"SCOOB!" Scooby’nin kökenlerinin daha önce hiç anlatılmamış hikayesini açığa çıkartıyor.
Film, tarihin en ünlü arkadaşlıklarından birinin -sevimli, evsiz bir köpek yavrusunun, Shaggy adında yalnız bir genç çocukla tanışmasıyla- nasıl başladığını ve ikilinin, dedektif olma heveslisi Fred, Velma ve Daphne ile güçlerini birleştirmeleriyle ünlü Mystery Inc.’in nasıl kurulduğunu aktarıyor.
Artık yüzlerce vaka çözmüş ve maceralar paylaşmış olan Scooby ve ekibi, kariyerlerinin en büyük ve en zorlu gizemiyle yüzleşirler: Efsanevi hayalet köpek Cerberus'u dünyaya salacak bir komplo.
Ekip bu "dogpocalypse"i (köpekıyamet) durdurmak için zamanla yarışırken, Scooby'nin gizli bir mirası olduğunu ve kimsenin hayal etmediği kadar büyük ve destansı bir kaderi olduğunu keşfederler.
Vay-vay!
Türkiye’de Türkçe dublajlı olarak vizyona girecek "SCOOB!"u, Warner Bros.’un animasyon kıdemlisi Tony Cervone yönetti.
Space Jam adlı uzun metrajlı filmle Annie Ödülü adayı, “Duck Dodgers”daki çalışmasıyla iki kez Emmy adayı olan Cervone, sevilen Scooby-Doo serisi ‘Mystery Incorporated’ın da yaratıcılarından biri.
Filmin yapımcılığını Pam Coats ve Allison Abbate; yönetici yapımcılığını ise Adam Sztykiel, Charles Roven, Richard Suckle, Jesse Ehrman, Dan Povenmire ve Chris Columbus üstlendi.
"SCOOB!"un senaryosu Adam Sztykiel ve Jack C. Donaldson ile Derek Elliott ve Matt Lieberman'ın, hikayesi Matt Lieberman ve Eyal Podell ile Jonathon E. Stewart'ın imzasını taşıyor”.
Scoob!”un senaryo ve hikayesi Hanna-Barbera Productions tarafından yaratılan karakterlere dayanmaktadır.
Cervone’nin film için yaratıcı ekibi kurgu ustaları Ryan Folsey ve Vanara Taing ile besteci Tom Holkenborg’dan oluşuyor.
Scoob! 18 Eylül'de Türkçe dublajlı olarak sinemalarda!.
Yapım Hakkında
SHAGGY
Yeni filmimiz bir başlangıç hikayesi.
SCOOBY
Her kahramanın bir başlangıç hikayesi olmalı!
Şimdiye kadarki en büyük ve en kişisel davaları ve Mystery Inc. çetesi için bir üst seviye olan "SCOOB!" ikonlaşmış Scooby, Shaggy, Fred, Daphne ve Velma karakterlerini her şeyin çıkış noktası olan yere geri götürerek başlıyor. Filmin hikayesi, kahramanlarımızın bugün paylaştıkları kırılmaz bağlara dönüşen, yürek ısıtıcı ve komik ilk toplantılarına bir bakış sunmanın yanı sıra, onların öcüleri yakalama ve kötü adamları paketleme tutkusunun dünyaca ünlü Mystery Inc.’i tüm dünyadaki kuşaklara nasıl tanımladığını gösteriyor.
Zamandan bağımsız çocuk dostu şakaları ve temaları, canlı animasyonlarla ve izleyicilerinin Scooby-Doo ve ekipten beklediği türde çağdaş mizahla harmanlayan "SCOOB!", tüm aile için eğlenceli ve aksiyon dolu bir macera sunuyor.
Yönetmen Tony Cervone, "Scooby-Doo'da büyülü bir şey var. Dizi 50 yıldan uzun bir süre önce başladı ve o zamandan beri kültür için önemli olageldi" diyor. Kendisi de öncellikle dizinin bir hayranı olarak şunu da ekliyor: "Filmimiz devasa, destansı ve çılgın bir film. Üstelik filmde Scooby-Doo aksiyon ve komedinin ön safında yer almakla kalmıyor, aynı zamanda bize onun hakkında yeni ve heyecan verici bir şey öğrenme fırsatı veriyor".
