13.8.21

Free Guy / Gerçek Kahraman



Guy (Ryan Reynolds), Free City Bank’da basit bir hayat yaşayan bir banka memurudur. 

Her zaman pozitif enerji ve neşeli bir iyimserlik yayar ve yine her zaman güzel bir kahve içmeye hazırdır. 

En iyi arkadaşı Buddy (Lil Rel Howery) gibi, o da yaşam sevinciyle doludur, ancak Guy, aşırı şiddet içeren, serbest-dünya video oyunu Free City'de bir arka plan oyuncusu olduğunu keşfedince her şey değişir. 

Açgözlü patron Antwan (Taika Waititi) tarafından yönetilen Soonami Stüdyoları tarafından yayınlanan “Free City”, kaos ve yıkımın hüküm sürdüğü çok popüler bir oyundur. 



Oyuncular, kışkırtılmasa da düşmanlık ve barbarlık eylemleri gerçekleştirerek oyun içinde seviye atlayarak arsız bir varoluş yaşarlar. 

Guy, oyunda yönünü bulmasına ve bildiği tek hayatın gerçek olmadığı gerçeğiyle yüzleşmesine yardımcı olan seksi Molotovgirl (Jodie Comer) ile tanışır ve hemen ona âşık olur. 

Gerçek dünyadaki adı Millie olan Molotovgirl’ün, Soonami ile bir derdi vardır, çünkü Antwan'ın kodları kendisiyle, arkadaşı olan Soonami programcısı Keys'in (Joe Keery) şirkete sattığı bir oyundan aldığına inanmaktadır.

Guy, sınırların olmadığı gülünç bir dünyada iyi bir insan olarak daha aktif bir rol üstlenmeye başladığında hem oyuncular hem de OOK’ler (oyuncu olmayan karakterler) şampiyon olur ve Guy kendi hikayesinin kahramanına dönüşür.. kendi yeniden yazdığı bir hikâyenin. 

Guy'ın popülaritesi artmaya devam edince, Antwan, “Free City”nin ve devamı olan “Free City: Katliam”ın geleceğine yönelik ciddi tehdidi fark ederek, Keys'i ve Mouser (Utkarsh Ambudkar) adlı bir Soonami kod yazarını, Guy’ı oyundan silmesi için görevlendirir. 

Şimdi dünyasını kendi tarzında kurtarması gereken kişi Guy olmalıdır.

13 Ağustos 2021 Cuma günü sinemalarda vizyona giren, 20th Century Studios'un destansı macera-komedisi Free Guy / Gerçek Kahraman'ın başrollerini Ryan Reynolds, Jodie Comer, Joe Keery, Lil Rel Howery, Utkarsh Ambudkar ve Taika Waititi'nin paylaşıyor. 

Hikayesini Matt Lieberman’ın yazıp Zak Penn ile senaryolaştırdığı filmi Shawn Levy yönetti. 

Filmin yapımcılığını Ryan Reynolds, p.g.a., Shawn Levy, p.g.a., Sarah Schechter, Greg Berlanti ve Adam Kolbrenner yaparken, idari yapımcılığını Mary McLaglen, Josh McLaglen, George Dewey, Dan Levine ve Michael Riley McGrath üstlendi.




Başlarken


2018 yazıydı ve film yapımcısı Shawn Levy, Ryan Reynolds'tan bir kısa mesaj aldığında bir sonraki projesini düşünüyordu. “'Hey, gelecek bahar ne yapıyorsun? Sanırım bizim için bir şeyim var.' Mesaj hala telefonumda duruyor," diyor Levy. 

“Böylece Matt Lieberman'ın ‘Gerçek Kahraman' senaryosunu okudum ve ertesi gün Ryan ile tanıştım. Bunun büyük bir fikir, hayran olduğum ve birlikte çalışmak istediğim bir aktör ve tekillik, özgünlük ve eğlencenin mükemmel birleşimi olduğunu anladım.”

Reynolds şöyle diyor: “Bir senaryoyu elinize aldığınızda bu kadar net bir şekilde tanımlanmış bir kavisi olan karakteri zor bulursunuz ve ben buna bayıldım.”

Hollywood'un çok yönlü başrol oyuncularından biri olan Reynolds, yakışıklılığını ve komedi yeteneklerini “Teklif”, “Van Wilder” ve “Hayat Sana Güzel” gibi filmlerde sergiledi ve “Safe House, "X-Men Origins: Wolverine" ve elbette, “Deadpool” ve “Deadpool 2” ile kahraman filmlerindeki başarısını kanıtladı.

“Shawn ve ben yıllardır birlikte çalışmak istiyorduk. Sadece bir sanatçı olarak değil, bir insan olarak da uzun zamandır onun hayranıyım” diye açıklıyor Reynolds. “Sanırım hikâyede benimle aynı şeyleri gördü. Dileklerin gerçekleşmesiyle ilgili hikayeleri özlüyorum ve bu beni gerçekten düşündürdü ve bence Shawn'ı da benzer şekilde etkiledi."

Çok fazla iş olacağını fark eden ikili, senaryoyu son haline getirmek ve dünyayı doğru şekilde inşa ettiklerinden emin olmak adına her sahneyi gözden geçirmek için senarist Zak Penn (“Ready Player One”) ile çabucak masaya oturdu. 

Reynolds, “Shawn tam olarak birlikte dünyalar inşa etmek isteyeceğiniz bir adam, çünkü o sadece bu alanda engin deneyime sahip olmakla kalmıyor, aynı zamanda bu konuda çok iyi” diye açıklıyor.

Filmleri arasında “Müzede Bir Gece” üçlemesi, “Date Night” ve “Reel Steel”in yer aldığı Levy, son birkaç yılını yapım şirketi 21 Laps'ı güçlendirmek için harcamıştı. Ayrıca popüler Netflix dizisi “Stranger Things” ve gişe rekoru kıran “Geliş” ile sonuçlanan verimli bir dönemdi. 




Levy şöyle açıklıyor: "Müzede Bir Gece” serisini bitirdiğimde, bazı şeylere hayır demek için bir adım geri atmaya ve odağımı prodüksiyon şirketimi kurmaya kaydırmaya karar verdim. 'Geliş' ve 'Stranger Things'de çok şanslıydık. Ben de her sezon biraz Stranger Things yönetiyordum, bu yüzden yanlış filmleri geri çevirmek zor olmadı.” 

Lieberman (“Addams Ailesi”) ve Penn'in senaryosu, aksiyon, mizah ve duyguyu bir arada barındırıyor ve kimsenin tahmin edemeyeceği bir zamanlamaya sahip. Lieberman, “Başından beri, ‘Gerçek Kahraman’ özgür irade üzerine bir meditasyon oldu” diyor. “Hayattaki konumumuzu kabul etmek mi zorundayız, yoksa programlamamızdan kopmak ve çevremizdeki dünyayı değiştirmek mümkün mü? Altı yıl önce bu fikir aklıma geldiğinde, bu temanın ne kadar ileri görüşlü olacağı hakkında hiçbir fikrim yoktu.” 

Levy, “Gerçek Kahraman, yalnızca yaratılmış sahte bir dünyada var olmuş ve bir masumun saflığına ve iyiliğine sahip olan bir adamın yolculuğu” diyor. “Sonuç olarak, böyle karakterlerde hepimizin sevdiği mizahı elde edersiniz, ancak aynı zamanda inanılmaz derecede kök salabilen, savunduğumuz ve mücadelelerini içtenlikle hissettiğimiz, nihai zaferlerini çok tutkuyla kutladığımız bir kahramanımız var.” 

Guy, arka plandan ön plana geçerek, “Free City”nin tüm sıra dışı unsurlarıyla karşılaşıyor. Levy, “Bir yandan, film biraz varoluşsal bir kriz, ancak yanında da sınırsız bir dünyada azami güç konusunu da barındırıyor” diyor. 

Guy bir video oyununun alternatif gerçekliğinde var olmasına rağmen, Levy “Gerçek Kahraman”'ın gerçeklerinin evrensel olduğunu söylüyor. Levy, “Bu hepimizin özlediğini düşündüğüm zihniyet değişimiyle ilgili, ki bu da 'Bekle, belki hayatım bana verilenden daha büyük olabilir' şeklinde bir geçişle ilgili” diyor. 

"Belki hayat başıma gelen bir şey olmak zorunda değildir, belki benim yapabileceğim, tanımlayabileceğim bir şeydir, belki de benim hikayem ilerledikçe yeniden yazabileceğim bir şeydir. Bunun temel ve evrensel bir insan özlemi olduğunu düşünüyorum.” 



Oyuncular


Ryan Reynolds'un canlandırdığı Guy gerçekten bir alışkanlık yaratığı. Aynı günlük rutine sahip ve hiçbir zaman olağanüstü bir şey yapmıyor veya başarmıyor. Dışa dönük ve her zaman neşeli, ama biraz naif, 90'ların pop divalarının hayranı olan Guy, büyük bir şehir bankasında memur. Reynolds, “Hayatında bir tür yazarlık ve bir tür aidiyet arayan Guy karakterine âşık oldum” diye açıklıyor. “Çocuksu bir masumiyeti var ve her gün yaşadığı çok ezbere bir kalıp var.” 

Reynolds şöyle devam ediyor: “Fazlasıyla iyimser ama sonra büyümesine yardımcı olan bir kadınla tanışıyor ve bence bu birçok insanın ilişki kurabileceği bir şey. İlginç ve benzersiz şekillerde büyümesine yardımcı oluyor ve sonuç olarak kendi kendine eylemde bulunma ve kendi başına düşünmeye başlama yeteneği kazanıyor.” 

Yönetmen/yapımcı Shawn Levy şöyle diyor: “Ryan'ın karakteri Guy, bence, 'Big'teki Tom Hanks'in, 'Elf'teki Will Ferrell'in soyundan geliyor, muazzam bir çekiciliği olan biri. Ryan Reynolds'ın mizahına sahip, ancak 'Deadpool' serisinin alaycılığı yok (ve açıkçası o da çok sevdiğim bir seri). Bu Ryan, ama onu görmediğimiz bir şekilde, biraz daha şaşkın, iyi ve masum.” 

Levy sözlerine şöyle devam ediyor: “Ryan'ın benzersizliği, böylesine müthiş bir aksiyon kahramanı olabilmesi, ancak bunu asla mizahsız bırakmaması ve bunu her zaman kendinden bir şeyler katma isteğiyle yapması. Kendine de her zaman dünyaya baktığı mizah gözlükleriyle bakabiliyor.” 

“Killing Eve”in Emmy® ödüllü yıldızı Jodie Comer, Millie ve Molotovgirl'ün ikili rolünü üstleniyor. Millie, Guy'ın hayatına giren güzel, zeki ve biraz içine kapanık bir video oyunu tasarımcısı ve programcısı. 

Millie ve Guy, arka plandaki sıradan rollerinden kurtulmanın yollarını aramaktadır. Serbest dünya video oyunu “Free City”deki avatarı, Guy'ın kaderinin gidişatını değiştirmesine yardım eden Molotovgirl adında, dize kadar deri çizmeli, gizemli, esaslı bir İngiliz motorcu kızıdır. 

"Millie çok zeki. Çok akıllı ve kararlı. Kendine inanıyor, buna hayranım. Ve komik," diyor Comer. "Ama sanırım en çok sevdiğim şey, başına kötü bir şey gelse bile, işleri düzeltmeye kararlı olması." 



Yapımcılar, Reynolds'un deyimiyle “destansı” olan gerçekten şaşırtıcı birkaç aktrisle tanıştılar. Reynolds devam ediyor, “Jodie son adaylarımızdan biriydi ve sanki ilk filmindeki Meryl Streep’i izliyor gibiydiniz… hiç unutamayacağımı düşündüğüm sihirli anlardan biriydi. Karşılıklı oynadığımız seçme sahnesini berbat ettiğimi hatırlıyorum çünkü sahneyi bedenimin dışından izliyordum ve işinde ne kadar incelikli olduğuna ve ne kadar iyi olduğuna gerçekten hazırlıksız yakalandım. Bir sahnede iyi olmadığını düşündüğünde bile benim olabileceğimden daha iyiydi… Hepimiz Killing Eve'i seviyoruz ve Villanelle'i oynayan kişinin o olduğunu biliyorduk, bu yüzden bunun nasıl olacağını görelim dedik ve tabii ki akıllara durgunluk veren bir sonuç çıktı." 

Oyuncu, Shawn Levy ve Ryan Reynolds ile çalışma fırsatı bulduğu için çok heyecanlanmış. “Ryan, dünyadaki en komik insanlardan biri ve çoğunlukla onunla sahneler çekeceğimi, partneri olarak çalışacağımı bilmek korkutucuydu” diyor. “Ayrıca, karşılaşacağım zorluk, prodüksiyonun boyutu ve iki karakteri oynamanın çok yönlülüğü… ama bu zorluklar beni ileri itti.” 

