30.11.21

'Müziği Yaratanlar-Barok Dönem' Epsilon logosuyla raflarda!


İpek Mine Sonakın

Akademisyen, müzisyen ve yazar Aydın Büke ile arp sanatçısı ve besteci İpek Mine Sonakın’ın birlikte hazırladıkları Müziği Yaratanlar-Barok Dönem adlı kitap, bugüne dek yazılmış en kapsamlı barok müzik incelemelerinden biri.

Barok müziği okumak, anlamak, görmek ve dinlemek isteyen herkes için gerçek bir başvuru kitabı niteliğindeki eser, yenilenen baskısıyla Epsilon tarafından yeniden yayımlandı. 

Bestecilerin yaşam öykülerinin, önemli yapıtların nota örnekleri ve incelenmelerinin yer aldığı Müziği Yaratanlar-Barok Dönem’in yeni basımında bulunan QR kodlarında ise dinlemeye hazır müzik listeleri klasik müzik hayranlarını bekliyor. 



Aydın Büke ve İpek Mine Sonakın’ın, Barok Dönem müziğini her yönüyle mercek altına aldığı Müziği Yaratanlar-Barok Dönem adlı kitap, Epsilon logolu yeni baskısıyla raflarda yerini alıyor. Klasik müzik dünyası için çok önemli bir kaynak niteliği taşıyan kitapta, Avrupa’nın farklı bölgelerindeki bestecilerin yaşam öyküleriyle birlikte bu bestecilerin önemli yapıtlarının nota örnekleri ve grafiklerle incelenmesi, okuyucu için müziği görünür ve anlaşılır kılıyor. Müziği Yaratanlar-Barok Dönem’in her bölümü için hazırlanmış ve kitap içine yerleştirilmiş QR kodları ile hemen ulaşılabilen çalma listeleri ise, incelenen yapıtların tümünü dinlemeye olanak sağlıyor.


Aydın Büke


1500’lü yılların sonlarında, ileride barok olarak adlandırılacak dönemin başlangıcında, birbiriyle çatışmakta olan iki kurum, sanatı ve sanatçıları yeni yapıtlar üretme konusunda yüreklendiriyordu. Bunlardan biri, Protestan başkaldırının ardından eski gücünü toplamak için sanatın kitleleri etkileme gücünden yararlanmak isteyen Katolik Kilisesi diğeri ise kiliseye karşı kendi gücünü göstermek isteyen soylu kesim ve krallardı. Her iki kurum da mimariyi, güzel sanatları ve müziği en iyi biçimde kullanabilmek için âdeta yarışa girmişti. Krallar ve soylular, iktidarlarının sarsılmaz gücünü göstermek için mimarlardan görkemli yapılar inşa etmelerini istiyorlardı. Uçsuz bucaksız parklar içinde geniş ve büyük pencereli, ışığı olabildiğince içeri yansıtan saraylar yapılıyor, ardından bu yapıların duvarları tablolar ve aynalarla süsleniyordu. Sarayların çevresindeki kentler de yeniden yapılanıyor, geniş meydanlar, süslü merdivenler yardımıyla insanların yaşadıkları ortamın bir tiyatro sahnesine dönüştürülmesi için çaba harcanıyordu sanki. Aslında hepsinin arkasında belki de yaşamı bir tiyatro oyunu, dünyayı da bir sahne gibi görmek vardı. Sahne, oyun için dekorlarla süslenmeliydi. Tıpkı aynı dönemde yaşayan Shakespeare’in pek çok oyununda vurguladığı gibi “tüm dünya bir sahne” idi…

Aydın Büke ve İpek Mine Sonakın’ın Müziği Yaratanlar-Barok Dönem adlı kitabı, Epsilon logosuyla raflarda ve internet satış sitelerinde!