'Kölelik' deyince hemen akla
gelen, bu konuda en sâbıkalı yerlerden biridir Mississippi
eyaleti..
(Hemen bütün eyaletlerde, yirminci yüzyılın
hemen başında kölelik yasaklanmışsa da Mississippi bunu
ancak 1995'te! resmen kabul etmiştir.. Tam burada, o insanlıktan
nasipsiz güruha, içinizden geldiği gibi küfür
edebilirsiniz, benden size izin).
İstediklerinden değil de
mecburiyetten köleliği bitirmek zorunda kalan bu eyalette yaşayan bir 'beyaz' hanım kızımız, yazarlığa kafayı
takmıştır..
Yerel bir gazetede 'Püf Noktası'
türünden bir köşe sahibi olan kız, ev işleriyle
ilgili yazıları için, o günlerde evlerde -kölelik
yerine- hizmetçilik yapan bir zenci kadından yardım ister..
Böylece başlayan 'kadın yazar-kadın hizmetçi' ilişkisi
giderek gelişir ve -tüm engellere rağmen- gazeteci kız, bölgede çok zor şartlar altında çalışan/ezilen tüm
zenci kadınların sesi hâline gelir..
Temizlikten yemeğe kadar her şeylerini, hatta biricik bebeklerinin tüm bakımını emanet ettikleri bu kadınlara asla tahammül göstermeyen (Aptallığın bu kadarı, genetik olduğu gibi galiba bölgesel ve kitlesel de olmalı.), onların kullanmaları için bahçede ayrı tuvalet falan yaptıran, bu 'lekesiz' beyazlıktaki ev kadınlarının, hem de içlerindeki birinden kaynaklanan bu yeni gelişmeye yönelik tepkileri kaçınılmazdır..
O dönemlerde geçen
filmlerde hep görürdüm, 'beyazı batasıca!' beyaz ve
zengin ailelerin evlerinde, özel kıyafetleri içinde
hizmetçilik, dadılık yapan zenci kadınları da, hiç
bunlar aklıma gelmezdi doğrusu..
İnsanı insanlığından utandıracak
denli bir rezillik olan köleliğin resmen ve çoktan sona
erdiği 1960'lı yılların ABD'sinde, boğaz tokluğuna değilse de
üç kuruş paraya, o eski kölelik günleri, o
zavallı kadınlara sürekli hatırlatılırmış meğer..
'Afroamerikan' ırkın kadınlarının
ırkçılıkla imtihanına, derin ve etkileyici bir açıdan
yaklaşan film, her anlamda dışlanan o kadınlar
kadar, buna neden olan 'ırkçı' kadınları ve de bütün
bu olan bitenlere akıl sır erdiremeyen 'aklı başında' kadınları
da aynı ciddiyetle irdeliyor..
Kathryn Stockett’ın romanını
bizzat kendi senaryolaştıran yönetmen Tate Taylor, meseleye
olan hâkimiyetiyle ve çok sayıda iyi oyunculukların da
artı etkisiyle, başarılı olduğu kadar, yoğun hüzün
içeren bir film ortaya çıkarmış..
The Help / Duyguların Rengi
Yönetmen: Tate Taylor
Senaryo: Tate Taylor, Kathryn
Stockett (kitap)
Oyuncular: Emma Stone, Viola Davis,
Octavia Spencer
Yapım: ABD – Hindistan – Birleşik
Arap Emirlikleri, 2011, 146'
7 /10
7 /10