle, Este ve Alana Haim ile Ariel’i getirerek orijinal bir şarkı yaptırmak olur.”

Kız kardeşler, DreamWorks Animation’ın yapıma katmak istediği güçlendirmenin bir parçası olacakları için heyecan duymuşlar. HAIM şöyle anlatıyor; “Görevdeki bir grup kadından daha heyecan verici bir şey olamaz. Bu da Crood’lar 2: Yeni Bir Çağ’daki Şimşek Kızların küçük bir bölümü olma fırsatına atlamamızın asıl sebebidir. Şarkının yazımı ve kaydı çok keyifliydi. Şimşek Kızları beyaz perdede aksiyon halinde görmek için sabırsızlanıyoruz.”

Mothersbaugh, HAIM’in ekibe gelmesiyle kendisinin gençliğindeki sanatçı halini hatırladığını söylüyor. “Bu genç hanımların şu andaki gidişatta önemli bir yer almalarının çok hoş olduğunu düşündüm. Onlara baktım ve bizim şu anda onların olduğu yerde olduğumuz zamanlarda DEVO’nun ne kadar güzel aman geçirdiğini düşündüm. Çok yetenekli hanımlar ve onlarla çalışmak çok keyifli.”

Tenacious D, Mothersbaugh ile Eep ve Guy’ın istikrarlı aşkını anlatan Partridge Family’nin “I Think I Love You” şarkısının farklı bir coverını yapmak ve künyedeki ilk şarkıyı yeninden yorumlamak üzere iş birliği yapmış. Mothersbaugh şunları söylüyor; “Jack’i uzun zamandır tanırım. İyi bir enerjisi vardır. Karantinadan hemen önce Tenacious D iş birliği için geldi. Tony Hawk ve oğlu da katıldı. DEVO’nun davulcusu vardı. Şarkılarımızdan biri olan “Freedom of Choice”u çaldık. Jack’ten benim için birkaç şarkı söylemesini istediğimde hemen kabul etti. “I Think I Love You”nun muhteşem bir versiyonunu söyledi.”

Müzisyen bir aile üyesinden önemli bir tepki aldığında filmin müziğinin doğru olduğunu anlamış. “Filmde özellikle çocuklar arasındaki duygusal sahneleri çok beğendim. Bazı duygusal sahnelerde ağlayan bir kızım var ve o anda doğru olduğunu anlıyorum.”

Knobloch filimin sonundaki künyede yer alan iki şarkıdan birincisi hakkında konuşuyor. İlk şarkının Crood’larla Üstünsoyları birlikte “uyum” içinde gösterdiğini söylüyor. “Mark, Partridge Family’ye ait ‘I Think I Love You”nun farklı bir coverını yapması için Tenacious D’yi getirme fikrini sundu. Crood’larla alakalı olsun olmasın ben bunu kabul ederim. Her zaman!” 

Knobloch’un “cümlenin sonundaki ikinci nokta” diye adlandırdığı şarkı ise Mothersbaugh’un Crood’ların aile müziğine dayanıyor. “We Are Here Together” adındaki filmin son şarkısı filmin ana müziğinden ilham alıyor. Mothersbaugh tarafından yazılan ve yapımı gerçekleştirilen şarkıda vokallerde HAIM ve Jack Black yer alıyor. Şarkıda Üstünsoylar ve Crood’ların yaptıkları ateşkes anlaşmasını vurguluyor. “Sözleri temel olarak ‘hepimiz burada aynı gezegendeyiz ve birlik olup işleri çözmemiz hiç kötü bir fikir değil, diyor. Şimşek Kızlar günü kurtarmak için geldiğinde harika bir iş birliği ruhuna bürünüyorlar.”


DreamWorks Animation sunar Crood’lar 2: Yeni Bir Çağ, Nicolas Cage, Emma Stone, Ryan Reynolds, Catherine Keener, Cloris Leachman, Clark Duke, Leslie Mann, Peter Dinklage, Kelly Marie Tran. 

Filmin orijinal müziği Mark Mothersbaugh. 

Crood’lar 2: Yeni Bir Çağ’ın yazarları Dan Hageman ve Kevin Hageman ile Paul Fisher ve Bob Logan, hikaye Kirk DeMicco ve Chris Sanders’a ait. 

Komedi maceranın yapımcısı Mark Swift, yönetmeni Joel Crawford. 

Bir Universal Filmi © 2020 DreamWorks Animation LLC. Tüm hakları saklıdır. 


Filmin mmknmrtb notu:   6,5   /10