“Gerçek Kahraman”ın merkezindeki aşk hikayesi, ilk başta çok farklı görünen iki karakter olan Guy ve Molotovgirl arasında. Guy masum ve Molotovgirl sert bir hicivci, ama Guy da Millie gibi önemsiz bir şekilde arka planda yaşıyormuş gibi hissetmiş. Levy, “Bu iki yabancı arasında, kendini sınırda kalmış hisseden, bir araya gelen, bunun nasıl bir his olduğunu anlayan ve sonuç olarak birlikte kahraman olan bu iki insan arasında, bir bağlantı var” diye açıklıyor. “Bu, arka plandan ön plana, kenarlardan kahramanlığa giden iki karakterin inanılmaz romantik uzlaşısı ve bunu birlikte yapıyorlar.” 

Comer’ı ayrıca bir video oyununun aksiyonunu sunmak için gerçek dünya yaklaşımını benimsemek de etkilemiş. Comer, “'Gerçek Kahraman'da sevdiğim şey, canlı aksiyon olmasıydı” diyor. “Karakterlerde ve oyun dünyasında, aksi olsa kopuk hissedeceğimiz türden bir insanlık yaratıyor. Bu karakterlerle ilişki kurmamızı ve onların hissettiklerini hissetmemizi sağlıyor.” 

Guy varoluşsal ikilemini önce tek boyutlu en iyi arkadaşı ve Free City’nin sürekli soyulan bankasında güvenlik görevlisi olan Buddy ile paylaşır. “Get Out”, “Brittany Runs a Marathon” ve “Good Boys” gibi filmlerde izleyicileri büyüleyen Lil Rel Howery, Buddy’i canlandırıyor. Guy gibi, o da “Free City”de arka planda oynayan bir oyuncu ama Guy'ın aksine, konfor alanından çok uzaklaşmaktan rahatsız oluyor. 



Yapımcılar komedide çevik aktörler arıyorlardı, ancak sonunda rol verdikleri aktörlerin inkâr edilemez bir derinliği var. “Lil Rel Howery, şaka üstüne şaka yapacağını ve anlatıyı biraz daha zorlamama izin vererek yükün bir kısmını üzerimden almasının harika olacağını düşünerek rol verdiğimiz aktörlere mükemmel bir örnek”diyor Reynolds. "Ama, komik olmasının yanı sıra, Rel duygusaldı. O her sahnede güzel ve bu planlayamayacağınız bir şey. Bunu gördüğünüz anda ölümsüzleştirmeniz gerekiyor ve Tanrıya şükür bunu yaptık, bazılarını kameraya almayı başardık.” 

Netflix'in popüler dizisi “Stranger Things”de Levy ile çalışan aktör Joe Keery, “Free City”yi programladığı şirket olan Soonami Studios için çalışan, yakışıklı ve yetenekli bilgisayar dehası Walter “Keys” McKeys'i canlandırıyor. 20'li yaşlarında bir milenyum çocuğu olan Keys, Millie ile arkadaştır. Birlikte Soonami tarafından satın alınan ve daha sonra kullanılmayan bir video oyunu yaratmışlardır. Ancak ona karşı hisleri, Millie'nin fark ettiğinden çok daha derine inmektedir. 

Keery, “Keys ile tanıştığımızda biraz içe dönük ve son derece sadık biri” diye açıklıyor. “Ancak hikâye boyunca daha da güçleniyor, çizgisi Guy'ınkine benziyor- her karakter hayatlarının kontrolünü yeniden kazanmak için adımlar atıyor. Her zaman bu mesajla bağlantı kurdum.” 

Utkarsh Ambudkar (“The Broken Hearts Gallery,” “Pitch Perfect”), Soonami'nin “Free City” için komik, huysuz, idealist bir kod yazarı olan Mouser’ı canlandırıyor. Oyunun yaratıcısı Antwan'a son derece sadık ve bağlılığını kanıtlamak için her şeyi yapar. Oyuncu, seçme sürecinde Mouser'a özgün bir yorum katarak karaktere bir rock yıldızı duyarlılığı ekledi. “Bu rol için seçmelere katıldığımda herkesin oraya bir oxford ya da polo tişört giyerek ya da bilgisayar ineğinin neye benzemesi gerektiğini düşünüyorlarsa öyle giyinerek gideceklerini düşündüm, ancak video oyunu programcıları ve yayıncıları rock yıldızlarıdır ve rock yıldızları gibi giyinirler” diyor Ambudkar. “Kendilerini rock yıldızları gibi yansıtıyorlar. Topluluklarında çok büyükler ve Mouser'ın bunu yansıtmasını istedim. O rock yıldızı zihniyetiyle çalışıyor.” 

Guy sıradan kodlarından kurtulurken, Keys ve Mouser, Guy'ı edepsiz bir rüşvetçi polis ve çalışkan, kana susamış, hırpalanmış pembe tavşan kılığında dışarı çıkarmak için "Free City" dünyasına dalar. Ambudkar, "Bu, Mouser'ın düşünce tarzı," diyor. "Tavşanların ölümcül yaratıklar olduğunu düşünüyor ve bunu yansıtmayı seçiyor, yani bu onun tarzı." 

Oscar® ödüllü senarist (“Tavşan Jojo”) ve yönetmen (“Thor: Ragnarok”) Taika Waititi, Soonami şirketine çok para getiren“Free City”nin arkasındaki açgözlü patron Antwan’ı oynuyor. Gürültücü, kaba, iğrenç ve sözlü tacizde bulunan bir narsist olan Antwan, yakında çıkacak olan “Free City: Katliam” için hazırlanıyor. 

Levy, “Antwan, Millie ve Keys'in oyun kodunu bir şekilde alıp çalan kötü adam ve bununla muazzam bir zenginlik, telif hakları ve şöhret elde ediyor, ancak onlara herhangi bir atıf veya para vermeden” diyor. "O kötü bir adam ve bir bakıma da lezzetli ve onu, harika bir yönetmen olmasının yanı sıra, birlikte çalıştığım en yetenekli komedi sanatçılarından biri olan Taika oynuyor." 

Levy şöyle devam ediyor: “Taika zaten komik olan bir senaryoyu ele alıyor ve harikulade bir seviyeye çıkarıyor. Zihni çok hızlı ve bu yüzden Antwan, bence zamansız bir kötü adam. Hem zevk aldığınız hem de ölümüne nefret ettiğiniz biri ve Taika'nın sınırlarda yürüyebilmesi ve onu hem tiksindirici hem de komik kılabilmesi, o adamın yeteneğinin bir kanıtı." 

Waititi rolünde ilgisini çeken şeyin ne olduğunu şöyle açıklıyor: “Senaryoyu okurken, oyun dünyasının içinde olma ve bu karakterlerin nasıl etkileşime girdiğini ve insanların avatarlarla gelip arabaları çaldığını, suç işlediğini, 'Free City'de yapılabilecek her şeyi yaptığını ve bunun onları nasıl etkilediğini görme fikri beni çok etkiledi.” 

"Taika bir canavar" diye ekliyor Reynolds. “Kelimenin tam anlamıyla, sadece kullanmadığımız sahnelerden oluşan bir film yapabilirdik. O her anında bir efsane. Yaptığı şeyler, zihninin çalışma şekli, ne kadar hızlı ve refleksif olduğu, gerçek dışı.” 

Aralarında Imane “Pokimane” Anys, Lannan “LazarBeam” Eacott, Seán William “Jacksepticeye” McLoughlin, Tyler “Ninja” Blevins ve Daniel “DanTDM” Middleton’ın da bulunduğu video oyun dünyasının en etkili isimlerinden bazıları “Gerçek Kahraman”da küçük rollerde yer aldı. 



Kamera Arkası


“Gerçek Kahraman” filminin ana çekimleri, Nisan 2019'un sonundan başlayarak 68 gün boyunca Boston'da ve çevresinde gerçekleşti. Yönetmen/yapımcı Shawn Levy'ye yardımcı olan yetenekli yaratıcı ekipte şu kişiler yer aldı: görüntü yönetmeni George Richmond, BSC (“Rocketman,” “Kingsman: The Secret Service”), yapım tasarımcısı Ethan Tobman (“Black Is King”), film editörü Dean Zimmerman, ACE (“The Darkest Minds,” “Real Steel”), kostüm tasarımcısı Marlene Stewart (“The Fate of the Furious”, “Date Night”), besteci Christophe Beck (“Karlar Ülkesi II”, “Ant-Man”), görsel efekt süpervizörü Swen Gillberg (“Hızlı ve Öfkeli 7”) ve dublör koordinatörü Chris O'Hara (“Venom”, “Uğur Böceği"). 


“Free City” Görünümünü Yaratmak  


Görüntü yönetmeni George Richmond'a bir filmde iki film çekmek gibi eşsiz bir görev verildi. Gerçek dünyada geçen sahneler için DP ve ekibi, Super 35 Alexa Mini kameralar ve AWZ Geniş Anamorfik Yakınlaştırma ve ATZ Uzun Anamorfik Yakınlaştırma özelliğine sahip eksiksiz bir Panavision G Serisi Anamorfik lens seti kullandı. Levy, “Gerçek dünyayı, son derece havalı, lacivertler, griler ve siyahlarla dolu oldukça titiz bir renk paleti kullanarak çektik ve kesinlikle bir ilke imza attık” diyor. "Kamera çalışması zordu ve çok fazla ön plan ve yoğunluk ile elde çekildi." 

“Free City” video oyunu dünyası için Geniş Formatlı Alexa 65 kameralar ve bir Super 35 Alexa Mini kamera ile eksiksiz bir Panavision Sphero 65 prime lens seti ve Legacy Ultra Speed ​​Prime'lar kullanıldı. “Free City” çok daha canlı, daha sıcak bir renk paletine sahip ve kompozisyonlar daha temiz, daha geniş açılı, daha önden, daha simetrik" diyor Levy, "böylece gerçek dünya ile video oyunu dünyası arasında herhangi bir görsel karışıklık olmadan, gerçekler arasında ileri geri zıplamanın bu tür bir dinamizmini, eğlencesini ve görsel çeşitliliğini elde ettik.” 

Yapım tasarımcısı Ethan Tobman için en büyük zorluklardan biri, varlığı sonradan akla gelen bir karakter için bir ev ortamı yaratarak Guy karakterini geliştirmeye çalışmaktı. Guy'ın dairesi için ayrıntısız bir bakış açısı seçti. “Bu filmde yaptığımız en zor set en basit setti ve kesinlikle filmdeki en küçük setlerden biriydi ve bu Guy'ın dairesiydi. Karaktersiz bir karakterin yaşadığı bir apartman dairesini nasıl tasarlarsınız, nasıl dekore eder ve yaşarsınız?” 

Tobman, "Bir defteri, bir kurşun kalemi ve bir kalemtıraşı var ama kalemleri hiç açmamış" diye devam ediyor Tobman. "Duvarında kitaplar var, bir sürü kitap var ve hepsi renk uyumlu, ama sırtlarında metin yok, başlıkları yok, içlerinde metin yok. Dolabında mısır gevreği var ama hepsi aynı mısır gevreği. Yediği tek şey bu. Masası, dolabı, banyosundaki dolap, yere değmiyorlar, sadece duvarlarda süzülüyorlar. Bu, yapması son derece eğlenceli bir setti, ama aynı zamanda en zoruydu.” 

Tobman ayrıca Boston'ı tuval olarak kullanarak bir video oyunu dünyasının gerçek hayattaki bir versiyonunu yaratmakla görevlendirildi. “Daha ilk günden, video oyunu ortamını, gerçek dünyayı zenginleştirerek, doygunluğu, renk paletini, dokuyu ve geometriyi değiştirerek, onun içinde elde etmek istediğimizi biliyorduk" diyor Tobman. “Bu, onu aynı konuyu işleyen diğer filmlerden ayıran şey, aynı zamanda hem Shawn'ın hem de benim hissettiklerimiz, duygusal olarak daha bağlı hissetmenizi sağlıyor ve biz onu altüst etmeden önce gerçekliğe biraz daha kök salmış hissediyorsunuz.”

Sonuç olarak, Tobman ve ekibi hem fiziksel hem de sanal dünyada var olabilecek setler ve aynı zamanda mobil set parçaları oluşturdu. Tobman, “Lojistik olarak tamamen farklı bir yaklaşım” diyor. "Gerçek mekanlarda çekim yapıyorduk ve her vitrini, her tabelayı, her reklam panosunu, her trafik ışığını, her aracı değiştiriyorduk." 