Benzer şekilde, bu sevecen, atıştırmalıklarla sevinen, kocaman yürekli ve de şapşal kıkırdayışıylı Danua da, filmde gerçek geçmişi hakkında gerek kendinin gerek arkadaşlarının tahmin ettiğinden çok daha fazlasını öğrenir. Ne kadar şaşırtıcı, ihtişamlı bir geçmiş! Kelimenin tam anlamıyla efsane şeyler. Tehlike karşısında bir doz kabadayılık yapıyorsa iki doz da korku içinde titreyen Scooby için bu geçmiş, hayatı olumlu anlamda değiştiren türde bir kavramdır. Her zaman grubun parçası olan ama asla liderlik etmeyen Scooby, birdenbire kendisini ve potansiyelini yepyeni bir pencereden görüyor. Yeni bir zihniyet, ilham verici bir arka hikaye ve idolü Blue Falcon gibi havalı bir kostümü olduğunda, kendisi de aslında bir süper kahraman olabilir mi?
Zoinks!
Uzun zamandır beklenen, hayata geçmesi neredeyse altı yıl süren bu sevgi ürünün başında Cervone ve deneyimli animasyon yapımcısı Pam Coats’la birlikte yapımcı olarak görev alan Allison Abbate, “Bu, daha önce hiç görmediğiniz gibi bir Scooby-Doo. O genellikle komik bir rahatlama sunar; bu açıdan bakıldığında, ilk kez gerçekten kendi hikayesinin yıldızı oluyor” diyor.
Warner Bros. animasyon ekibinin uzun zamandır bir üyesi olan Abbate şunu da söylüyor: "Daha önce Hanna-Barbera karakterleriyle hiç çalışmadım, dolayısıyla filmimiz bu dünyayı büyük bir şekilde gerçekleştirmek için heyecan verici bir fırsattı. Ve Scooby'ye gerçek sinematik kapsamda bir hikaye verme zamanının doğru olduğunu da hissettim. Gizemi ve macerayı güçlendirirken, aynı zamanda bu karakterlerin duygularının ve kalplerinin derinliklerine inmek istedik”.
Cervone ise şunu ekliyor: "'SCOOB!', Scooby ve Shaggy'yi farklı bir ilgi odağı haline getiriyor. Tipik olarak, kendi gölgelerinden korktukları durumlara sokulurlar. Ancak "SCOOB!"da onları öne itip kahraman yapıyoruz. Korkunç isteksiz kahramanlar, muhtemelen… ama yine de kahramanlar! Hikaye esasen onların arkadaşlıklarını konu alıyor. Bu bağlantının nasıl kurulduğunu, nasıl serpildiğini ve büyüdüğünü, ardından da meydan okunduğunda neler olacağını görüyoruz —çünkü insanlar değişir, fırsatlar ortaya çıkar ve arkadaşlıklar her zaman tehdit altındadır. Hayatın bir parçası bu. Soru şu ki, Scooby ve Shaggy sonuna kadar gitmek için gerekene sahipler mi?"
Scooby ve ekibe görevlerinde destek olmak üzere Hanna-Barbera karakteri Blue Falcon’ın (orijinal kahramanın oğlu Brian) liderliğindeki suçla mücadele ekibi; Blue Falcon’ın esprili robot köpeği Dynom; ve yeni korkusuz Falcon Fury pilotu da katılır.
Fakat artık riskler daha yüksektir. Üstelik bu kez, Scooby-Doo dışarıda olup, yakalanması zor bir düşmanın peşinde koşmak yerine, kendini her şeyin tam ortasında, kaçacak —ya da saklanacak— yerinin olmadığı bir gizemin can alıcı anahtarı konumunda bulur. Bu kez, diyor Cervone, “Tehdit gerçek, dünya tehlikede; ve nihayetinde her şey dönüp dolaşıp, Scooby-Doo adlı çok korkmuş bir köpeğin kararlarına bağlı olacak”.
Bu köpeğin yıldızının parlama zamanı geldi. Ama Scoob, kahramanca anını gerçekleştirmek üzereyse, bu sadık Shaggy'yi hangi konumda bırakıyor? "SCOOB!"da gelişen olaylar bu ünlü, ayrılmaz ikiliyi sonsuza dek yollarını ayırmaya zorlarsa, bu düpedüz felaket olur.
