İki iyi arkadaş olan deniz kaplumbağaları Sammy ve Ray, yumurtadan yeni çıkan, kendilerinin birer minik kopyası gibi olan torunlarıyla ilgilenirken, yasa dışı avlanan balıkçılar tarafından yakalanırlar..
Bu pek değerli -bildiğin film artisti
yahu!- deniz tosbağalarını, Burj Al Arab'ın 'uyanık' Arap müdürü
hemen satın alır ve dünyaca ünlü binasının
içindeki, dünyanın en büyük akvaryumuna
koydurur..
Okyanusun 'doğal ve özgür'
sularından, dev akvaryumun 'yapay ve tutsak' sularına geçiş
yapan iki kafadarın şimdiki maceraları, bir an önce esaretten
kurtulmak ve eski mutlu günlerine geri dönmek üzerinedir..
Doğayı sevmenin, ona duyulacak saygıyla ancak mümkün olabileceğinin, aksi halde ortada sevilecek pek bi şey de kalmayacağının uyarısını yapan, dostluk ve dayanışmanın önemini bir kez daha vurgulayan bu 'aile filmi'ni ben zevkle izledim..
Belki, iyi bir aile babası olmamdan
kaynaklanıyordu bu, belki de içimde büyüttüğüm
o kazık kadar veletten!.
Modern kentlerin, sahip olmakla
övündükleri, göz alıcı dev akvaryumların, suda
yaşayan bunca canlılar için bir cennet falan değil, tam
anlamıyla bir hapishane olduğunu, çok güzel bir şekilde
anlatması, özellikle buralarda 'keyifli' saatler geçiren
çocukların bilinçlendirilmesi açısından gayet
önemli bir film..
Büyükler içinse artık
her şey çok geçtir..
İçinde çocuk büyütenlere
gelince, onlar gözüme bile görünmesin!.
Sammy’s Avonturen 2 / Sammy’nin
Maceraları
Yönetmen: Ben Stassen
Senaryo: Domonic Paris
Tür: Animasyon
Yapım: Belçika, 2012
3 / 5
3 / 5