Levy, “Bu filmin gerçekten ne kadar büyük olduğunu 'Gerçek Kahraman'ı hazırlamaya başlayana kadar fark etmedim” diyor. “Film, her şeyin mümkün olduğu bir video oyunundaki yaşamı örneklemek için tonlarca görsel efektle dolu, ancak yarım düzine aksiyon sahnesi de var. Ve filmin görsel olarak ölçeği ve kapsamı nedeniyle, zihnimi özgürce kullanmak inanılmaz derecede tatmin ediciydi. Video oyunu olan bir dünyada, kelimenin tam anlamıyla her şey mümkündü. Gerçeklik kurallarına, yerçekimi kurallarına, kütle, yoğunluk, fizik kurallarına ya da anlamadığım diğer bilimsel şeylere uymak zorunda değildim. Hayal ettiğimiz her şey gerçekleşebilirdi… ve ekibim ve ben büyük hayaller kurduk.” 

Levy, “Benim için en büyük zorluk, akıllara durgunluk verecek derecede karmaşık sahneleri çekmek ve onları görsel olarak tatmin edici ama aynı zamanda her zaman mizah ve eğlenceyle dolu bir şekilde hayata geçirmekti” diyor. “Bu tonları sürekli dengelemek, benim için her gün ulaşmam gereken seviyeydi.” 

Yapım, “Free City” dünyasını hayata geçirmeye yardımcı olmak için bir dizi farklı sponsorun desteğini aldı ve hepsi video oyunu atmosferine renk ve heyecan katmaya yardımcı oldu. Bunlara Ducati, General Motors, Under Armour ve Acer dahil. 

Filmde Guy, her gün bir mağaza vitrininde gördüğü bir çift ayakkabıya imreniyor, ancak bir NPC olduğu için onları alamıyor. “NPC'lerin banka bakiyeleri değişmez. İstekleri ve başarıları asla değişmez çünkü tasarım gereği farklı olmaları gerekmez” diyor Levy. "Yine de bu ayakkabıları istiyor ve bir gün, bir bilinç uyanışı sayesinde onları alabiliyor." 

Yapımcılar, gerçek dünyada olmayan bir çift süper havalı, türünün tek örneği ayakkabı yaratmak için Under Armor'dan yardım aldılar. Levy, “Under Armour bu zorluğu üstlendi ve birlikte 'Free City' dışında hiçbir yerde olmayan bir ayakkabı tasarladık” diyor. 

Ducati, yapım ekibine, filmin karakterlerinden biri için her çeşit motorla dolu bir depo sağladı. Levy, "Onlar eski, yeni, klasik ve son derece gibi radikal Ducati motosikletleriydi ve ayrıca bizim için ısmarlama yeni motosikletler de ürettiler" diye açıklıyor. “Bir video oyununda olsaydınız, gerçek dünyada ucuza satın alabileceğiniz ortalama bir motor istemezdiniz, mümkün olan, aklınızdaki en harika motoru isterdiniz ve Ducati bunu mümkün kıldı." 

“Free City” bir video oyunu olduğu ve video oyunlarında hayat hırslı bir şekilde yaşandığı için, yapımcılar video oyun dünyasının sokaklarını öne çıkan araçlarla doldurmak istediler ve General Motors oyuna girmekten çok mutlu oldu. Levy, "İnsanları internet gerçekliğine ait modeller, kişiselleştirilmiş sürümler ve renklerle caddelerde görmek istedik ve GM ile olan ortaklığımız bunun büyük bir parçasıydı" diyor. "Free City’nin sokaklarında biraz bizimkine benzeyen ama çok daha iyi hissettiren, müthiş dedirten bir araç filomuz vardı." 

Acer, Keys (Joe Keery) ve Mouser'ın (Utkarsh Ambudkar) çalıştığı Antwan (Taika Waititi) tarafından yönetilen oyun şirketi Soonami Studios'un gerçek dünya ofislerinde geçen film bölümlerinin süslenmesine yardımcı oldu. "Acer bize bir ton dizüstü ve masaüstü bilgisayar sağladı, çünkü herkesin bildiği gibi, sıkı oyuncular, oyun deneyimi ve oyun grafikleri için özel olarak tasarlanmış en iyi, üst düzey ürünlerle oynar." 



Karakterleri Hayata Getirmek


Guy'ın bej pantolon ve sıradan bir mavi kısa kollu düğmeli gömlekten oluşan fiziksel görünümü filmin çoğunda aynı kalıyor ve Reynolds ilhamı karısı aktris Blake Lively'den almış. 

Reynolds, “Guy'un kendi dünyasında çok gerçek ve aklı başında, aynı zamanda ikonik görünmesini ve hissetmesini sağlamanın bir yolunu arıyordum, bu yapılması zor bir şey” diye açıklıyor. “Filmlerdeki herkes gibi ona da her gün kıyafetini değiştirttik ama sonra Blake bir Cadılar Bayramı kostümü düşünmemiz gerektiğini söyledi. Bu yüzden Guy'ı şeker mi şaka mı yapanlar, Cadılar Bayramı ve kostüm giyen insanlar açısından düşünmeye başladım ve kendime, 'Herkesin ilk bakışta tanıyacağı bir şey ne olabilir?' diye sordum. Böylelikle mavi gömlek ve bej pantolon aklıma geldi.” 

Reynolds şöyle devam ediyor: “O andan itibaren Guy demeyi bıraktık ve ondan mavi gömlekli adam olarak bahsetmeye başladık, ki bu daha da bir iç dünyası, kimliği ya da herhangi bir şeyi, bir yolculuğu olmayan birine hitap etmek için kullanılan daha da genel bir tanım.”

Kostüm tasarımcısı Marlene Stewart, bir oyuncu için çok farklı iki görünüm yaratma konusunda bariz bir zorluk yaşadı. Comer, Millie ve Molotovgirl arasındaki üslup farklılıklarını şöyle anlatıyor: “Molotovgirl’ün dize kadar deri çizmeleri, kahverengi deri pantolonu, pratik olduğu için diz pedleri ve bir tür demir göğüs zırhı var. Beyaz, çok feminen bir bluz giyiyor ve içinde bir sürü renk olan inanılmaz bir peruk takıyor. Yani çok sert bir dış görünümü vardı. Millie ise saçlarını at kuyruğu yapan… daha çok kot pantolon-tişört tarzında bir kız, kendini fazla ciddiye almayan biri. Sabah kalkıp dolabında eline ne geçerse giyip işe gittiğini hayal edebiliyordum.” 

“Gerçek Kahraman”daki kostümler, oyuncunun karakterini bulmasına yardım etme konusunda vazgeçilmezdi, çünkü ona bir güç hissi verdi. Comer, “Molotovgirl, oyun dünyası aleminde çalışan 20li yaşlarda bir kadın ve bir erkeğin ideal avatarından uzak bir avatar yaratmış” diyor. "Kostümün nasıl olması gerektiği konusunda çok fazla gel git yaşandı ama bence sonunda ortaya çıkan şey gerçekten harikaydı." 



Aksiyon Sahnelerinin Tasarlanması


Aynı zamanda ikinci ekip yönetmeni olarak da görev yapan dublör koordinatörü Chris O'Hara, onları dövüş formuna sokmak için Comer dahil bütün oyuncularla yakın çalıştı… ve bu, aktristin zevk aldığı bir deneyimdi. "İnanılmazdı. Tamamen yeni bir deneyimdi” diyor. “Çok yorgundum ama öğrenmeye de çok hazırdım. Dürüst olmak gerekirse, dublör ekiplerini takdir etmeye yeni başladık, düşünsenize bütün gün bunu yapıyorlar. Bana çok iyi öğrettiler ve o kadar sabırlılardı ki, elimden gelenin en iyisini yapmak istedim.” 

“Gerçek Kahraman” O'Hara'ya eşsiz bir fırsat sundu, çünkü Guy günlük rutinini sürdürürken arka planda görünen tüm aksiyonu yaratmakla görevlendirildi. “Yaptığımız pek çok şey göreceksiniz, bunlar daha çok ön plana çıkmayan, ancak kahramanın çok arka planında gerçekleşen şeyler. Ve aslında küçük Paskalya yumurtaları gibi. Sahne arkasındaki bu küçük detayları görmek için muhtemelen filmi iki kez izlemeniz gerekecek," diyor O'Hara. 

O'Hara'nın dublör koreografisi, Guy'ın sıradan bir adamdan bir video oyunu süper kahramanına dönüşmesini içeriyordu. O'Hara için bu dramatik çizgi, Guy'ın hikayesini, becerilerinin gelişimi yoluyla anlatmasına izin verdi. O'Hara, "Video oyunu dünyası hakkında ilk aydınlanmayı yaşadığında beceriksizdir, neler olup bittiği hakkında hiçbir fikri yoktur, tıpkı ilk adımlarını atan bir bebek gibidir" diyor. "İlerledikçe, Guy'ın nasıl daha iyi olunacağını, nasıl daha fazla puan alınacağını öğrendiğini görüyoruz. Dövüş koordinasyonu söz konusu olduğunda da yeteneğinin gelişmesini görebiliyoruz.” 


“Gerçek Kahraman”ı Dünyaya Tanıtmak


Yapımcılar “Gerçek Kahraman”ı bir kahramanın başlangıç ​​hikayesi olarak görüyorlar ama pelerini, taytı ve süper güçleri olmayan bir kahraman. Yönetmen/yapımcı Shawn Levy, “Bizim Guy’ımız olağanüstü şeyler yapabilen sıradan bir adam” diyor. “Ayrıca bize yakın, bizim adımıza konuşan ve ilişki kurabileceğimiz bir kahraman.” 

Ryan Reynolds için Levy gibi iyi anlaştığı insanlarla çalışmak çok önemli. Reynolds, “Orada bir tür karşılıklı saygı var ve bu yaşlandıkça bir film setinde giderek daha değerli hale geliyor, yani akıllı insanlarla çalıştığınız fikri” diyor. “Bu, ekranda görünene de uygun olan iyi bir deneyim yaşamakla ilgili.” 

Sonuç olarak, oyuncular ve ekip üyeleri yakınlaştı. Yapımcılar Mary McLaglen ve Josh McLaglen zaten kardeşler ve Levy ve Reynolds'ın ailelerine olan bağlılığı, çekime ailevi bir hava kazandırdı ve bu da prodüksiyonu çok daha özel kıldı. 

Ortak senarist Matt Lieberman'a göre, “Shawn ve Ryan ile çalışmak bir rüyanın gerçekleşmesiydi. Birlikte çıkardığımız taslak için harika fikirleri vardı, gerçekten karakterlerin insanlığını ortaya çıkarmaya ve her gelişmenin taze ve benzersiz hissettirdiğinden emin olmaya çalıştık. Ryan, başından itibaren Guy karakteriyle nereye varmak istediğini sağlam bir şekilde kavradı ve Shawn ile onu gerçekten en çılgın beklentilerimin ötesine taşıdı.”

Joe Keery, “Shawn ile 'Stranger Things'de ve şimdi de 'Gerçek Kahraman'da, toplam iki kez çalışacak kadar şanslıydım” diye ekliyor. “Enerjisi ve tutkusu tüm oyuncu kadrosunu ve ekibi etkiliyor, çok işbirlikçi ve enerjik. Onu sette çalışırken izlemek, film yapımında bir ustalık dersidir.” 

Jodie Comer, “Böyle birinin etrafında olmak sizi de aynısını yapmaya zorluyor” diye ekliyor. Topun üzerinde olmanız ve sadece çizgilerinizi bilmekle kalmamanız, aynı zamanda masaya fikir ve daha fazlasını getirmeye de hazırlıklı olmanız gerekiyor. Shawn çok eğlenceli ve bence tavrı setteki atmosfere karıştı ve sonuçta filmde hissedebileceğiniz şey bu. Bu sette hiç kimse kendini fazla ciddiye almadı, ki bunu sevdim.” 

Reynolds, "Oyuncu kadrosu adına konuşuyormuş gibi olmak istemiyorum ama dürüstçe söyleyebilirim ki setimizin herkesin kendini güvende hissettiği bir yer olması için elimizden geleni yaptık. Özellikle genç aktörlerin harika performans sergilemek, berbat performans sergilemek ve hepimizin başına gelen tüm o şeyleri yapmak için kendilerini güvende hissettiklerinden emin olmak istedim. Utanç olmamalıydı çünkü bu yaratıcı süreci durduruyor.”

Comer, "Shawn ve Ryan hakkında sevdiğim şey, onların ne kadar umursadıklarını hissetmeniz ve bir oyuncu olarak bu onlara güvenmemi sağladı. İkisinin de çılgın bir enerjisi var ve sette böyle çalışmak gerçekten eğlenceli.” 