Nihayetinde, ne olursa olsun, Scooby'nin imzası haline gelmiş tasmasının simgelediği o arkadaşlığın gücüne güvenmeleri gerekecektir. Tasma Shaggy'den bir hediyedir ve Scooby'nin gerçekten sevildiği ve her zaman bir yuvası olduğu anlamına gelmektedir. Ayrıca, hikayenin temalarından birinin yansıması olarak, işler ne kadar zor, gizemli veya korkutucu hâle gelirse gelsin, Fred, Velma ve Daphne'nin arkadaşlarını kurtarmaktan ve işleri düzeltmekten asla vazgeçmediğini görmek yüreklendiricidir... tıpkı Shaggy ile Scoob’un asla birbirlerinden vazgeçmedikleri gibi.
Filmin, aynı zamanda, çizgi roman uyarlamalarının eklektik bir koleksiyonu olarak en unutulmaz çizgi filmlerden bazı karakterlere yer verdiğini belirten Cervone: “Hanna-Barbera evreninden yıldızları bir araya getiriyoruz: Blue Falcon, Dynomutt, Dee Dee Skyes, Captain Caveman ve Dick Dastardly. İçinden seçilebilecek zengin bir dünya bu. Filme dahil olan her bir kişi, her köşeyi keşfederken ve Paskalya yumurtalarını gizlice açarken çok eğlendi. Her sokak tabelası veya reklam panosu, bir Hanna-Barbera karakterine veya sanatçısına gönderme yapıyor” diyor.
Yapımcı Pam Coats ise şunu ekliyor: “Scooby ve ekibini bu diğer karakterlerle sinematik evrene sokma fikri hoşuma gitti. Onları etkileşim halinde izlemek eğlenceliydi çünkü kendi dizilerinin yıldızları olan bu Hanna-Barbera karakterleri illa aynı dünyaya ait olmak üzere tasarlanmamışlardı. Görsel olarak, filmdeki her şey tanıdık ama yoğunlaştırılmış. Bu da başlı başına taze bir soluk getiriyor çünkü küçük ekrandan büyük çaplı bir ölçeğe geçiş yapıyorlar”.
Coats şöyle devam ediyor: "Animasyonda sevdiğim şey, kare kare çılgınlık olması. Bu sinema türü mümkün olan en iyi bir topluluğun ortak sanatı. Muhteşem bir film yapma konusunda tutkulu olan inanılmaz yetenekli insanlarla —yazarlar, hikaye sanatçıları, tasarım sanatçıları, kurgucular, animatörler, ışıkçılar, yüzey oluşturma sanatçıları— çalışıyorsunuz. En iyi performanslarını sergileyen seslendirme sanatçılarınız ve bu karakterlerin zihnine girmesi gereken animatörleriniz var. Bu mükemmellik dürtüsü bizi motive eden şey ki bence zaten filmde bunu görebiliyorsunuz. Tony yapıma çok fazla bilgi ve içgüdü kattı; bu karakterler hakkında her şeyi, onları neyin harekete geçirdiğini, ne yapacaklarını ya da yapmayacaklarını iyi biliyor”.
Cervone ise, "Her konumdaki her sanatçı sevdikleri bu karakterleri ve onları yaratan insanları onurlandırmak için ellerinden gelenin en iyisini yaptılar" diyor ve şöyle devam ediyor: “Yapım tasarımcısı Michael Kurinsky, kalbini bu dünyanın renklerine döktü. Canlı ve zengin bu renkler tek kelimeyle ‘doğru’ olduklarını hissettiriyorlar. Hikaye ekibimiz muhteşemdi. Her kareye mizah ve sıcaklık kattılar. Özel efektler ve ışıklandırma ekipleri bir şekilde olayları hem gerçekçi hem de tuhaf kılmayı başardılar. Özellikle de animatörler için filmimiz bir meydan okumaydı çünkü bu Scooby’nin şimdiye kadarki en önemli gizemi; üstelik kendisi animasyonu zor bir köpek! Orijinalinde Iwao Takamoto tarafından çok güzel tasarlanmış. Bir yandan tüm çekiciliğini ve sevimliliğini korumaya özen göstererek, onu tam işlenmiş bir film performansına uyarlamak kolay bir iş değildi. Animasyon süpervizörü Bill Haller’la birlikte karakterler hakkında bildiğimiz ve sevdiğimiz her şeyi önümüze koyup başladık ve onların sınırlarını zorladık. Hepsinin her zamankinden daha samimi, eğlenceli ve harika olduğunu düşünüyoruz!”
