Jusqu'à la garde / Velayet / Custody

28.3.18

Jusqu'à la garde / Velayet / Custody

Miriam ve Antoine Besson çifti boşanmıştır; ancak çocuklarının velayeti ile ilgili anlaşmazlıklar devam etmektedir.

Miriam, kocasının şiddete meyilli olduğunu iddia ederek, oğulları Julien’in velayetini almak ister.
Antoine ise baba olarak hor görüldüğünü, çocuklarından uzaklaştırıldığını iddia edip karşı tarafı suçlar.

Ayrılığı hazmedememiş, intikam peşindeki babasıyla; yaralı ve yorgun annesi arasında kalan Julien, küçük yaşında kendini içinde bulduğu bu psikolojik savaştan en az hasarla kurtulmaya çalışacaktır.

Kısa filmi ile Oscar’a aday olan ve Velayet ile Venedik’ten En İyi Yönetmen ve En İyi İlk Film ödülleri dahil birçok festivalde ödüle layık görülen genç yönetmen Xavier Legrand’dan muhteşem bir ilk film.

Velayet, annesiyle babası arasında kalan bir çocuğun var olma mücadelesini, izleyiciyi adeta bir gerilim hattı üstünde bırakarak anlatıyor.

Ödüller:

2017 Venedik Film Festivali En İyi Yönetmen & Geleceğin Aslanı Ödülleri
2017 San Sebastian Film Festivali İzleyici Ödülü (Avrupa) & Başka Bir Bakış Ödülü
2017 Toronto Film Festivali Festivali Platform Bölümü Yarışma Filmi
2017 Zürih Film Festivali Özel Mansiyon

Filmin mmknmrtb notu ::

Erkek milletinin olduğu yerde, yani her yerde -kadınlara yönelik başta olmak üzere- her türlü şiddetten örnekler görmek, özellikle biz Türkler için öylesine aşina bir durum arzediyor ki bir kanıksamadan bile bahsedebiliriz artık..

Fransa'daki mevcut durumun bizdeki kadar 'mutat' bir özellik göstermediğini düşünürsek eğer, bizi bile oldukça etkileyen bu öykünün onlar üzerindeki çarpıcılığını hayal etmek, mümkün..

"Babasından gördüğü kabalık ve şiddet, farkında olmadan ya da ister istemez, ikinci bir deri gibi benliğine işlemiş vaziyette büyümüş bir adamdan nasıl bir koca, nasıl bir baba olmasını umuyordunuz ki?" sorusunun yanıtını bizden beklemeyecek kadar 'gerçekçi' takılan film, erkeğin ham maddesinde zaten bulunan tatminsizliği, umursamazlığı ve zavallılığı da bu gerçeğe katık ediyor..

Ey kadınlar!.
Her gördüğünüz yakışıklıyı, size göz süzen, bıyık buran, hoş şeyler söyleyeni ya da her cüzdanı şişkin adamı birer müstakbel koca gibi görme gafletinden uzak durunuz; seçmesini biliniz ve tam olarak tanıyana kadar da deneyiniz ve gerçekten de koca/baba olabilecek adamı bulduğunuzdan emin olunuz..

Evet hakkınızdır ve keyfinizdir; her türlü herifle gününüzü gün ediniz, istediğiniz kadar da gönül eğlendiriniz; amma 'kandırdığınız/kandırıldığınız' her adamla da evlenmeyiniz; böylece, ne kendinizi yakınız, ne de arada kalacak masum yavrularınızı harcayınız..
Vesselam!.

7 /10