Reynolds, "Sonuçta, bu film tam bir neşe kaynağı" diyor. “İçsel bir deneyim ve seyircilerin böyle bir filmi beyaz perdede görmeme ihtimalini düşünmek çok üzücü. Tüm güvenlik protokollerinin yerine getirileceğini varsayarsak, insanların bunu sinemada, büyük ekranda, göğüslerinde yankılanan sesle deneyimlemelerini sabırsızlıkla bekliyorum. Bu, deneyimin çok büyük bir parçası ve bu, çok kapsamlı bir film, bu yüzden onu sinema formatında izlemek çok önemli.” 

Comer, “Her düzeyde destansı” diye ekliyor. “O kadar renkli ve sürükleyici ki, onu sinemada izlemek ve diğer insanların tepkilerini görmek için sabırsızlanıyorum. Kahkaha atmanın zor olduğunu düşünüyorum. İnsanlar içlerinden gülebilir ama bence yarattıklarımız insanlara tam bir kahkaha attıracak. Ve bu onlara iyi hissettirecek. İnsanlarla bunu paylaşmak için sabırsızlanıyorum.” 

Levy'ye göre, “Filmin teması, dünyayı yalnızca olduğu gibi kabul etmek değil, aynı zamanda onu etkileme gücüne sahip olduğunuzu anlamaktır. Bu mutlu olmadığı bir dünyada bireyin güçlenmesi ve bir değişiklik yapmak için kişisel çaba göstermesi ile ilgili. Başka bir deyişle, 'Gerçek Kahraman' bizi anlatıyor- hem gerçek hem de dijital evrenlerde bir araya gelen insanlar ve ortak bir topluluktaki neşe hakkında bir hikâye. Buna ihtiyacımız var.” 

Keery, “Böylesine çalkantılı bir yıldan sonra bu filmin, insanların hayatlarında küçük bir pozitif değişim yapmaları için itici güç olmasını umuyorum. Bana göre film bizi anlatıyor. Umarım gösterime girdiğinde ve insanlar sonunda izlediğinde, neşeyle ve sinemaya gitmenin ne kadar eğlenceli olduğunu hatırlayarak dışarı çıkarlar.” 

Levy, “Filmimizde oyun kültürünün temelinden bazı temalar var. Bu gerçek ben, ama belki de tercih ettiğim bir ben var” diyor. “Ve bir yere kadar, görünüşümüzü seçme şeklimiz, silahlarımızı seçme şeklimiz, deneyimlerimizi seçme şeklimiz, bunlar ilham verici. Ve benim için en iyi film deneyimlerinin yaptığı şey budur. Oturduğumuz koltuktan ayrılmamıza ve bizimkinden daha büyük bir dünyada yaşamamıza ve onu deneyimlememize izin verirler.” 



Oyuncular Hakkında


RYAN REYNOLDS (Guy/Yapımcı)


Zengin ve sürekli gelişen kariyerinde çeşitli drama, aksiyon ve komedi türlerinde sorunsuz bir şekilde geçiş yapan, Hollywood'un en farklı yeteneklere sahip erkek oyuncularından biridir. 

Reynolds, 20th Century Fox'un rekor kıran filmi “Deadpool”un Altın Küre® adayı yıldızı ve yapımcısıdır. Film Şubat 2016'da vizyona girdi ve dört günlük Presidents’ Day hafta sonunda 152,2 milyon dolara gişe hasılatı yaparak tüm zamanların en büyük 17 yaş üstü film açılışını ve gişe tarihindeki en büyük Şubat açılışını yaptı. Süper kahraman gücü aynı zamanda dünya çapında 750 milyon dolardan fazla hasılatla tarihin en yüksek hasılat yapan 17 yaş üstü filmi olarak “The Matrix Reloaded”ı tahtından indirdi. Film, iki Altın Küre adaylığı ile rekorlar kırmaya devam etti: Reynolds için en iyi erkek oyuncu adaylığı ve film için en iyi film adaylığı, onu komedi veya müzik kategorisinde Altın Küre adaylığı alan ilk canlı aksiyon süper kahraman filmi yaptı. Film ayrıca en iyi uyarlanmış senaryo dalında Writers Guild of America adaylığı ve en iyi film dalında PGA Award adaylığı aldı. Mayıs 2018'de vizyona giren ve merakla beklenen devam filmi Deadpool 2, "Deadpool"un milyar dolarlık bir seri olmasına yardımcı oldu, dünya çapında 748 milyon dolardan fazla hasılat elde etti ve onu "X-Men" evrenindeki en yüksek hasılat yapan film yaptı. 

Reynolds'un yeni filmleri arasında Samuel L. Jackson ve Salma Hayek’le 16 Haziran 2021'de çıkacak olan “The Hitman's Wife Bodyguard” ve 13 Ağustos 2021'de çıkacak olan Maximum Effort logosu altında yapımcılığını üstlendiği 20th Century Studios'un “Gerçek Kahraman” filmleri yer alıyor. Dwayne Johnson ve Gal Gadot'nun da rol aldığı dünya çapında bir soygunu konu alan Netflix filmi “Red Notice” ile yapımcılığını Maximum Effort ve 21 Laps'ın üstlendiği ve Shawn Levy'nin yönettiği bir zaman yolculuğu macerası filmi olan Netflix’in “The Adam Project”in yapımını tamamladı. 

Reynolds'ın Maximum Effort logosu altında geliştirilmekte olan bir film listesi var: Jason Bateman'ın başrolde oynadığı ve yönettiği “Clue”, Charles Dickens klasiği “A Christmas Carol”ın Will Farrell ile müzikal olarak yeniden tasarlanması, Lionsgate için “Shotgun Wedding”i ve John August (“The Nines”) ile yazacağı Netflix orijinal uzun metrajlı komedi filmi “Upstate”i de yazıp yönetecek olan John Krasinski ile birlikte “Imaginary Friends”. 

Oyunculuğun ötesinde, Reynolds başarılı bir girişimcidir. Dünyanın en hızlı büyüyen cini Aviation American Gin ve Mint Mobile'ın sahibidir. Fast Company’s 2020’de iş dünyasının en yaratıcı ismi, The Hollywood Reporter’da 2018 eğlence dünyasının en güçlü insanlarından biri olarak adlandırdı ve aynı zamanda günümüzde global medya işinde çalışan en güçlü 500 kişiyi sıralayan Variety 500'e dahil oldu. 

Reynolds kısa süre önce, renkli insanlara gelecek yapımlarında çalışma ve eğitim şansı vermeyi amaçlayan, kendi kendini finanse eden bir çeşitlilik ve katılım programı olan The Group Effort Initiative'i başlattı. Prodüksiyon şirketi Maximum Effort aracılığıyla yürütülen program, Siyah, Amerikan Yerlisi, renkli insanlar veya marjinal topluluklardan her yaştaki 10 ila 20 kursiyeri bir araya getirerek onlara gerçek film deneyimi yaşatmayı planlıyor. 

Son filmleri arasında şunlar yer alıyor: Netflix'ten “6 Underground”, Legendary/Warner Bros.'dan “Pokémon Detective Pikachu”, Samuel L. Jackson ile “The Hitman's Bodyguard”; ve Jake Gyllenhaal ve Rebecca Ferguson'la birlikte oynadığı uzay gerilim filmi “Life”. 2015 yılında “Mississippi Grind”, “Woman in Gold”, “The Voices” ve “Selfless” gibi çeşitli uzun metrajlı filmlerde rol aldı. Ryan Fleck ve Anna Boden'ın yönettiği “Mississippi Grind”, övgü dolu eleştirilerle Sundance'te gösterildi. The Weinstein Company'nin “Lady in Gold”unda Reynolds, II. Dünya Savaşı sırasında Viyana'dan kaçmak zorunda kalan ve Nazilerin ailesinden çaldığı bir tabloyu geri almaya çalışan Yahudi mülteci Maria Altmann'ın (Mirren) hikayesinde Helen Mirren ile rol aldı. Ünlü Fransız yönetmen Marjane Satrapi'nin Lionsgate'in seri katil komedisi “The Voices”ta Reynolds, konuşan evcil hayvanları psikopat kedi Mr. Whiskers ve köpek Bosco tarafından cinayete sürüklenen sorunlu, uyuşturucu bağımlısı bir fabrika işçisini canlandırdı. Reynolds ayrıca bu iki hayvanı da seslendirdi. Ayrıca Tarsem Singh'in yönettiği bağımsız uzun metrajlı film “Selfless”ta Sör Ben Kingsley ile rol aldı. 

Reynolds, 2013'te iki DreamWorks Animation filmini seslendirdi. “Turbo”da Reynolds, Indy 500'ü kazanma hayalleri olan Turbo adlı bir salyangozu seslendirdi. Filmde ayrıca Samuel L. Jackson, Maya Rudolph, Snoop Dogg ve Michelle Rodriguez'in sesleri de yer alıyor. Bundan önce Reynolds, DreamWorks Animation'ın “Crood’lar” filminde Guy'ı seslendirerek ilk animasyon filmini yaptmıştı. Filmde ayrıca Nicolas Cage, Emma Stone ve Catherine Keener'ın sesleri yer aldı ve film dünya çapında 508 milyon doların üzerinde hasılat elde etti. 

Diğer filmleri arasında şunlar yer alıyor: Denzel Washington'la oynadığı ve ilk hafta sonunda yurt içinde 40 milyon dolara açılan ve dünya çapında 208 milyon dolar kazanan Universal’in aksiyon gerilim filmi “Safe House”; Jason Bateman'la oynadığı Universal’ın komedisi “Hayat Sana Güzel”; popüler DC Comic'in Warner Bros. uyarlaması “Green Lantern”; ve gizem/gerilim filmi “Buried”. 

Beğenilen ve sinema açısından zorlu olan bu filmde Reynolds, kamera karşısına geçen tek oyuncu. 

2009'da Reynolds, Disney’in “Teklif” filminde Sandra Bullock’la romantik komedi başrolü oynadı. Film gişede 1 numara oldu ve dünya çapında 315 milyon dolar hasılat elde etti. Reynolds ayrıca “X-Men” spin-off’u “X-Men Origins: Wolverine”de Deadpool olarak görüldü. Hugh Jackman da dahil olmak üzere tüm yıldızlarla rol aldı ve film dünya çapında 365 milyon dolar hasılat elde etti. Ayrıca o yıl, Reynolds, galası Sundance Film Festivali'nde yapılan ve 2009 Gotham Ödülleri'nde takım performansı kategorisinde aday gösterilen Kristen Stewart'la birlikte “Adventureland”de rol aldı.

Reynolds'un diğer filmlerinden bazıları şunlardır: Universal Pictures’tan “Karton Adam” ve Working Title filmi “Kesinlikle, Belki”; yazar/yönetmen John August'un yönettiği “The Nines”; Working Title ve Universal Pictures’tan Joe Carnahan'ın yönettiği “Smokin' Aces”; ve gişede 1 numara olan ve dünya çapında 107 milyon dolar kazanan kült klasik filmin yeniden çevrimi olan “The Amityville Horror”; ayrıca kült favoriler “Waiting…” ve “Van Wilder”.

Reynolds, sayısız başrolüne ek olarak, Michael J. Fox Parkinson Araştırmaları Vakfı'nın yönetim kurulunda da görev yapmaktadır. Kasım 2007'de Reynolds, uzun süredir Parkinson hastalığının tahribatından mustarip olan babasının onuruna New York Şehri Maratonu'nu koştu. Reynolds’ın maraton koşusu, Michael J. Fox Vakfı için 100.000 doların üzerinde para topladı.



JODIE COMER (Millie/Molotovgirl)


BBC America'nın hızlı çıkış yapan dizisi “Killing Eve”deki Villanelle rolüyle tanınan İngiliz aktris. Phoebe Waller-Bridge'in yapımcılığını ve senaristliğini yaptığı dizide Sandra Oh ile başrolde yer aldı. Comer'ın Rus suikastçı rolündeki göze çarpan performansı, onu kısa sürede izleyiciler arasında favori haline getirdi ve ona 2019'da bir drama dizisinde başrol oyuncusu dalında Emmy Ödülü® ve başrol oyuncusu dalında BAFTA Ödülü kazandırdı. “Killing Eve”nin üçüncü sezonu 12 Nisan 2020'de BBC America ve AMC'de gösterime girdi ve Comer'a bir drama dizisinde başrol oyuncusu dalında bir Emmy Ödülü adaylığı daha kazandı. Dördüncü ve son sezonun prodüksiyonunun bu yaz başlaması ve bölümlerin 2022'de gösterime girmesi planlanıyor. 

Comer, kısa süre önce Ben Affleck ve Matt Damon’la oynayacağı 20th Century Studios'un “Son Düello” filmini tamamladı. Bu filmde senaryo yazarlarından biriydi – “Good Will Hunting”den bu yana ilk kez senaryo yazmış oldu. Eric Jager'ın “The Last Duel: A True Story of Crime, Scandal, and Trial of Combat in Medieval France” adlı eserine dayanan proje, Fransa'da yasal olarak yapılmış son düello hakkında gerçek hayata dayanan intikam dramını anlatıyor. Filmin 15 Ekim 2021'de gösterime girmesi planlanıyor. 