Yönetmen şöyle devam ediyor: "‘SCOOB'un ses tasarımını özellikle sevdim! Ses kurgu amiri ve tasarımcısı Bill Dean daha modern ve gerçekçi efektlerle harmanlamak için klasik ses efektleri bulmak üzere Hanna-Barbera arşivlerini araştırdı. Ortaya nostalji ile son teknolojinin mükemmel bir karışımı çıktı. Bu film ses olarak başka hiçbir şeye benzemiyor”.
Cervone ile 1996 yılında dünya çapında gişe rekorları kıran “Space Jam”de tanışan Abbate şunu ekliyor: “Böyle bir filmi, özellikle de bu dünyayı çok iyi bilen Tony'yle birlikte yapmanın harika yanı, bu kişilikleri yeni bir şekilde hayata geçirebilmek ve çağdaşlaştırabilmek ama gerçekte kim olduklarını asla gözden kaçırmamaktı. Tony nostaljide boğulmuş hissi yaratmadan, referanslara ve sürpriz öğelere derinlemesine dalabilir. Tony için bunlar çizgi film değiller; onlar gerçek insanlar”.
Cervone ise, “Filmin bu kadar geniş ve heyecan verici olmasına seyircilerin şaşıracağını düşünüyorum. Hikayemiz dünyanın dört bir yanına uzanıyor” diyor ve ekliyor: “Büyük aksiyon sahneleri, canavarlar, hayaletler ve robotlar ve kahramanlarımızın karşılarına çıkarabileceğimiz her şey var. Ama bunların da ötesinde, izleyiciler bence hikayenin ne kadar duygusal olduğuna şaşıracaklar. Scooby ve Shaggy'yi sevmemizin sebepleri daha da pekişecek ve tüm bu karakterlerden daha zengin ve daha derinden tatmin edici şekillerde keyif alacağız. Umuyorum ki, film bittiğinde insanlar, ‘Bu adamları her zamankinden daha çok seviyorum’ diye düşünecekler”.
ONUN DESTANSI ÖYKÜSÜ BAŞLIYOR
FRED
Söz konusu olan, kauçuk maskeli herhangi bir adam değil…
DAPHNE
Bizden biri söz konusu.
Bazen doğru zamanda doğru yerdesinizdir. California’daki Venice Beach’te, Shaggy’nin hızlıca düşünerek Scoob'u köpek yakalayıcının pençesinden kurtarması sayesinde yollarının kesiştiği andan itibaren, Scooby’nin sadık kalbi ve yaşama sevincinin utangaç Shaggy'yi yalnız kalmaktan sonsuza dek kurtaracağını anlıyorsunuz. Hele hele, bu ikilinin birlikte takılma, oynama, uyuklama ve genel olarak tepişme sevgileri başta olmak üzere o kadar çok ortak yanı var ki bunlarla rekabet edebilecek tek şey kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeği sevgileri olabilir.
Belki de bizi sohbete dahil etme ve her birini diğerinin gözünden görmemizi sağlama becerileri onları bu kadar erişilebilir ve karşı konulmaz kılıyordur.
Yönetmen, Scoob’un diğer yarısıyla ilgili olarak, “Shaggy de benim için çok özel. Bu filmde herkesten daha fazla repliği var ve en ağır duygusallığı sırtlıyor” diyor.
Yine de Shaggy ve Scooby, sorunlar baş gösterdiğinde fazlasıyla enerjik olabilmektedirler. Filmin şakalarından biri onların ara sıra çılgınca ters yöne koşması olsa da, sonunda her zaman doğru şeyi yapmayı başarırlar —izleyicilerin kesinlikle özdeşleşebileceği ve takdir edebileceği bir nitelik bu. Abbate, “Onlar Mystery Inc.'in kalbi ve ruhu” diyor ve ekliyor: “Şapşal ve sersemler ama sonuç olarak arkadaşlarından vazgeçmiyorlar. Scooby ve Shaggy o perili evlere koşmayı bırakmıyorlar. Suskun olabilirler, ancak gerekli olan buysa korktukları şeye doğru ilerlerler. Bana göre, cesaretin tanımı bu”.
