22.1.21

Horizon Line / Ufuk Çizgisi


Kısa süreli ilişkilere ya da yaz aşklarına değil de -bencileyin bir salak olarak- sonsuz aşka falan inanan, tatili bitip de memleketine dönecek sevgilisi Sara'dan hiç ayrılmak istemeyen 'duygusal' Jackson, aynı zamanda bulunduğu yerden hiçbir yere gitmek istemeyen, yakışıklı olduğu kadar rahatına da düşkün, ehlikeyf bir oğlandır.. 

Jackson'ın tam tersi bir karaktere sahip olduğunu hemen anladığımız Sara ise, Londra'daki işinde kariyer yapmayı hedefleyen, zaten kısa süren 'tropikal' özellikli tatillerinde fazla zaman harcamak istemeyerek, gözüne kestirdiği oğlanlarla hemen 'balayı modu'na giriveren, güzel olduğu kadar da oldukça 'pratik' bir hanım kızımızdır..

Son tatil bitişi sevgilisine eyvallah bile demeden Londra'ya uzayan Sara, arkasında kalbi kırık, mahzun bir Jackson bırakmıştır; ancak, tropik ortamdaki ortak arkadaşlarından birisinin evlenme haberi ve düğüne davetli olmaları, 'eski' sevgilileri yeniden birleştirecek gibidir..




Sıcak iklimden hemen etkilenen Sara, anında 'dargın' ve -allah kahretsin!- çok yakışıklı oğlumuza yanaşacak, özür dileyecektir; başta mırın kırın edip gerdan kıran oğlan, alkolün ve hormonlarının baskısına daha fazla dayanamayacak, için için yanmakta olan hatunun sadece özrünü kabul etmekle de yetinmeyecektir..  

Neyse efendim.. filmin asıl olayı ertesi gün başlar; 'sıcak gece'nin yorgunluğuyla geç kalkan ikili, başka bir adada yapılacak düğüne gidecekleri 8.15 vapurunu kaçırınca, küçük bir uçakla yola çıkarlar..

Uçağımız, macera filmlerinden aşina olduğumuz hani o meşhur, her bir yeri ayrı oynayan, çoğu aleti bozuk bir külüstür olup; karısını yakın zamanda kaybetmiş yaşlı ve kalp hastası pilotumuz da -sanki Sara'ya da hafiften asılıyor gibiydi- daha yolun başında kalp krizi geçirip ölmez mi!.

Maalesef ölür elbette; rahmetli ölmeseydi eğer bu film çekilemez, ben onu izleyemez ve bu pek değerli satırları da yazamazdım.. (Bkz. Kelebek Etkisi)   




Yolculuğun başında -nedense- kıza hâlâ tavır yapan Jackson efendi bu kötü vaziyette kötü tutuşacak; Sara'yla birlikte kendilerini, denizin binlerce metre üstünde cereyan edecek bir ölüm kalım mücadelesinin ortasında bulacaklardır..

Uçağın kontrolü önce Allah'a, sonra da, bir zamanlar 'rahmetli'yle birlikte uçarlarken aklında kalan parça pürçük bilgilerle mücehhez, güzel kızımıza kalmıştır..
GPS'leri yoktur, telsizleri çalışmamaktadır; bir kara parçası bulsalar dahi, uçağı nasıl indireceklerine dair fikirleri de yoktur..

Sara 'sözde' pilotluğa yükselince, Jackson'a hosteslik kalacak; bi ara aşka gelen oğlan, yakıt kaçağı olduğunu düşünerek beline bağladığı bir çamaşır ipiyle, uçağın dışına kontrole çıkacak, yakıt fışkırtan borudaki deliği yapışkan bantla bi güzel saracaktır..




Uğursuzluk adeta paçalarından akan çiftimiz, mis gibi havada korkunç bir fırtınaya yakalanınca, işleri daha da zorlaşır..
Yakıtı azalan uçak az yakıt harcasın diye, önce koltukları falan denize atan ikilimiz, daha sonra -rom şişeleriyle dolu kasaya dokunmayarak- rahmetli pilot amcanın cenazesini aşağıya, köpek balıklarına yollarlar..

Meğer romları boşuna saklamamışlardır; şişelerdeki içkileri -uçak yakıtı niyetine- kanatta bulunan depoya doldururlar; ki bunu gerçekleştirmek için de uçaktan dışarı çıkma sırası Sarah'a gelmiştir ve o da -ağır çekimle- görevini yerine getirir..
3 şişe romla bi güzel kafayı bulan uçağın bundan sonra ne yapacağı merak konusudur..

Görüldüğü üzere, karadan havaya, havadan denize bilumum yollardan geçerek, maceralardan macera, felaketlerden felaket devşirmeye çalışan Horizon Line, benzeri bir sürü filmden araklama klişelerle bezeli, kötü bir gerilim filmi..  




Bencileyin yükseklik korkunuz ya da uçak fobiniz varsa eğer, uçaklı sahnelerden ister istemez etkilenecek, gerileceksiniz; bunun dışında, kötü oyunculukların da olaya eklenmesiyle, uzunca bir süre ecel terleri döken oyuncu dostlarımıza bakarak -büyük ihtimal- kahkaha atacaksınız..

Ey kurallardan bihaber filmci arkadaş, adamın kafasını bozma; bir sahnede silah gösterdiysen eğer o silah eninde sonunda mutlaka patlamalı, köpekbalığı gösterdiysen de, en azından bir bireyin, en azından bir tarafından bir parça, balık dostumuzun midesine indirilmelidir..





Horizon Line / Ufuk Çizgisi


Yönetmen: Mikael Marcimain
Senaryo: Josh Campbell, Matthew Stuecken
Oyuncular: Allison Williams, Alexander Dreymon, Keith David
Yapım: 2020, İsveç / ABD, 92'

 /10