Nisan 2020'de Comer'ın lüks cilt bakım markası Noble Panacea'nın ilk küresel marka elçisi olduğu açıklandı. 

Comer'ın televizyon çalışmaları arasında şunlar yer alıyor: “The White Princess,” “Thirteen,” “Rilington Place,” “Doctor Foster,” “Lady Chatterley's Lover,” “My Mad Fat Diary,” “Remember Me,” “Inspector George Gently, "Vera", "Law & Order: UK", "Coming Up", "Casualty", "Good Cop", "Silent Witness", "Doctors", "Justice", "Waterloo Road", "Holby City" ve "The Royal Today.”


LIL REL HOWERY (Buddy)


Bir komedyen, oyuncu, yazar ve yapımcıdır. Onu tarihin en büyük Netflix filmlerinden biri olan “Bird Box”ta izlemiş olabilirsiniz. 

Howery'nin Oscar® ödüllü “Get Out”taki çıkış rolü TSA ajanı Rod Williams, onu süperstar konumuna getirdi. MTV Film ve TV Ödülleri'nde bir filmde en iyi komedi performansı ödülünü kazanan, en iyi yardımcı erkek oyuncu dalında IMAGE Ödülü'ne aday gösterilen ve Bernie Mac'te Yılın Komedi Kralı seçilen Howery, Hollywood tarihinde çok az kişiye bahşedilen bir başarıyı yaşıyor. 

Kendi Fox durum komedisi “Rel”in yapımcılığını ve başrolünü üstlendi. Ayrıca Aralık ayında gösterime girdiğinde Netflix‘te izlenme rekorlarını kıran “Bird Box”ta Sandra Bullock ve Trevante Rhodes ile birlikte rol aldı. 2019 filmi “Brittany Runs a Marathon” Sundance'te seyirci ödülünü kazandı ve ağustos ayında Amazon’da gösterime girdi, aynı dönemde “The Angry Birds Filmi 2”de rol aldı.

En son Tiffany Haddish ile “Bad Trip” ve Issa Rae ile “The Photograph” filmlerinde rol aldı. 

2018'de Howery, “Uncle Drew” filminde başrol oynadı ve HBO'nun “Insecure” filminde Issa Rae ile konuk oyuncu olarak rol aldı. Eleştirmenlerce beğenilen NBC komedi dizisi “The Carmichael Show”da Jerrod Carmichael'ın kardeşi Bobby olarak rol aldı. Aynı zamanda baş yapımcıydı ve TruTV'de yayınlanan "neşeli absürt" (Chicago Sun-Times) haftalık skeç komedi programı "Friends of the People"da yazıp oynadı. 

Howery'nin ilk stand-up programı “Relevant”, 2015'te Comedy Central'da prömiyerini yaptı. Kevin Hart'ın baş yapımcılığını üstlendiği program, Vulture tarafından "2015'in En İyi 10 Stand-Up Özel Filmi"nden biri seçildi. Büyük bir beklentiyle, ikinci kez HBO'ya ikincisini çekiyor. Howery'nin kariyeri, cesaretlendirilmiş bir kültürel sohbete yardımcı oldu. O, gerçekleşen bir vaad. 



JOE KEERY (Keys) 


Kısa sürede film ve televizyonda aranan genç bir aktör olarak kendini kabul ettirdi. En son, 2020 Sundance Film Festivali'nde gösterime giren yazar/yönetmen Eugene Kotlyarenko'nun hicivli korku filmi “Spree”de rol aldı. Sasheer Zamata ve David Arquette'in de rol aldığı film, Keery’nin oynadığı, viral olmak için ölümcül bir plan yapan, sosyal medya takipçisi isteyen bir araç paylaşımı sürücüsü olan Kurt Kunkle'ı konu alıyor. Keery şu anda Netflix'in Emmy® ve Altın Küre Ödülleri'ne aday gösterilen dizisi “Stranger Things” in dördüncü sezonunun çekimlerinde Steve Harrington olarak rol alıyor. 2017'de oyuncular, Screen Actors Guild Awards®'da bir drama dizisinde bir olağanüstü ekip performansı ödülü aldı ve 2018'de dizi, AFI tarafından Yılın en iyi TV programlarından biri seçildi. 

Boston dışında doğup büyüyen Keery, lisede ablasını takip ederek tiyatro derslerine katıldı ve çok hoşlandığını fark etti. Mezun olduktan sonra hem oyunculuk hem de mimarlık okullarına başvurdu ve kaderi DePaul Üniversitesi'ndeki ünlü tiyatro okuluna kabul edildiğinde çizilmiş oldu. Mezun olduktan hemen sonra çalışmaya başladı, FOX'un Altın Küre® adaylığı bulunan dizisi “Empire”da ve NBC'nin “Chicago Fire”ında devamlı rollerde yer aldı. Daha önce Aaron Sorkin'in ilk yönetmenlik denemesi “Molly's Game”de Jessica Chastain'le birlikte, başrolde Chance the Rapper'ın yer aldığı komedi-korku filmi “Slice”da, Maika Monroe ve Jeremy Allen White'la birlikte sıradışı romantik komedi “After Everything”de ve bağımsız film “Henry Gamble’s Birthday Party"de rol aldı.



UTKARSH AMBUDKAR (Mouser) 


2020, şu anda sektördeki en taze, en akıllı, en alakalı seslerden biri olan Ambudkar için oldukça iyi bir yıl oldu. 

Ambudkar yakın zamanda Sony'nin “The Broken Hearts Gallery”sinde Geraldine Viswanathan ve Dacre Montgomery ile oynadı.

Ambudkar'ın filmleri arasında Sundance sevgilileri, “Blindspotting” ve “Brittany Runs a Marathon” yer alıyor. İkincisinde, Ambudkar, New York City blokları boyunca hayatının kontrolünü ele almaya karar veren 27 yaşındaki başarısız ve darmadağın (Jillian Bell) romantik partneri. Film, ödüllü oyun yazarı Paul Downs Colaizzo'nun ilk yönetmenlik denemesi. Material Pictures'tav Tobey Maguire ve Matthew Plouffe ile Picture Films'tan Margot Hand yapımcılığını üstleniyor. Özgeçmişinde Kevin Hart ve Ice Cube ile oynadığı Universal filmi“Ride Within 2” de var. Aynı oyuncularla “Barbershop: The Next Cut” ve “Game Over, Man!” filmlerinde de birlikte rol aldı.

Küçük yaşlardan itibaren rapçi ve yaratıcı bir güç olan Ambudkar, Santigold, Azealia Banks, G-Eazy, Public Enemy, Questlove gibi isimlerle birlikte performans sergileyen NYC merkezli bir yeraltı hip-hop grubu olan The Beatards'ın ilk üyelerindendi. Beatard'larla yaptığı çalışma, sonunda Ambudkar'ın Anna Kendrick, Elizabeth Banks ve Rebel Wilson ile oynadığı “Pitch Perfect”te rekabetçi Treblemaker'ların bir üyesi olan Donald rolünü üstlenmesine yardımcı oldu. 

“Pitch Perfect”in ardından Ambudkar, “The Mindy Project”te Rishi rolünü kaptı. Daha yakın zamanlarda televizyon için, IFC serisinin ikinci sezonunda Hank Azaria'nın Brockmire'ına karşı yarışan genç, karizmatik bir spiker olan Raj'ı canlandırdı. Ambudkar'ın televizyon çalışmaları arasında ayrıca, bir Hollywood ajanı olarak sürekli sahne çaldığı Showtime projesi “White Famous”; Don Cheadle'ın oynadığı “House of Lies”; TNT projesi “Efsaneleri”; ABC dizisi “The Muppets”da devamli bir rol ve Hulu'nun antoloji dizisi “Dimension 404”te konuk oyunculuk var. 2016'da Ambudkar, sesini “The Simpsons”a ödünç veren ilk Hintli-Amerikalı aktör olan Apu'nun yeğeni Jay'i canlandırdı. Bir yıl sonra, komedyen Hari Kondabolu'nun “The Problem with Apu” (2017) adlı belgeselinde Ambudkar, televizyondaki nadir Hintli karakterlerden birinin kültürel etkilerini tartıştı. 

Baltimore, Maryland'de doğan Ambudkar, NYU'nin Tisch Sanat Okulu'nda eğitim gördü. New York'tayken çeşitli oyunlarda rol aldı ve Second Stage Theatre'da Rajiv Joseph'in “Animals Out of Paper”daki çalışmasıyla Lucille Lortel Ödülü adaylığı aldı. 

“Hamilton”ın gelişimsel okumalarında Aaron Burr rolünü üstlenen Ambudkar, daha sonra John Coltrane caz süitine övgü olarak adlandırılan doğaçlama rap grubu Freestyle Love 16 Supreme'in bir parçası olarak Lin-Manuel Miranda ile yeniden bir araya geldi. Grup, klavyeler ve vuruşlar eşliğinde, dinleyicilerden gelen önerilere göre gerçek zamanlı olarak müzik yaptılar. Grup, dünya çapında çeşitli festivallerde ve mekanlarda sahne aldı ve bölümler 2014'te Pivot'ta ve iki yıl sonra Seeso'da yayınlandı. 2019'da Ambudkar ve ekibi Booth Theatre'da Freestyle Love Supreme'in Broadway koşusu için yeniden bir araya geldi. 

Thomas Kail (“Hamilton,” “In the Heights”) Miranda, Jill Furman ve Jon Steingart ile yönetti ve yapımcılığını üstlendi. 

Ambudkar'ın ilk albümü “Vanity” 2018'de piyasaya çıktı. Ham ve melodik hip-hopu ırk, birinci nesil göçmen deneyimi, siyaset ve Hollywood'u konu alıyor.


Taika Waititi (Antwan)


Oscar® ödüllü yazar, yönetmen ve Emmy® adayı aktör Taika Waititi'nin son filmi “Tavşan Jojo” (Fox Searchlight) altı Oscar® adaylığı aldı ve ona en iyi uyarlama senaryo dalında Oscar kazandırdı. Önceki filmler arasında şunlar yer alıyor: “Thor: Ragnarok” (Marvel), “Hunt for the Wilderpeople”, “What We Do in the Shadows”, “Boy” ve Oscar adayı kısa film “Two Cars, One Night”. 

Waititi şu anda “Next Goal Wins” (Fox Searchlight) filminde post prodüksiyon aşamasında ve “Thor: Love and Thunder” filminde yapım aşamasında. Televizyon için Waititi, kendisinin de rol aldığı “The Mandalorian”ın birinci sezon finalini yönetti ve “What We Do in the Shadows” (FX) uyarlamasının birkaç bölümünün yapımcılığını, ortak yazarlığını ve yönetmenliğini üstlendi. 



Film Yapımcıları Hakkında


SHAWN LEVY (Yönetmen/Yapımcı) son yirmi yılın en üretken film yapımcılarından biridir. Çok sayıda Oscar® adayı “Geliş” ve Levy'nin hem baş yapımcı hem de çoğunlukla yönetmen olarak görev yaptığı ödüllü Netflix dizisi “Stranger Things” de dahil olmak üzere projeleri sürekli olarak dünya çapında büyük bir başarıya imza atmıştır. 

Levy en çok hit komedi ve aile filmleri yönetmeni olarak bilinirken, yapım şirketi 21 Laps Entertainment, birden fazla türü kapsayan ve en ünlü aktörler ve film yapımcıları ile iş birliği yapan bir dizi film ve televizyon projesiyle sektördeki en üretken şirketlerden biri olarak ortaya çıktı.

Levy'nin 21 Laps Entertainment şirketi kısa süre önce Netflix ile çok yıllı devasa bir film ve TV anlaşması imzaladı. 21 Laps, dünya çapında gişe rekorları kıran “Stranger Things”e ek olarak, son derece başarılı “Unsolved Mysteries”in yanı sıra eleştirmenlerce beğenilen “I Am Not Okay With This” ve “Dash and Lily”nin yapımcılığını da üstlendi. Son zamanlarda, 21 Laps'in dünya inşa etme içgüdüleri, Leigh Bardugo'nun çok satan fantastik romanlarına dayanan, eleştirmenlerce beğenilen bir dizi olan “Shadow and Bone”un başarısıyla perçinlendi. Yayıncı için yaklaşan TV projeleri arasında Pulitzer ödüllü aynı adlı romandan uyarlanan "All the Light We Cannot See" adlı mini dizi yer alıyor. 