En başından beri böyleydi. Scooby ve Shaggy, aralarında gelişen arkadaşlığa alışırken, o yörede yaşayan, parlak, eğlenceyi seven ve büyük fikirleri olan üç çocukla karşılaşırlar. Bu üçlü Scooby ve Shaggy’nin yetişkinliğe doğru birlikte ilerleyeceği, ömür boyu sürecek bir döngünün parçası olacaktırlar. Tam da buna uygun olarak, bir Cadılar Bayramı gecesinde, en etkileyici kostümlerini giymiş Velma, Daphne ve Fred’le perili bir evin önünde tanışırlar. Beraberce, hemen oracıkta hayaletli bir gizemin içine çekilirler ve bu tür şeyler için hem gerçekten doğal bir beceri ve yetenekleri olduğunu, hem de iyi bir takım oluşturduklarını keşfederler. O gece bir efsane doğar: Mystery Incorporated.
Velma, Daphne ve Fred'in çok farklı kişilikleri ve bakış açıları olsa da, mükemmel bir bileşim oluştururlar; ve her biri bu grubun tınısına katkı sağlayarak, bütünün hayati bir parçası olurlar.
Tartışmasız bir şekilde, ekibin beyni ve resmi olarak Kanıt ve Araştırma Başkanı, teknoloji uzmanı ve veri analisti Velma'dır.
Cervone, “Yıllar içinde farklı yönetmenler, yazarlar ve yapımcılar Velma'yı biraz değiştirdi ve onu farklı yönlere taşıdı” diye kabul ediyor ve ekliyor: “Bizim Velma'mız biraz daha alaycı, daha kendinin farkında ve belki diğerlerinden biraz daha karanlık. Velma bir sorun olduğunu söylediğinde, bir sorun olduğunu anlıyorsunuz”.
Cervone Daphne için ise şunları söylüyor: "Karakterde her zaman var olanı alıp, Daphne’nin empatik özelliklerine odaklanarak, onu yükseltmek istedik. Hem çevresinin, hem insanların hem de bu insanların kafalarından neler geçiyor olabileceğinin çok farkında”.
İlk bakışta, atletik yapısı ve zahmetsiz yakışıklılığıyla, sadık Fred klasik bir sporcu gibi görünebilir ama Fred hakkında hiçbir şey klasik değildir. Kendine özgü incelikle yöntemleriyle, sürprizlerle dolu bir karakter olan Fred, başkalarına yardım etmeye derinden ve alçak gönüllükle bağlıdır. Kendisini gençken giydiği Cadılar Bayramı kostümü gibi görür: Yani, parlak zırhlı bir şövalye gibi.
Üstüne üstlük, minivanı olan da Fred’dir.
Minivan. Bu, birlikte çok gezilmiş ve neredeyse yok edilemez Mystery Machine, Fred’in gururu ve neşesi ve animasyon dünyasının, hatta belki tüm dünyanın en tanınan ve sevilen taşıtlarından biridir. Turkuaz ve asit yeşili eski, retro havalı boyası, yanlardaki dev turuncu çiçek detayları ve jant kapakları, onu hippi döneminden bir klasik gibi gösterebilir, ancak içi daha modern olamazdı. Aracın 21. yüzyıldaki bu enkarnasyonu, uydu bağlantısı ve elektronik gözetleme donanımına, ayrıca en son dijital veri tabanına sahip mobil bir suç çözme laboratuvarıdır; tabi içinde bulunan ve her dedektifin ihtiyaç duyduğu tüm o halatlar, merdivenler ve el fenerlerini de unutmamak gerekir.
Yıllar içinde, Mystery Machine’le kilometrelerce yol yapan ekip yüzlerce vakayı çözmüştür. Ama şimdi, yeni hikayeye başlarken, tek soru şudur: Mystery Inc için sırada ne var? İleri görüşlü Velma, Daphne ve Fred’in önceki başarılarını gözden geçirirken daha da büyük vakalar ve daha geniş bir erişimle operasyonlarını daha profesyonel bir işletmeye dönüştürmenin yollarını aradıklarını görürüz. Bu doğrultuda, tavsiye almak üzere, küstahlığıyla ünlü girişimci Simon Cowell'a ulaşırlar.
Gruba eleştirel bir şekilde göz atan Cowell, algılanan en zayıf bağlantılarına odaklanır: Scooby ve Shaggy’ye, daha doğrusu "çeneden bıyıklı ile konuşan köpeğe"; ve ikilinin arkadaşlıklarını değersiz ve güvenilmez bir özellik olarak niteler. Bu sert sözler, hayal kırıklığına uğramış ikilinin öfkeyle oradan çıkıp, incinen duygularını beslemek üzere bowling salonuna gitmesine neden olur. Mystery Inc. saflarındaki bu ani çatlak, ekibin tamamını kötü adam Dick Dastardly’nin art niyetli entrikalarına maruz bırakacak bir dizi öngörülemeyen olayı başlatır. Ve her şey, Takamoto Bowling Salonu'nda bir Rottens bölüğünün Scoob ve Shaggy'ye yaptığı sürpriz saldırıyla başlar.
Film için özel olarak tasarlanan, "The Rottens, Dastardly’nin robot ordusu. İlk bakışta çok güzeller ama her türlü başka şeye dönüşebilirler” diye uyarıyor Cervone. Scooby ve Shaggy; hızla hareket eden, özellikle keskin, tehlikeli ve sivri bu mini metal manyaklardan kaçmak için en yaratıcı çabalarını ortaya koymalarına rağmen, sonunda köşeye sıkıştırılırlar.
İşler daha fazla çılgınlaşamaz denilen noktada, iki arkadaş parlak mavi bir çekici ışınla, en çılgın rüyalarında bile adım ya da pati atmayı asla hayal edemeyecekleri bir yere çekilirler: En sevdikleri televizyon kahramanı Blue Falcon’nın müthiş hava taşıtı Falcon Fury’ye!
Bir bakıma, diyelim…
Görünüşe göre bu evrende, (baba) Blue Falcon, Sr., daha iyi bir yere —muhtemelen Florida’ya— gitmiş ve gemisini, mürettebatını, taytını ve unvanını oğlu Brian'a bırakmıştır. Ne yazık ki, iyi niyetli Brian, tüm tantanasına ve kendini tanıtma konusundaki hevesine rağmen, işleri yürütmekte fazlasıyla zorlanmaktadır.
Süper güç, süper zeka ve yerleşik teknoloji uygulamalarına sahip, ileri mühendislik ürünü robot köpeği Dynomutt tarafından eksikliklerinin sürekli olarak gözlenmesi Brian’ın sallantıda olan özgüvenine elbette pek de iyi gelmez. Cervone, “Dynomutt’ı yükselterek yeniden tasarladık. Bir zamanlar hantal, ilk nesil bir bilgisayar köpeğiydi ama şimdi teknolojinin zirvesinde. Daha zeki ve çok daha alaycı. Ayrıca, kariyerini bir süper kahraman yardımcısı olarak yeniden gözden geçiriyor, özellikle de bu süper kahraman Brian olacaksa. Dolayısıyla, çok tavırlı; ve biz bununla çok eğlendik” diyor.
Neyse ki, Brian ve Dynomutt’ın en çatıştıkları anda bile, pilot Dee Dee Skyes'ın usta elleri, hem bu ikilin hem de Falcon Fury’nin yoldan çıkmasının önüne geçer.
Cervone bunu şöyle açıklıyor: "Dee Dee ilk olarak ‘Captain Caveman and The Teen Angels'da yer aldı. Kendisi Teen Angels'lardan biriydi. Onu Falcon Fury'nin pilotu yapmak için biraz dönüştürdük. Daha en başından itibaren Brian’dan daha akıllı, daha cesur ve daha odaklanmış olduğu halde onun için çalışıyor”.
Falcon Force’un Scooby ve Shaggy'yi kurtarmak için sebepleri ne olursa olsun ve şu anda nereye bağlı olurlarsa olsunlar, iki şey kesindir: Falcon Force şimdi Mystery Inc. ile aynı takımdadır ve hepsinin karşı karşıya olduğu kişi aksi, kinci, zehir kusan hain bir bilim adamı ve her yönüyle kötü bir adam olan Dick Dastardly’dir. Kendisi herkesin nefret etmeyi sevdiği, siyah çizmelerinin başparmağından yağlı bıyığının ucuna kadar mükemmel bir alçaktır; çiviler çakabileceğiniz genişlikteki çenesini de unutmamak gerekir.