Levy'nin yönetmenlik çalışması, yapımcılığını da üstlendiği gişe rekorları kıran “Müzede Bir Gece” serisinin üç bölümünü de içeriyor. “Müze” filmlerinde Ben Stiller, Robin Williams, Owen Wilson, Ricky Gervais, Hank Azaria, Amy Adams, Christopher Guest, Jonah Hill, Rebel Wilson, Dick Van Dyke ve Mickey Rooney gibi efsanevi yıldızlar yer alıyor. Levy'nin yönettiği diğer hit filmler arasında Tina Fey ve Steve Carell'in başrollerini paylaştığı “Date Night”, Hugh Jackman'ın oynadığı “Real Steel” ve Jonathan Tropper'ın çok satan romanından uyarlanan ve Jason Bateman, Tina Fey, Jane Fonda, Adam Driver ve Rose Byrne gibi yıldızların oynadığı “Yedi Dayanılmaz Gün” yer alıyor. 

Levy ve Reynolds, merakla beklenen filmleri “Gerçek Kahraman”ın yanı sıra, yakın zamanda birlikte ikinci projeleri olan Mark Ruffalo, Zoe Saldana, Jennifer Garner ve Catherine Keener'ın başrollerini paylaştığı bilim kurgu aksiyon draması “The Adam Project”in yapımını da tamamladılar. 

Yaklaşan ek 21 Laps film projeleri arasında, Warner Bros.'un Anne Hathaway'in başrolde oynadığı “Susam Sokağı” canlı müzikali, “Be More Chill”in film uyarlaması, Netflix'in “There's Some Inside Your House” ve “Crater” yer alıyor.  


Kasım 2018 ile Ocak 2021 arasında, MATT LIEBERMAN (Senarist/Hikâye Yazarı), büyük stüdyolar tarafından çekilen yedi senaryoya sahip olacak. Bunlar arasında, Shawn Levy'nin yönettiği Ryan Reynolds'ın oynadığı 2021'de çıkacak olan “Gerçek Kahraman”; 15 Mayıs 2020'de çıkan ve Will Forte, Zac Efron ve Mark Wahlberg'in oynadığı "Scoob!"; Kasım 2019'da vizyona giren, John Cena'nın başrol oynadığı “Playing with Fire”; 2019 yılında yurt içinde 100 milyon doların üzerinde hasılat elde eden “The Addams Family”; ve 2022'nin başlarında vizyona girecek, başrolünde Will Arnett'in yer aldığı “Rumble” var. Bunlara ek olarak, Kurt Russell'ın başrolde oynadığı, özel senaryosuyla bir Netflix sezon hiti olan “The Christmas Chronicles”ı ve Chris Columbus tarafından yönetilen 2020 devam filmini yazdı. 

Lieberman kısa süre önce özel senaryosu “Meet the Machines”i Lionsgate'e sattı. Şu anda Warner Bros. için “The Jetsons”, Netflix için “Time Central”, Warner Bros. için “Rin Tin Tin” ve Amblin Partners/Universal için “The House with a Clock in Its Walls”ın devamı yazıyor. 

Ayrıca Warner Bros. için “Spy vs. Spy”, Dimension için “Short Circuit ” ve Disney için “Mr. Toad's Wild Ride” senaryolarını yazdı ve “The Muppets”’a isimsiz katkılarda bulunuyor. Aslen New Jersey'li olan Lieberman, NYU'nin Tisch Sanat Okulu'ndan mezun oldu. Eşi, kızı ve Fransız bulldoguyla Los Angeles'ta yaşıyor. 


ZAK PENN'in (Ortak Senaryo Yazarı) kariyeri, 23 yaşında ilk senaryosu “Last Action Hero”yu satmasıyla senarist olarak başladı. O zamandan beri Penn, Marvel çizgi romanlarına dayalı çok sayıda filmde yaptığı çalışmalarla tanındı.  Bunlar arasında “X-Men 2” ve “X-Men: The Last Stand”, “Elektra”, “The Incredible Hulk” ve “The Avengers” bulunuyor. Ayrıca başka türlerle de uğraştı, “PCU”, “Behind Enemy Lines” ve “Suspect Zero” gibi farklı filmlerin senaryolarını yazdı. 

Penn'in bağımsız sinemaya geçişi, idolü Werner Herzog ile “Rescue Dawn”un senaryosunda birlikte çalışmasıyla başladı. Penn, efsanevi yönetmenin aynı derecede efsanevi canavar hakkında bir film yapma girişimleriyle ilgili ödüllü “sahte” belgeseli “Incident at Loch Ness”i Herzog ile yönetti ve başrolde oynadı. Penn'in tamamen doğaçlama yaptığı ikinci filmi “The Grand”, Herzog ile yaptığı üçüncü filmiydi ve Woody Harrelson, David Cross, Ray Romano, Cheryl Hines, Dennis Farina ve Gabe Kaplan gibi eklektik bir oyuncu kadrosuna sahipti. Ayrıca Penn, "Antz"ın orijinal hikayesini yazdı ve "Osmosis Jones" adlı animasyon filmini yaptı. Televizyona ilk çıkışı, David Strathairn'in oynadığı, eleştirmenlerce beğenilen orijinal dizi “Alphas” ile oldu. Penn, Xbox Entertainment Studios için “Atari: Game Over” belgeselini yönetti. 

Daha yakın bir zamanda Penn, New York Times'ın en çok satan romanı “Ready Player One”ı Warner Bros için uyarladı. Yönetmenliğini Steven Spielberg'in yaptığı film 2018'de gösterime girdi. 


SARAH SCHECHTER (Yapımcı), yapımcı ortağı Greg Berlanti ile hem televizyon hem de film yapımcılığı yapıyor. Warner Bros. Television'ın “Riverdale”, “You”, “All American”, “Prodigal Son” ve “Kung Fu”projelerinin yanı sıra WBTV/DC Comics süper kahraman programları “The Flash”, “Supergirl” “DC's Legends of Tomorrow”, “Black Lightning”, “Titans”, “Doom Patrol”, “Stargirl” ve “Batwoman”de baş yapımcı olarak görev yapıyor. Aynı zamanda yakında çıkacak olan Netflix dizisi “Girls on the Bus” ve HBO Max'in “The Flight Attendant” ve “Green Lantern” dizilerinin yanı sıra yakın tarihli “Blindspot”, “Chilling Adventures of Sabrina”, “God Friended” “Me”, “The Red Line”, “Katy Keene” ve “Arrow”un yanı sıra senaryosuz “Equal” ve “Helter Skelter”programlarında da idari yapımcıdır. 

Film tarafında diğerlerinin yanı sıra Joe Wright'ın “Pan” filminin yanı sıra Jennifer Kent, Greg Berlanti ve Michael Grandage'ın yakında çıkacak filmlerinin yapımcılığını yaptı. 

Berlanti Productions'a katılmadan önce Schechter, Warner Bros. Pictures'da prodüksiyondan sorumlu kıdemli başkan yardımcısı olarak dokuz yıl geçirdi. Warner Bros.'daki görev süresi boyunca, Spike Jonze'nin “Her” ve Clint Eastwood'un “Gran Torino”su da dahil olmak üzere sayısız filmi yönetti. Diğer projeler arasında Tim Burton'ın “Karanlık Gölgeler”, “Yenilmez”, “J. Edgar,” “Life as We Know It” (Yönetmen Berlanti), “I Am Legend” ve “300:Bir İmparatorluğun Yükselişi”var. 

Schechter, 2005 yılında Warner Bros.'a yaratıcı yönetici olarak katıldı, 2007'de başkan yardımcılığına ve ardından 2009'da kıdemli başkan yardımcılığına yükseldi. Warner Bros.'a katılmadan önce, Universal Pictures'da Barry Mendel Productions'ta birkaç yıl yöneticilik yaptı. Oradayken “The Life Aquatic with Steve Zissou”yu yönetti ve diğerlerinin yanı sıra “Münih” ve “The Royal Tenenbaums” üzerinde çalıştı. Kariyerine Akademi Ödüllü film yapımcısı Barbara Kopple için çalışarak başladı. Schechter, Santa Cruz'daki California Üniversitesi'nden film kuramı bölümünden onur derecesiyle mezun oldu. 



WGA, DGA ve Golden Globe® adayı yazar, yönetmen ve yapımcı GREG BERLANTI (Yapımcı), film ve televizyondaki en yaratıcı ve beğenilen bazı çalışmaların arkasındaki güçtür. 

Şu anda, Berlanti'nin şirketi, bir TV yapımcısı ve yaratıcısı için aynı anda yayınlanan en yüksek gösteri sayısı olan, senaryolu 17 diziyle rekor kırıyor. “The Flash”, “DC's Legends of Tomorrow”, “Supergirl”, “Stargirl”, “Titans” ve “You”nun baş yapımcısı ve ortak yaratıcısı olarak çalışıyor. Berlanti ayrıca “Riverdale”, “Black Lightning”, “All American”, “Doom Patrol”, “Batwoman”, “Prodigal Son”, “The Flight Attendant” ve “Green Lantern” filmlerinde de baş yapımcılık ve “Superman & Lois", "Kung Fu", "Strange Adventures" ve "The Girls on the Bus" projelerinde idari yapımcılık yapıyor. 

Televizyondaki kariyerine “Dawson's Creek” adlı hit programda yazar olarak başladı ve sadece bir yıl sonra dizinin baş yapımcısı ve yürütücüsü oldu. O zamandan beri Berlanti, WB'nin “Everwood” ve “Jack & Bobby”, ABC'nin “Brothers & Sisters” “Eli Stone” (bunun için WGA ödülüne aday gösterildi) ve “Dirty Sexy Money” ve USA Network'ün mini dizisi “Political Animals” (bunun için WGA, DGA ve Altın Küre ödüllerine aday gösterildi) gibi projelerin yaratıcı ekibinde yer aldı. 

Berlanti, ilk yönetmenlik deneyimini 2000 yılında “The Broken Hearts Club” ile yaptı. En son uzun metrajlı yönetmenlik projesi, ünlü YA romanı “Simon Vs. the Homo Sapiens Agenda” oldu. Ayrıca dünya çapında 100 milyon doları aşan hasılat yapan “Life as We Know It”in yönetmenliğini yaptı. Şu anda Berlanti, Warner Bros için “The Little Shop of Horrors”un yeniden yapımını yönetmeye hazırlanıyor. 

Yaklaşan uzun metrajlı projeleri arasında “My Policeman”, “Moonshot” ve “Untitled Rock Hudson Biopic” yer alıyor. 

Kocası ve iki çocuğuyla birlikte Los Angeles'ta yaşıyor. 


ADAM KOLBRENNER (Yapımcı) Beverly Hills merkezli bir edebiyat yönetimi ve uzun metrajlı film ve televizyon yapım şirketi olan Lit Entertainment Group'un kurucusudur. Kolbrenner, Chris McKay'in yönettiği, Chris Pratt'in başrol oynadığı Paramount/Skydance'in “The Tomorrow War” filminin yapımcısıdır. Film, Temmuz 2021'de dünya çapında gösterime girecek. 

Kolbrenner, HBO Max Orijinal Bilimkurgu dizisi “Raised by Wolves”un baş yapımcısıdır. Kolbrenner, Aaron Guzikowski'nin yazdığı, eleştirmenlerce beğenilen "Prisoners" filminin yapımcısıydı. Filmin ödüllü bir kadrosu vardı: Hugh Jackman, Jake Gyllenhaal, Melissa Leo, Viola Davis, Terrence Howard, Paul Dano ve Maria Bello. Film, Denis Villeneuve tarafından yönetildi ve Roger Deakins'in sinematografisi için Akademi Ödülü'ne aday gösterildi ve National Board of Review'un en iyi kadro ödülünü kazandı. 

Ayrıca Kolbrenner, Kurt Russell'ın oynadığı Netflix sezon dizisi “The Christmas Chronicles”ın da baş yapımcısıdır. 


MARY MCLAGLEN (Sorumlu Yapımcı) film endüstrisinin üçüncü nesil emektarıdır. Oscar® ödüllü aktör Victor McLaglen'in (“The Informer,” “The Quiet Man”) torunu ve rahmetli yönetmen Andrew V. McLaglen'in (“McLintock!”,” “Shenandoah,” “The Rare Breed” kızıdır). Sekiz filmde birlikte çalıştığı ağabeyi Josh McLaglen, sektörün en saygın yönetmen yardımcıları (“Titanic,” “Avatar”) arasındadır. McLaglen şu anda kardeşiyle birlikte Ryan Reynolds'ın oynadığı Shawn Levy'nin “The Adam Project” filminde çalışıyor. 

Yakın zamanda Drew Goddard'ın “Bad Times at the El Royale”, Francis Lawrence'ın “Red Sparrow”, Matt Reeves'in “War for the Planet of the Apes” ve David O. Russell'ın “Joy”unun baş yapımcılığını yaptı. McLaglen, “Müzede Bir Gece 3”, “Yedi Dayanılmaz Gün,” “Real Steel” ve “Stajyer”in yürütücü yapımcı kadrosunda yönetmen Shawn Levy ile daha önce beş kez iş birliği yaptı. 

McLaglen, Oscar® ödüllü aktris Sandra Bullock ile uzun süredir devam eden bir iş birliğine sahipti ve sekiz projede birlikte çalıştı: “Teklif”, “Onun Hakkında Her Şey”, “Göl Evi”, “Güzel Dedektif 2 Silahlı ve Cazibeli ”, " Aşka İki Hafta", " Aramızda Kalsın", " Practical Magic" ve "Umut Dalgaları".

Ayrıca Barbra Streisand ve Seth Rogen ile Anne Fletcher'ın yönettiği “The Guilt Trip”te; “Dodgeball: A True Underdog Story”; Mimi Leder'in “Pay It Forward”; ve Barry Levinson'ın komedisi “Envy”. “One Fine Day”, “Sgt. Bilko,” “Moonlight and Valentino,” “The Client” ve “Sommersby”de idari yapımcı olarak görev yaptı.

McLaglen, kariyerine babasının setlerinde yapım asistanı olarak başladı, merdiveni 1988'de ilk filmi “Cold Feet”i çekmeden önce yapım koordinatörü (“Nomads,” “Runaway Train,” “Back to School”) ve birim yapım müdürü (“Jack's Back,” “The Prince of Pennsylvania,” “My Cousin Vinny”) olarak tırmandı. 


JOSH MCLAGLEN (İdari Yapımcı) diğer birinci yönetmen yardımcılarına benzemez. En çok gişe rekorları kıran “Avatar” ve “Titanic” filmlerinde James Cameron ile yaptığı çalışmalarla tanınır.

İlk projeleri arasında “The Blob” (1988), “Predator 2” ve “Alien 3” gibi korku filmleri yer alıyor. Ayrıca Stephen King romanından uyarlanan ve Taylor Hackford tarafından yönetilen “Dolores Claiborne” ve Shirley Jackson romanı “The Haunting of Hill House”a dayanan ve Jan de Bont'un yönettiği “The Haunting”de çalıştı. 

Yönetmen Robert Zemeckis ile “What Lies Beneath”, “Cast Away” ve “Beowulf” filmlerinde çalıştı ve ayrıca Michael Bay ve Barry Levinson ile çalıştı. Son zamanlarda, yönetmenler Matthew Vaughn, Bryan Singer, James Mangold ve Simon Kinberg ile “X-Men” serisinde birkaç filmde çalıştı. 

McLaglen, Shawn Levy'nin “Müzede Bir Gece” serisinde çalıştı ve “Müzede Bir Gece 2” ile ilk baş yapımcı rolünü üstlendi. O zamandan beri “Date Night”, “Real Steel”, “The Staj” ve son olarak “Gerçek Kahraman”da Levy ile çalıştı. Yakın zamanda Taika Waititi ile “Next Goal Wins”te çalıştı ve şu anda Shawn Levy'nin bir sonraki filmi “The Adam Project” üzerinde çalışıyor. 


DAN LEVINE (İdari Yapımcı) Shawn Levy'nin 20th Century Studios merkezli yapım şirketi 21 Laps Entertainment'ın ortağıdır. Levine, eleştirmenlerce beğenilen, dünya çapında gişe rekorları kıran “Geliş”in yapımcılığını yaptı. Denis Villeneuve'nin yönettiği, başrollerini Amy Adams ve Jeremy Renner'ın paylaştığı “Geliş”, en iyi film dahil sekiz Akademi Ödülü'ne ve en iyi film dahil dokuz BAFTA Ödülü'ne aday gösterildi. 

Levine kısa süre önce Netflix için Jonathan Entwistle tarafından yönetilen En İyi 5 hit programı “I Am Not Okay with This”in ve Leigh Bardugo'nun en çok satan kitap serisine dayanan Netflix dizisi “Shadow and Bone”un yapımcılığını yaptı. 

Bundan önce Fox'un “Why him?”in yapımcılığını yaptı. John Hamburg'un yazıp yönettiği filmin başrollerinde Bryan Cranston ve James Franco var. Ayrıca Steve Carell'in başrolde olduğu Disney hit filmi “Alexander and the Terrible, Horrible, No Good, Very Bad Day”in yanı sıra Ed Harris, Jason Sudeikis ve Elizabeth Olsen'ın oynadığı ve TIFF'de prömiyeri yapılan ve dünya çapında vizyona giren ve Netflix tarafından yayınlanan “Kodachrome” adlı dramanın yapımcılığını yaptı. 

Levine ayrıca, Shawn Levy'nin başrollerini Vince Vaughn ve Owen Wilson'ın oynadığı “Genç Çıraklar” ve “Müzede Bir Gece 3”de baş yapımcılarından biriydi. 

Levine, Paramount Pictures'ın yönetici yardımcısı olarak görev yaptıktan sonra 2010 yılında Levy'ın şirketine katıldı. Matt Reeves'in gişe rekorları kıran canavarı “Cloverfield”, Matthew Vaughn'un yönettiği “Stardust”, global hit “GI Joe: The Rise of Cobra”, korku serisi “13.Cuma” ve Mark Wahlberg aksiyon oyuncusu “Shooter”projelerinde çalıştı. 

Levine, kariyeri boyunca yapımcı ve stüdyo yöneticisi arasında gidip geldi. Jersey Films'de kıdemli başkan yardımcısı olarak, John Hamburg'un yönettiği, Ben Stiller ve Jennifer Aniston komedi hiti “Along Came Polly”nin baş yapımcılığını üstlendi. Richard LaGravenese'nin “Freedom Writers”, Todd Graff'ın “Camp” filminin ortak yapımcılığını yaptı ve 2001'de çıkan bağımsız hit “Super Troopers”da yapım sorumlusu olarak görev yaptı. 

Daha önce Levine, Curtis Hanson'ın Oscar® ödüllü “LA Confidential”, David Fincher'ın “Dövüş Kulübü”, Joel Schumacher'in hukuki gerilim filmi “A Time to Kill” ve “Melekler Şehri”nde idari yapımcılığını üstlenmişti. 


MICHAEL RILEY MCGRATH (İdari Yapımcı) Houston'lı, Austin, Texas Üniversitesi'nde film ve televizyon eğitimi aldı ve Austin Film Society'de staj yaptı. Los Angeles'a taşındıktan sonra, onu ICM'ye götüren Weed Road Pictures'da kariyerine başladı. Oradan, Sarah Schechter'e yardımcı olmak için Warner Bros. Pictures'a ve sonra SVO Productions’a geçti. Schechter, Berlanti Productions'ta Greg Berlanti ile ortak olmak için geçtiğinde, McGrath da onunla birlikte gitti. Orada koordinatörlükten şu anki başkan yardımcılığına kadar yükseldi. 

Başlangıçta şirket için hem televizyon projelerinde hem de uzun metrajlı filmlerde çalışırken, “DC's Legends of Tomorrow” (The CW), “God Friended Me” (CBS) ve “Batwoman” (The CW) için pilotlar üzerinde çalıştı ve yapımcı olarak görev yaptı. McGrath, yalnızca şirket için özel filmlerde rol aldıktan sonra, şirketin yakında çıkacak olan “Unpregnant” (HBO Max) ve “Gerçek Kahraman” (20th Century Studios) filmlerinde baş yapımcı olarak görev yapıyor. Şirketin anlaşma yaptığı HBO Max ve 20th Century Studios'ta Berlanti ve Schechter'in film listelerini denetlemek ve Amazon, WB'a projeler getirmek ve onlara rehberlik etmek de dahil olmak üzere, şirketin büyüyen film işinde ayrılmaz bir parçası olmuştur. 

Sırada Jennifer Kent'in Amazon/SKE için hazırladığı “Alice & Freda Forever”ın gerçek hikâye uyarlaması ve Chris Winterbauer'ın yönettiği ve başrolünde Lana Condor'un oynadığı HBO Max filmi “Moonshot” var. 


GEORGE RICHMOND, BSC (Görüntü Yönetmeni), filmleri arasnda Roar Uthaug'un Alicia Vikander'ın oynadığı “Tomb Raider” (2018), “Kingsman:Gizli Servis” (2014) ve “Kingsman: Altın Çember” (2017), Matthew Vaughn ve Michael Apted'in “Unlocked” (2017) var. 

Richmond, yönetmen Dexter Fletcher ile bir Satellite Award adaylığı aldığı müzikal fantezi “Rocketman” (2019), Hugh Jackman ve Taron Egerton'ın oynadığı “Eddie the Eagle” (2015), “Sunshine on Leith” (2013) ve “Wild Bill” (2011) ile yoğun bir iş birliği yaptı.

Şu anda David Yates'in yönettiği ve Eddie Redmayne ile Jude Law'ın oynadığı “ Fantastik Canavarlar Nelerdir, Nerede Bulunurlar? ” serisinin üçüncü filminin çekimlerini yapıyor.

 

ETHAN TOBMAN (Yapım Tasarımcısı) Montreal, Kanada'da doğdu. En son uzun metrajlı filmleri arasında Akademi Ödüllü® “Room”, “Beautiful Boy” ve “The Report” yer alıyor. Tobman, 2018'de Kendrick Lamar'ın “All the Stars” ve Ariana Grande'nin “No Tears Left to Cry” müzik klipleri ile Sanat Yönetmenleri Birliği'nden iki adaylık aldı. Dikkate değer diğer müzik klipleri arasında Beyoncé'nin albümlerinde uzun süreli işbirlikleri “Black Is King” ve “Lemonade”, “Run the World” ve “On the Run” turneleri, Taylor Swift'in “Cardigan” ve “The Man” klipleri, Madonna'nın “Give Me All Your Loven”, Eminem'in “Not Afraid” (VMA adaylığı) ve OK Go'nun “The Writing's on the Wall” (UK VMA kazandı) klipleri yer alıyor. 

Tobman, kariyerine Montreal'de bir çocuk oyuncu olarak başladı, ancak nasıl çalıştıklarını merak ettiği ressamlar ve marangozlarla setlerin arkasına saklandığı için sürekli olarak başı belaya girdi. Daha sonra NYU'nun Tisch Sanat Okulu'na girdi ve 19 yaşındayken “Remote” adlı kısa filmi Cannes Uluslararası Film Festivali'ne seçildi. Hindistan'daki deneyimine dayanan, farkında olmadan onu bir ABD anıtını havaya uçurması için kandıran bir tarikata bağlanan genç bir kadın hakkında yazdığı bir uzun metrajlı senaryo yazdı. Birkaç film stüdyosuna gönderdi ve 8 Eylül 2001'de gözden geçirilmiş bir taslak sunacak kadar ilgi gördü. Üç gün sonra 11 Eylül oldu. Birdenbire iç terörizmle ilgili bir filme ilgi kalmamıştı. 

Artık, Tobman parasızdı ve öğrenci vizesi zamanı tükeniyordu. Ancak cesur delikanlının hala Cannes'dan bir smokini vardı, bu yüzden garsonların misafirlerle konuşmasına izin verilmeyen süslü bir etkinlik şirketinde garsonluk yapmaya başladı. Bir galada yemek servisi yaparken, iki bağımsız film yapımcısının birlikte çalıştıkları tasarımcı çizemediği için ne kadar hayal kırıklığına uğradıklarını konuştuklarına kulak misafiri oldu. Onlarla konuşursa işini kaybedeceğini biliyordu ama es geçemezdi. Onlara ertesi gün onu ücretsiz olarak denemelerini ve çizdiklerini beğenirlerse devam etmelerini söyledi. Kabul ettiler ve Tobman şöyle söylüyor, “O zamandan beri çalışmayı bırakmadım. Aslında sonunda bu yapımcılardan biri için iki film tasarladım. O ana kadar illüstrasyonun hikâye anlatımı için bir mihenk taşı olduğunu ve bir film yapımcısı olarak aslında bir tasarımcı olduğumu anlamamıştım.” 


DEAN ZIMMERMAN, ACE (Film Editörü) 50'den fazla uzun metrajlı filmin ve televizyon dizisinin ödüllü editörüdür. Şu anda, 2014'te Emmy Ödülü®, birçok HPA Ödülü kazandığı ve aynı zamanda Amerikan Sinema Editörleri Eddie Ödülü'ne aday gösterildiği “Stranger Things”in dördüncü sezonunun kurgusunu yapıyor. Zimmerman ayrıca şu anda yönetmen Shawn Levy'nin zaman yolculuğu aksiyon draması “The Adam Project”in de kurgusunu yapıyor. 