Ancak Sezar’ın hakkını Sezar’a vermek gerekirse, bu şeytani çift-D aynı zamanda garip bir şekilde büyüleyici ve ikna edici olabilir. Etkileyici bir kelime dağarcığı vardır —ve de aliterasyona karşı bir tutkusu. Üstelik, kötü amaçlarını ilerletmek söz konusuysa, her türde mekanizmada tam bir mucittir. (Yine de, Rottens'ların yazılımında hâlâ bazı hatalar olduğu söylenebilir.)
Cervone, "Bir yandan Dick Dastardly'nin en komik özelliklerini, mesela sürekli hayal kırıklığı içinde ve genellikle kendi başarısızlığının kaynağı oluşunu korumak, ama bir yandan da onu yükseltmek, modernize etmek ve gerçek bir sinema kötü adamı yapmak istedik" diyor ve ekliyor: “O harika bir karakter; tehditkar ve komik".
Aksiyon ilerledikçe, Dick Dastardly'nin neden Romanya, Yunanistan ve Kuzey Kutbu gibi uzak yerlerde mola vererek dünyayı tavaf ettiğini kimse tam olarak bilmemektedir. Daha da ilginci, neden kirli eldivenleriyle Scooby-Doo'yu ele geçirmeye bu kadar kararlıdır?
Belki de bunun, alçakgönüllü Danua'nın şaşırtıcı bir soya ve henüz aklından bile geçirmediği gizli bir kadere sahip olduğu gerçeğiyle bir ilgisi vardır. Ama Scooby yavaş yavaş durumu kavrar. Falcon Fury, kendi oyununda Dastardly'yi yenmek için maceralarının bir sonraki durağı olan Mystery Island'a inerken, Scoob sonunda gücünü toplayıp hayatında ilk kez gerçek bir süper kahraman olma şansı yakalar. Onu şaşırtan ve sevindiren şey ise… bunun hoşuna gitmesidir!
Ancak Dastardly ile karşı karşıya gelmeden önce, Scooby-Doo bu adanın mini dehşeti biçimindeki, biraz daha küçük bir meydan okumayla yüzleşmelidir: Son derece öngörülemez ve düpedüz çılgın Captain Caveman’le.
Filmin mmknmrtb notu: 4 /10
SCOOB! TÜRKÇE DUBLAJ KADROSU
Seslendirme Yönetmeni: OĞUZ ÖZOĞUL
Ses Teknisyeni: LEVENT ÖZGENÇ
Seslendirme Yard. Yönetmeni: MERTKAN ACAR
Çevirmen: ECE BOZÇALI
Karakter - Seslendiren
SCOOBY – İSKENDER BAĞCILAR
SHAGGY – İLHAM ERDOĞAN
FRED – TUGAY ERVERDİ
VELMA – BURCU GÜNEŞTUTAR
DAPHNE – AYŞEGÜL BİNGÖL
GENÇ SHAGGY – SERHAT GÜRAY
GENÇ FRED – EFE BERK ÇOLAK
GENÇ VELMA – HELİN KANDEMİR
GENÇ DAPHNE – SEVDA KARABULUT
DASTARDLY – SEFA ZENGİN
POLİS GARY – ERDEM ÇALIŞKAN
BLUE FALCON – ARDA AYDIN
DEE DEE – AYSUN TOPAR
DYNOMUTT – OĞUZ ÖZOĞUL
JUDY COOK – SELEN ÖZTÜRK
MUTTLEY – SAİT SEÇKİN
MEMUR JAFFE – NİLAY CENNETKUŞU
KEITH – BURCU TEMEL
KAPTAN CAVEMAN – FATİH ÖZACUN
Diğer Roller:
MERTKAN ACAR
ARDA SÖYLEDİR
ÖZGÜR ATKIN
ALİ HEKİMOĞLU
EFE ÖZGÜN
SEMA KAHRİMAN
BARIŞ TURAN
LEYLA BAL
ALİŞAN ÖZKAN
YASEMİN ERTORUN
GÖZDE KISA
MELİSSA MELİS TOKLU