Zimmerman'ın yapımcı/yönetmen Shawn Levy ile olan iş birliği yıllar öncesine ve dünya çapında gişede toplamda birkaç milyar dolar hasılat yapan bir düzine filme dayanıyor. Bu iş birlikleri arasında “Müzede Bir Gece” serisi, “Date Night”, “Real Steel”, “Genç Çıraklae” ve “Yedi Dayanılmaz Gün” yer alıyor. Diğer Zimmerman projeleri arasında “Rush Hour 3”, “Jumper”, “Gulliver'in Gezileri” ve “Why Him?” ve çok satan YA fantezi kitap serisine dayanan Netflix dizisi “Shadow and Bone” yer alıyor. 

Eğlence endüstrisinde büyüdü, babası efsanevi editör Don Zimmerman'ın yanında çıraklık yaptı ve çalıştı. 2016 yılında Amerikan Sinema Editörleri ACE üyesi oldu ve Televizyon Akademisi üyesidir. Eşi Anne ve iki kızıyla birlikte Los Angeles'ta yaşıyor. 


MARLENE STEWART (Kostüm Tasarımcısı), sinemanın en önde gelen film yapımcılarından bazılarıyla çalışarak uzun ve şanlı bir kariyer inşa etmiş, ödüllü ve çığır açan bir tasarımcıdır. 

Tom Cruise, Jennifer Connelly, Jon Hamm, Ed Harris ve Miles Teller'ın oynadığı ve Joseph Kosinski'nin yönettiği “Top Gun”ın merakla beklenen devamı olan “Top Gun: Maverick”te Stewart’ın çalışmaları gösterilecek. 

Stewart'ın ilk iş birlikleri, “The Doors” ve “JFK” biyografik filmlerinde Akademi Ödüllü Oliver Stone ile başladı. Ardından ikonik “Terminator 2: Judgment Day” ve “True Lies” filmlerinde James Cameron ile çalışmaya devam etti. 

Başarılı yönetmen Michael Mann ile “Ali” üzerine dönem çalışmasına devam etti ve ardından ödüllü yönetmen Alejandro González Iñárritu ile “21 Gram” ile daha çağdaş dramaya geçti. 

Stewart, aralarında Jerry Bruckheimer'ın yönettiği “Gone in 60 Seconds” ve “Coyote Ugly”, Joel Schumacher'in Michael Douglas'la oynadığı “Falling Down”, David Dobkin'in Robert Downey Jr ile oynadığı “The Judge” da dahil olmak üzere, birçok tanınmış yönetmen ve yapımcı için çağdaş filmlerde kostümler tasarladı. 

Ben Stiller ile üç projede iş birliği yaptı: “Tropic Thunder”, “Müzede Bir Gece 2” ve “Müzede Bir Gece 3”. Will Smith'le yaptığı çalışmalar da üç filmi kapsıyor: “Ali”, “Hitch” ve yönetmen Tony Scott'ın “Devlet Düşmanı” filmleri. 

“Gerçek Kahraman”, Stewart'ın yönetmen ve yapımcı Shawn Levy ile beşinci filmi olacak. Önceki yapımları arasında şunlar yer alıyor: Hugh Jackman ile “Real Steel”de ve  Steve Carell  ile “Date Night” ve “Müzede Bir Gece” serisinden iki filmi. 

Repertuarında ayrıca Ben Affleck, Oscar Isaac, Charlie Hunnam, Garrett Hedlund ve Pedro Pascal'ın oynadığı “Triple Frontier”; Joseph Kosinski'nin yönettiği ve Tom Cruise'un oynadığı bilim kurgu filmi “Oblivion”; “Divergent” serisinin üçüncü filmi “Allegiant”; Jeremy Renner'ın oynadığı dönem fantezisi “Hansel and Gretel: Witch Hunters”; 1930'larda başrolünde Billy Zane'in oynadığı “The Phantom” filmi; ve Patrick Swayze'nin yer aldığı gösterişli “To Wong Foo Thanks for Everything, Julie Newmar” bulunuyor. 

Diğer erken dönem filmleri arasında Ellen Barkin ve Jodie Foster'ın oynadığı “Siesta”, “Pet Sematary” dizisi, James L. Brooks'un “I'll Do Everything” ve Abel Ferrara'nın Madonna ve Harvey Keitel'in oynadığı “Dangerous Game” yer alıyor. 

Stewart ayrıca TV ve reklamlar için de tasarım yaptı, ancak müzik videoları ve MTV dünyasında bir öncüydü ve Madonna ile “Material Girl”, “Vogue”, “Express Yourself”, “Papa Don't Preach”, “Like a Prayer” gibi çığır açan videolarda ve Madonna'nın birkaç dünya turnesinde iş birliği yaptı. Bu ufuk açıcı süre boyunca, The Rolling Stones, Rod Stewart, Janet Jackson, The Eurythmics, Smashing Pumpkins, Cher ve Bette Midler'in yanı sıra Gloria Estefan ve Miami Sound Machine gibi diğer tanınmış sanatçılar için stiler yarattı. 

Stewart, en iyi kostüm dalında ilk MTV Video Ödülü'nün yanı sıra Bob Mackie Tasarım Ödülü'nü kazandı ve 2012'de Stewart'a Kostüm Tasarımcıları Birliği'nden bir Kariyer Başarı Ödülü verildi. 

Müzik dünyasında çalışmaya başlamadan önce Stewart, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki tüm büyük mağazalarda satılan “Cover” adlı çağdaş bir giyim serisi tasarladı. Kaliforniya'nın en iyi tasarımcılarından biri olarak biliniyordu, ancak aynı zamanda İngiltere ve Avrupa'da da yoğun bir şekilde çalıştı. Bostonlı olan Stewart, yüksek lisansını UC Berkeley'den Avrupa Tarihi alanında yaptı ve New York'taki Fashion Institute of Design and Merchandising'den tasarım diploması aldı. 


Ödüllü besteci CHRISTOPHE BECK (Müzik), türler arasında köprü kuran ve hak edilmiş şekilde beğeni toplayan bir kariyere sahiptir. Beck, Marvel Studios'un aksiyon-macera filmi “Ant-Man”den, Charles M. Schulz'un sevilen çizgi romanı “Peanuts”un Fox'un film uyarlamasına kadar uzanan bir yelpazeye sahiptir. 

Son projeler arasında “Karlar Ülkesi 2”, belgesel “Watson”, “The Christmas Chronicles” ve Marvel Studios'un “Ant-Man ve Wasp” yer alıyor. Üretken besteci, Oscar® ve GRAMMY® ödüllü animasyon filmi “Karlar Ülkesi”nde (film müziği albümü 3 milyonun üzerinde sattı) beste yaptı. Beck, “The Hangover”, “Amerikan Pastası”, “Hot Tub Time Machine” ve “Pitch Perfect” dahil olmak üzere son on yılın ikonik komedilerinin müzikal sesidir; aralarında Jennifer Anniston'ın oynadığı “Cake” ve gerçek hayattan uyarlanan drama “We Are Marshall”ın da yer aldığı dokunaklı filmler; “Red Army” ve ödüllü “Waiting for Superman ” gibi belgeseller; “Under the Tuscan Sun” ve “Crazy, Stupid, Love” gibi romantik komediler; Doug Liman'ın yönettiği, Tom Cruise ve Emily Blunt'ın oynadığı bilim kurgu gerilim filmi “Year of the Dog” ve “Edge of Tomorrow” gibi aksiyon filmlerinin yanı sıra drama/suç filmi “American Made” de bunlara dahildir. Beck'in çığır açan başarısı, Emmy® kazandığı “Buffy the Vampire Slayer” dizisinin müziklerini besteleyerek geldi. 

Beck, her türde tonu geliştirmek için çok yönlü yeteneğiyle benzersizdir. Müziği, gerilim yaratmak ve geniş bir duygu yelpazesini iletmek için karmaşık dinamiklerin ustaca kullanımını birleştiriyor. Beck'in müzikleri derinlik, entrika, mizah ve duygu katıyor ve müziği, kaydettiği her filmin estetiğine güçlü bir şekilde katkıda bulunuyor. 

Beck piyano çalmaya 5 yaşında başladı. Daha sonra Yale'de müzik eğitimi aldı ve efsanevi besteci Jerry Goldsmith'in vesayeti altında USC film çekimi programına katıldı. Disney müzik efsanesi Buddy Baker'ın kişisel tavsiyesi üzerine televizyonda beste yapmaya başladı. 


SWEN GILLBERG (Görsel Efekt Süpervizörü) “Real Steel”deki çalışmasıyla Akademi Ödülü®'ne aday gösterildi. Yirmi yılı aşkın süredir canlı öğelerin ve CGI'ın entegrasyonuna odaklanmıştır. VFX kariyerine 1997 yılında başladı ve “G.I. Joe: Kobra'nın Yükselişi”, “ Percy Jackson & Olimposlular: Şimşek Hırsızı”, “Karayip Korsanları: Dünyanın Sonu” ve “Iwo Jima'dan Mektuplar” da dahil olmak üzere birçok filmde CG Süpervizörü oldu. 

3D entegrasyon projeleri şunlardır: "Akıl Oyunları", "Yarından Sonra", " Mumya: Ejder İmparatoru'nun Mezarı " ve daha fazlası. Gillberg, “Jack the Giant Slayer”ın set üstü görsel efekt süpervizörüydü ve “XXX”, “The Mummy: Tomb of the Dragon Emperor”, “Stealth”, “Flags of Our Fathers, "Red Planet" ve " Enders Game" projelerinde süpervizörlük yaptı. “Müzede Bir Gece”, “Hızlı ve Öfkeli 7” ve “Kaptan Amerika: Kahramanların Savaşı  ” filmlerinde görsel efekt süpervizörüydü. Son zamanlarda “Avengers: Sonsuzluk Savaşı” ve “Avengers: End Game”de ek görsel efekt süpervizörü ve Netflix'in “The Gray Man”inde görsel efekt süpervizörüydü. 

Gillberg, UCLA'dan yapı mühendisliği diplomasına sahiptir.


CHRIS O'HARA (Dublör Koordinatörü) 20 yılı aşkın bir süredir sinema ve televizyonda ikinci ekip yönetmeni, dublör koordinatörü ve dublör olarak çalıştı. Dublör koordinatörü olarak en son çalışmaları arasında uluslararası gişe rekorları kıran “Hızlı ve Öfkeli: Hobbs ve Shaw  ” (2019) ve “Venom” (2018) yer alıyor. 

O'Hara, “Tam Gaz” (2017), “Jurassic World” (2015), “Bourne'un Mirası ” (2012), “X-Men: Birinci Sınıf” (2011) ve “Bourne Ultimatum” (2007) filmlerindeki çalışmalarıyla bir sinema filminde bir dublör tarafından olağanüstü aksiyon performansı dalında Screen Actors Guild Award® adaylıkları aldı. 2018'de “Tam Gaz”daki çalışmasıyla en iyi dublör koordinatörü olarak Online Film & Television Association Ödülü'nü kazandı ve 2016'da “Jurassic World” ile ödüle aday gösterildi. 

O'Hara, “Red Sparrow” (2018), “xXx: Xander Cage'in Dönüşü” (2017), “Kevin Hart: What Now?” (2016), “Allegiant” (2016), “Hitman: Agent 47” (2015), “Jurassic World” (2015), “Jupiter Ascending” (2015), “Anchorman 2: The Legend Continues” (2013), “ The Avengers” (2012), “Moneyball” (2011) ve “Aşkın Büyüsü” (2011) filmlerinde dublör koordinatörüydü. 

O'Hara ayrıca Matt Damon (“Medusa Darbesi ”), Bradley Cooper (“ Dehşet Treni” “The Hangover,” “The Hangover Part III”) , Jake Gyllenhaal (“Bubble Boy”), Jim Carrey (“Grinç”), Chris Pine “(Just My Luck”) ve Hugo Weaving “(The Matrix Revolutions,” “The Matrix Reloaded”) gibi çok sayıda yıldız için dublörlük yaptı. 

Diğer dublörlükleri arasında şunlar bulunuyor: “Bad Times at the El Royale” (2018), “The Wedding Ringer” (2015), “John Wick” (2014), “Iron Man 3” (2013), “Medusa Darbesi” (2004), “Örğmcek Adam 3” (2007), “Örümcek Adam 2” (2004), “Kill Bill: Vol. 2” (2004), “Kill Bill: Vol. 1” (2003), “Daredevil” (2003), “Amerikan Pastası 2” (2001), “Pearl Harbor” (2001), “Vatansever” (2000), “Magnolia” (1999), “Dövüş Kulübü” (1999), “Uzay Yolu 9: İsyan ” (1998), “Pleasantville” (1998), “Air Force One” (1997) ve “Batman & Robin” (1997). 

O'Hara ayrıca “Champions”, “The Mindy Project” ve “CSI: Cyber” ve “The Cape” gibi televizyon programlarında da dublör koordinatörü olarak çalıştı.

 

Filmin mmknmrtb notu:   7   /10